Jump to content

Ben Lafımı Ortaya Koyarım


dr_azrail

Recommended Posts

Avrupa Yakası'nda Gülse'nin dehşet zekasının ürünü Dilber KOÇARSLANLI, böyle diyor :

"Ben lafımı ortaya korum. Beğenen alır gider, beğenemeyen bırakır kaçar..."

Türkiye'nin son binbeşyüz yıllık yazılı - sözlü edebiyatının, birey - kitle sosyolojisi açısından özeti gibi...

Kaynana bir laf söyler... Kızına mı, gelinine mi bilinmez... Ne farkeder ki? Bir taşla iki tuş...

Patron gelir, adam cinsinden değil de, kapçık cinsinden ise, ortaya bir küfür sallar galiz türünden ve çeker gider... Sazanlar, tüm gün "Bana değil la, sana küfretti" der dururlar...

Bir Trakyalı zekidir... Korkak denilmesi pahasına, zekidir... Küfür görünce, lafı beğenmez, kaçar gider... Kaçamıyorsa susar, başını önüne eğer, işine bakar...

Ama, bizim Karslı, Malatyalı, Rizeli öyle değil... Bluzdan iki düğme açıp, sık sık falan yöneticinin odasına serin serin girip, terli terli çıkan fingirdek hatunu görünce, Patronuna basar küfürü :

Kapçık ağızlı... Biz burada sekiz senedir şef olamadık... Canla başla gece gündüz, üstelik üç kuruşa mesaiye kaldık... Ama bu fingirdek, serin serin gireyi, terli terli çıkayi odalardan, sonra da 4 ayda şef olayi...

Ne olayi ula, ne olayi ?

Hikaye bu işte...

Türkiye'nin hikayesi bu...

Anadolu Selçuklu Devleti'nin kuruluşu anlatın lütfen desem, 15 bn küsur kişilik Netbul Grubundan, sanırım yüzde 1'lik bir dlim anca çıkar...

Oysa, Bugün ki sorunların en temelinde, Anadolu Selçuklu Devletinin kurulma sebebi, kurulma aşamaları, Mücahüd Sultan Melikşah Hazretlerinin ileri görüşlülüğü ve sorunu iyi tespiti yapar...

Neydi, Oğuz'un Kınık Boyunun kurduğu BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİNİN sonunu getiren ?

Neydi, Oğuz'un Avşar Boyunun desteklediği, Kınık Boyunun kurduğu ANADOLU SELÇUKLU DEVLETİNİN sonunu getiren ?

Neydi, Oğuz'un Kayı Boyunun kurduğu OSMANLI DEVLETİ ALİYYE'SİNİN sonunu getiren ?

Neydi, tüm Osmanlı bakiye etnisiteleri ile birlikte, Oğuz Soyunun Avşar Boyunun kurduğu TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN SONUNU GETİRMEK ÜZERE OLAN ?

Özetle anlatayım... Sonra Kek tarifleri gibi kısacık beklerken, uzuncacık yazı görenler, kaçmasınlar okumaktan...

Sultan ÇAĞRI Bey, aklı selim ve devlet bürokrasi bilen, uygulayan bir devlet adamı... Kardaşı Tuğrul ise, Battal Gazi gibi, Köroğlu gibi, Fatih Sultan Mehmet Han Hazretleri gibi, Yavuz Sultan Selim Han Hazretleri gibi bir adam...

İki Kardaş, Amcaları olan ARSLAN YAGBU'Dan "İllallah" etmişlerdir... Arslan Yagbu durmadan "Bana bakın Yiğenim. Bu kurduğunuz Selçuklu devletini bana virin..."

Hayalem hem hakikaten sorarlar : Bre Emice. Devleti kuran biz, niçün sana verürük ?

- Çünkü Selçuk benim kardaşımdır. Ben de Askeriyyenin başıyam... Bu durumda, Askeriyye demek, Devlet demektir... Virün Devleti bana...

- Vermeyüz....

Ağız dalaşları, uzar gider... Tuğrul ve Kardaşı Çağrı, lafını ortaya koyar :

- Her kim, devleti ister, bedeli kandır, candır... Ödesin alsın...

