BrightBlade Posted October 12, 2006 Share Posted October 12, 2006 Link to comment Share on other sites More sharing options...
BrightBlade Posted October 12, 2006 Author Share Posted October 12, 2006 Bedava Bedava yaşıyoruz, bedava; Hava bedava, bulut bedava; Dere tepe bedava; Yağmur çamur bedava; Otomobillerin dişi, Sinemaların kapısı, Camekanlar bedava; Peynir ekmek değil ama Acı su bedava; Kelle fiyatına hürriyet, Esirlik bedava; Bedava yasıyoruz, bedava. Orhan Veli Kanık Link to comment Share on other sites More sharing options...
mavikiz Posted November 14, 2006 Share Posted November 14, 2006 bugün büyük ustanın 56. ölüm yıldönümü... Saygıyla ve rahmetle anıyoruz... Link to comment Share on other sites More sharing options...
mavikiz Posted November 14, 2006 Share Posted November 14, 2006 Orhan Veli Kanık'ın Hayatı (1914 - 1950) -------------------------------------------------------------------------------- Orhan Veli Kanık, 13 Nisan 1914’te İstanbul Beykoz’da doğdu. Cumhurbaşkanlığı Armoni Orkestrası şeflerinden klarnetçi Veli Kanık’ın büyük oğlu, Adnan Veli’nin ise ağabeyidir. Orhan Veli’nin çocukluk yılları Cihangir, Beykoz, Beşiktaş gibi semtlerde geçmiştir. Tahsil hayatından söz etmek gerekirse, Orhan Veli, 1925 yılına kadar yani dördüncü sınıfa kadar Galatasaray Lisesi’nde yatılı olarak eğitim görmüştür. Beşinci sınıfı ise Ankara Gazi İlkokulu’nda okumuştur. İlkokuldan sonra eğitimine Ankara Erkek Lisesi’nde devam eder ve 1932 yılında Ankara Gazi Lisesi’nden mezun olur. Lise hayatının bitimiyle Ankara’dan ayrılan Orhan Veli, İstanbul’da Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’ne girer. Üniversite yıllarında sosyal bir genç olan Orhan Veli, fakültede öğrenci grubu başkanlığına seçilir. Felsefe bölümü öğrenciliğinin yanında, bir yandan da Galatasaray Lisesi’nde öğretmen yardımcılığı yapmaktadır. Üç yıl felsefe eğitimi aldıktan sonra, henüz fakülteyi bitirmeden Ankara’ya döner ve 1936’da PTT Genel Müdürlüğü’ndeki memurluk görevine başlar.Oldukça duygusal, bir o kadar da mizahi bir kişiliğe sahip olan Orhan Veli öğrenim hayatı boyunca pek çok kez aşık olmuştur. İlkokul öğretmeni Sedat Bey, onun edebiyata olan ilgisini fark etmiş ve ona yol gösteren kişi olmuştur. O yıllarda bir hikayesi “Çocuk Dünyası” adlı dergide basılır. Orhan Veli, ortaokul yıllarında Oktay Rıfat ve Melih Cevdet ile tanışır. Çocukluk yılarında başlayan bu arkadaşlık, sanat üzerine yapılan ortak çalışmalarla daha da pekişecek ve ebedi bir dostluğa dönüşecektir. “Garip” ya da “Garipçiler Akımı” olarak adlandırılan sanat akımı daha sonraları bu üç arkadaşın ortak eseri olarak meydana gelecektir. Orhan Veli Ankara'da bir gece sokakta Belediye'nin açtırdığı bir çukura düşmüş, başından yaralanmış (10 Kasım 1950) , iki gün sonra da İstanbul'a gitmiştir. İstanbul'da bir arkadaşının evinde öğle yemeği yerken fenalık geçirmiş, hastaneye kaldırılmıştır (14 Kasım 1950) . Alkol zehirlenmesi teşhisiyle tedavi edilmiş, ancak sonradan beyin kanaması geçirdiği anlaşılmıştır. Aynı gün akşama doğru komaya giren Orhan Veli, geceleyin saat 23.20'de hayata gözlerini yummuştur (14 Kasım 1950) . ESERLERİ Şiir: Garip, (1941- O. Rıfat ve M. Cevdet ile birlikte), Vazgeçemediğim (1945), Destan Gibi (1946), Yenisi (1947), Karşı (1949), Nasrettin Hoca Hikâyeleri (1949), Bütün Şiirleri (1951). Düzyazı: Nesir Yazıları (1953), Edebiyat Dünyamız (1975), Bütün Yazıları (1982- 1. Cilt 'Sanat Edebiyat Dünyamız', 2. Cilt 'Bindiğimiz Dal'). Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts
Archived
This topic is now archived and is closed to further replies.