Jump to content

şehit çocuklarına


urfa_star

Recommended Posts

:whistle::whistle:

ikiyetim.jpg

Onunda babası vardı

Yiğit mi yiğit,

Delikanlı mı delikanlı,

Dağ gibi yürekli, sevgi kadar temiz

Sevdalar gibi zarif

Ve denizler kadar şefkatliydi

Saçlarını hep babasına taratırdı

Umutlar tenhasında umudu hep babasıydı

Unutsa, unutulmuşluğun hüznünü taşırdı kalbi

Gözlerinin mavi derinliğinde bir damla yaş kalsa

Uzanırdı ellerine elleri

Bulut gibi bembeyaz elleri vardı

Belki de bunun için gül renkli yüzüne hayran kalırdı,

Onunda babası vardı.

Sımsıcak umutları vardı.

Şimdi hayalleri yaralı

Bir kanlı pusuda

Şehit düştü babası

Ona şimdi şehit kızı diyorlar

Unutmayacağız dedikçe

Biliyorum unutacaklar

Geleceğe dair umutlarını

Yeşermeden dalında solduracaklar.

Yetim ne demek şimdi daha iyi anlıyordu.

Soğuk kış gecelerinde kuşlar nasıl titrer

Yüreği üşüyünce anlıyordu

Annesini bekleyen yavru kuşların çığlıklarını

Şimdi derinden hissediyordu

O çocuk kalbinde

Karanlığı delen kurşun oysa

Mehmedimin şakağına ölüm boşaltırken

Şehit tabutuna şimdiden kazılıdır ismi

Kim demiş şehitler yıkanmaz diye?

Ya bu yağan yağmur nedendir,

Rabbimin lütfu değil midir!

Umuda haykırışın yokluğuna sitemdir

Bir şehidin gözyaşları,

Yüreğine saplanan hançerdir.

Öyle bir ağlıyordu ki içinde,

Kumruların çığlığını bastırıyordu.

Sahipsiz bir yetim hüznüyle hıçkırıyordu güller

Mirası onur ve silahtı babasından kalan

Hainleri öldürürken kan lekesi kalmıştı üzerinde

Vatan çiçeği kolay yeşermez

Ancak şehit kanıyla büyür,

Ki yurdum Mahşere kadar Türk'ün kalsın

Ne yiğitler düşmüştü toprağa

Bu ay-yıldızlı bayrak için

Yeter ki Bayrağım kahpelerin ayakları altında çiğnenmesin

O da bu duygularla selamlıyordu

Babasını, askerlerin omuzlarında taşınırken

Çaktı selamını kanlı gözyaşlarına bakmadan

Belki yaşı küçüktü

Ama yüreği dünyalar kadar büyüktü

Sen gülümseye devam et, eşkıyanın başı

Ölümün çok yakındır,

Bizler ölümü öldürmüş bir milletin çocuklarıyız

Kutsal şerefimiz vatan için, bayrak için

Dünyayı yakıp yıkan Cengizlerin, Yavuzların soyundanız

Sen bilemezsin bu duyguyu

Şahsiyetsiz bir milletin evladısın

Yaktığın evlere benzemez Türk'ün yüreği

İhanetleri söndürür isterse içindeki cevher

Vatan sağ olsun diyen şehit analarının

Çığlığı volkanları harekete geçirir

İntikam çığlığı kopar

Zulmün doruğundan

Korkunun ecele faydası yok derler

Öyledir, Türk'ün tarihi

Kendisini arkasından vuran milletlerin

Yeryüzünden kazınmasıyla doludur

Sıra sana da gelecek, sabret!

Şehitlerin ahları bile seni toprağa gömmeye yeter

Ürettiğin mikroplar tez elden geberir elbet.

Yüreğinin en güzel yerinde kin gizliydi artık

Ele vermeden kanla beslenen güller yetişir gülgun kalbinde

Sevgileri yaralanmış umutları solmuş

Bir yürekten ne beklenir ki daha fazla

Lazım olmuşsa ağlamak

Sen yinede ağlama küçük kız

Yokluğun hüznü babanın varlığına hasretini perçinlese de

Dokunaklı mısralar seni üzmesin

Atalarına, şehit babana layık biri olman

Babanı mutlu etmeye yetecektir.

Sakın ola sevindirme hainleri

Yazık etme geleceğine

Kuran sesini, bir Fatiha'yı esirgeme

Mezarına gidersen babanın

Ne kadar unutsa da yine yaşıyordu

Belleğinde ayrılığın kabusu

Türkülere veriyordu kendisini

Dudaklarının hiç unutmadığı bir türkü vardı

Uzun seneler geçse de hiç unutmuyordu

Hep o türküyü söylüyordu ta yüreğinden:

Alıştım hasretine

Alıştım gök gürültüsüne

Bir tek senin yokluğuna

Alışamadım babacığım

Hüseyin ÖZBAY

65910.jpg

Link to comment
Share on other sites

Archived

This topic is now archived and is closed to further replies.

  • Recently Browsing   0 members

    No registered users viewing this page.

×
×
  • Create New...