Dilber KOÇARSLANLI da bir Türkmen Kadını... Tıpku ataları Tuğrul Bey ve Çağrı Bey gibi...

Ve Ataları da aynı sözü söylemiştir, Askeriyye elimde, verin bana iktidarı devleti diyen, Emiceleri Arslan Yagbuya...

Yer mi, Horasan Delikanlsıı ? Yimez...

Sonra gün olur, devran olur... Tuğrul, evlatlığı tarafından kuşatılır bir kalede... Hindistan, bizim o sıralar. Suriye, Kafkasya, Ortadoğu, Irak, İran... Anadolunun Ankara'nın doğusu, hep bizim...

Amaa.. Devletin başı olan Tuğrul Bey, evlatlığı tarafından kuşatılır ve bir kalede savunma yapar, canı pahasına...

Askeriyyeye derler ki; Devletin Başı kuşatılmış... Haydin yardıma gidelim... Kim der ? Tuğrul Han karısı Altuncan Sultan.

Askeriyye sırt çevirir... Biz, Selçuklu ordusuyuz... kuşatanlar da Selçuklu... Biz kardeş kanı dökmeyiz...

Altuncan Han, öfkelenir : Devlet baş kaldıran, haindir... Darbe yapmak isteyen haindir... Hainin cezası bellidir...

Altuncan Han, tepeden tırnağa silahlanmış olarak, kara pelerin ile, doludizgin, kocasının kuşatıldığı kaleye doğru at sürer...

Durar mı, Gulam Türkleri... Her biri on cengavere bedel... Koştururlar atlarını Kadın Sultanlarının peşisıra, hem de dört beş nala...

4 bin yiğit koşar, Kadın Savaşçı Sultanlarının arkasından...

Ve Tuğrul kurtulur kuşatmadan... Kıyamaz Evlatlığına, tüm ihanete rağmen...

Oysa... Binlerce askerin ölümüne sebep olmasın diye, binler onbinler ölmesin diye, b ir cana kıyılsa, kanun nizam ve hukuk adına... ?

Ve sonra parçalanır Büyük Selçuklu...

Niçin ?

Oğuz Soyundan Avşar Boyundan Mustafa Kemal ATATÜRK söylüyor : Vazifede merhamet, vatana ihanettir.

VAZİFEDE MERHAMET VATANA İHANETTİR....

Yazın hepiniz, odanıza masanız biryerlere...

Anadolu Selçuklu Devleti kurulur... Başlarında, Alp Arslan oğlu Hanlar Hanı Melihşah Han...

Haçlı Seferlerinin 11 tanesini Anadolu'nun göğsünde söndüren Yiğit Mücahüd...

Devleti Kurarken, Emicesi gelir... Devlet benim hakkimdir der...

Niçin diye sorar, Melihşah'ı Tutan Bilge Vezirler ?

Melihşah yiğit... Kahraman bir cengaver... Ama yaşı küçük... Devleti bilmez... Usul erkanda toydur...

Babasından emanet vezirler kol kanat gererler, Kudretli Sultana, toyca vaktinde...

Emicesi , ısrar eder... Ben SAVAŞ BEYİYİM... ORDU BAŞIYIM... İKTİDAR BENİMDİR... KARDAŞIM ALP ARSLAN'DAN bana intikal etmeli...

Annesiyle evlenmesini de teklfi eder mi, etmez mi bilinmez ama, Melihşah, bir konuşur, tam konuşur ?

Biz, bu topraklara GERİ DÖNDÜK... (Geri döndük ne demek? Türkler hep buralarda mıydı? Evet.)

Ve topraklarımızı, devlet yapamazsak, sarayı (devlet mekanizmalarını, yönetimini) kuramazsak, korkarım ki, üç beş kılıç ustasının gölgesinde, beylik kalacağız, bir vakit sora, perişan olup, dağılıp, yok olacağız...

Kararım, Saraydır...

Kararım, Devlettir...

Kararım, Ordu Beylerini, Saray'a bağlı yönetmektir...

