tenekecezve Posted February 13, 2008 Share Posted February 13, 2008 Babası öldü. Yetim büyüdü. Üvey evlat oldu. Tutuklandı. Hapse atıldı. Sürüldü. İşsiz kaldı. (Şöyle yazıyordu o sıkıntılı günlerde kaleme aldığı günlüğüne: Harcamalarım fazla değil, zira gelirim hep az.) Hastalandı... Böbreklerinden. Vuruldu... Göğsünden. Mesleğinden atıldı. İdama çarptırıldı. Kardeşleri öldü. Çocuğu olmadı. Boşandı. Karaciğeri iflas etti. Evet... Mustafa Kemal bu. Yarın, 23 Nisan. "Neşe doluyor insan" klişeleriyle falan olmuyor bu iş. Evladı olmayan bir yetimin, duygularını anlatın... Anlatın ki, o yetimin, evlatlarımıza bıraktığı hediyenin kıymetini anlasın evlatlarımız. Bu bayram, onlara anlatıldığı gibi, folklorik bir müsamere coşkusundan ibaret değil çünkü... Anlatın ki, kökeninde barınan derin hüznü kavrasınlar. İşte liste yukarıda. Kısacık ömründe bir insanın başına ne felaket gelebilirse, gelmiş... Bunu anlatın. Direnen... Teslim olmayan ruhu anlatın. Korkmasınlar engellerden. Korkmasınlar yalnız kalmaktan. Korkmasınlar işsizlikten. Korkmasınlar parasızlıktan. Korkmasınlar alçaklardan. Korkmasınlar doğrulardan. Yürek dediğin... Sadece organ değil arkadaş. Bunu anlatın. Yılmaz Özdil (22 Nisan 2007) Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts
Archived
This topic is now archived and is closed to further replies.