Devletin kararı, Divan'da (o günki ismiyle hükümet - bakanlar kurulu) alınır...

Savaş meydanında, savaşa ait karar alınır...

***

Yıl değişir...

Aradan 150 - 200 yıl geçer. Yeni bir Türk Cihan Hakimiyeti planlanır, Türk'ün yedibin yıllık derin devletince...

Şeyh Edablı, açığa çıkartılır...

Dursun Fakih'e ilimler öğretilir...

Havas ilmi, sır döker...

Bin çeriden üçyüz eksik, pusatlanır ve Küffar Sınırının tam da dibine gidip, SÖĞÜT DOMANİÇ YURDUMDUR... ER KİŞİ, TÜRKLÜK SANCAĞINA GELSİN, denir... Ertesi yıl yediyüzden çıkarlar 4 bine.... Nasıl artar bir yılda, bu kadar insan ?

Ertesi yıl, 7 bin... Sonraki 5 yılda, 22 bin...

Sırlar dökülür... Devlet kurulur...

Dursun Fakih, 300 küsur yıl önceki ÇAĞRI BEY gibi, Devleti örgütler ve sistemi kurar...

Bacanağı Osman Gazi Han, orduyu ve sultanlığı üstlenir...

Ertuğrul Gazi, ne zaman ki, Beyliği, genç oğlu Osman'a vermek ister... Gene töre derler... Askeriyye bizdedir, çeriler bize güvenir, derler... Torununun torununun torunu olan Yavuz'un, Çaldıran yolunda yeniçerilere "Defolun gidin, korkuyorsanız, karılarınızın eteği altına" demesi gibi, Yavuz'un dedesinin, dedesinin dedesinin babası Osman Gazi Han da, meydan okur Emicesine...

Kılıç kuşanır... Ok atar... Düşmana pusatlanıp saldırır... Binden üçyüz eksik kılıçlısı olan ordu, kararını verir :

Bey sensin, Canımız sanadır...

Yıllar geçer... Aynı sahne, Birinci Mehmet Çelebi için de, cereyan eder... Sonra II.Beyazıd için... Sonra Yavuz gelir, Babasına "Güle güle tahttanü ben geldim Trabzon'dan. Olucam Sultan" der... Çünkü, Ordu, elindedir...

Sonra Abdülhamit gelir... Ordu'yu elinde tutabildiği için, Osmanlı'nın yıkılışı sırasında, tam 33 yıl, kısmi olan en baştaki toprak kaybını saymazsak, hiç toprak kaybetmez...

Ne var ki, Ordu'da çatlaklar vardır...

Bektaşilik içine sızmış, Katolik ve Sabetayist Papaz ve Hahamlar, Bektaşilik ve Mevleviliği kullanarak, Yeniçeri Ocağına ve 1826 sonrasında da, Orduyu Humayun dneilen Orduya sızarlar...

Halaskar - Zabitan diye ikiye ayrılır ordu...

Dünyanın en büyük 5 ordusundan biri olan Ordu, 1912'de, sadece bir haftada ikiye ayrılır... Binlerce yetişmiş subay, paşa - general görevden alınır...

Kim eline nereyi geçirirse, ötekileri biçer...

Arapçı Subaylar, Ordudaki Arap Subaylar dışında herkesin ayağını kaydıramay çalışır...

Bazı Çerkezler, öteki ÇErkezleri suçlar...

Kürt ve Ermeni Paşalar, Osmanlı Sultanı Halifedir ve / veya Devletin Başıdır, itaat, halkın emniyet ve huzuru için şarttır, der isyan etmezler...

Ve netekim, orduya TARİKATÇILAR ve YENİLİKÇİLER arasındaki bir haftalık kıyım sonrası, sis çöker...

Tarikatlı Subaylar Paşalar, Yenilikçi Paşalar Subaylarla olan makam mevki ve ordu içi siyaset çatışması sonrasında, ORDU, İTTİHATÇI ÜÇ BEŞ SALAĞIN eline geçer...

O salakların başında, Talat gelir... Milliyet yazarı Çerkez Hasan Cemal'in Çerkez olmayan Dedesi Cemal Paşa gelir... Ve en nihayet, hayalperest ve askerlik tekniği bilgisi olmayan, kuru kuruya aşk ile milliyetçilik yapan Enver gelir...

Enver, Abbülhamit'in (yanılmıyorsam) kızkardeşinin kızı ile evlenir ve Saray'a damad olur... Hedef nedir ? ORduyu ele geçirmek...

Geçirir de...

Sonrası ?

Çanakkale'de 258 bin insan kaybı...

Sarıkamış'ta Allah'u Ekber Dağlarında 70 - 115 bin arası insan kaybı...

Azerbaycan'ı kurtarırken 40 bin insan kaybı...

Galiçya'da (Polonya sınırları içinde) 30 bin Anadolu Civanı...

Filistin - Mısır - Suriye cephesinde yüzbinlerce Anadolu Civanı ölü...

Avrasya - Afrika üçgeninde, 2 milyon MESLEK SAHİBİ, FELSEFE, TIP, MÜHENDİSLİK, ÖĞRETMENLİK, ZİRAAT Mühendisliği mezunu ve hocası, 2 milyon genç ölür gider...

Çünkü...

Hırslar vardır...

Çünkü, dünya tarihi boyunca, ORDUSU olan eşcinsel bile olsa, Başbakan olur veya Roma İmparatorluğuna BAŞ olur...

Türkiye demeyelim de, Türkiye gibi ülkelerde, bazen eşcinsel bir adam, sırtını Orduya dayasa, eşcinsel bile olsa, başbakan yapılır...

Sezar, 2 yıl Kütahya - Bithini Kralına karılık eder... Ama sonra, gider Roma İmparatorluğuna BAŞ olur...

Ordu varsa elinde, 2500 yıl kadar önce yaşamış Kadim " TÜRK - TRUK - TRUKİAN - TRAKİAN - TRAKiYA - TRAKYALI BİLGE" gibi, Romalı Virgüllius gibi dersin :

- KILIÇI OLANIN EKMEĞİ olur...

Değiştir MemedAli :

- KILIÇI ORDUSU OLANIN İKTİDARI olur....

Değiştir MemedAli:

- Ordusu Generalleri olanın, ihaleleri olur, sömüreceği bir ülke olabilir...

Ne diyordum ?

Ha...

Ben lafımı ortaya korum, beğenen alır gider, beğenmeyen gider Türk Tarihini yani aslında Dünya Tarihini okur, öğrenir...

Nurcular...

Kemalistler...

Nakşiler...

Liberal Amerikancı Dönekler...

Ülkücüler...

Kürtçüler...

Solcular...

Kürt Kardaşlar...

Gürcü, Çerkez, Arap Kardaşlar...

Türkmen Karındaşlar...

VAR MI BAŞKA TÜRKİYE ?

YOK MU ?

Öyleyse ben size diyem... Türkiye elden gidiyor...

İÇ SAVAŞ ÇIKACAK, HABERİNİZ YOK...

En az otuz - kırk şehirden" YOKSULLUK ve PARASIZLIK" yüzünden intihar etmeye hazır yüzlerce gözlem var elimde...

Anlıyor musunuz ?

Anlamıyorsunuz...

Peki...

O zaman, ben de gidiyorum Silivri'ye...

Kapıda su satar, ekmeğimi kazanırım... Bugünlerde en kalabalık yer orası değil mi ?

Neresi ?

Bodrum Yalıkavak'ta bir tatil köyü mü ?

Ne alaka ?

Ne alaka olduğunu da yazarız yakında...

BEN AĞLARIM ÖKSÜZ TÜRKLÜĞÜME...

BEN AĞLARIM, DİNİME KÜFREDEN, SÖMÜRENE

BEN AĞLARIM, KENDİ TARİHİNE KÜFREDEN NESLE

BEN AĞLARIM, AĞLAMAKTAN YORULANLARIN YERİNE...

Link to comment
Share on other sites

Archived

This topic is now archived and is closed to further replies.

  • Recently Browsing   0 members

    No registered users viewing this page.

×
×
  • Create New...