Jump to content

Türk öyküsü 'ses'lendi


tarihogretmeni

Recommended Posts

sesliedebiyat.jpg

Kitap okumayı çok istiyorum; ama vaktim yok' diyenlerin artık pek fazla mazereti kalmadı. Deniz Kültür Yayınları'nın hazırladığı 20 CD'lik 'Sesli Edebiyat-Öyküler Sesleniyor' adlı çalışmayla Türk edebiyatının 100 usta yazarının 100 öyküsü özgün müzikler eşliğinde seslendirildi.

Bu proje sayesinde kitap okuyucusu yani kitap dinleyicisi, otobüste, tramvayda, çarşıda, pazarda velhasıl her yerde öykülerin sesli dünyasına dahil olabilecek. 'Öyküler Sesleniyor', 1970'li yılların dört başı mamur neşeli radyo tiyatrolarını, arkası yarınlarını hatırlatıyor, ama bir farkı var, bu öykülerin arkası yok. İstediğiniz zaman öyküyü başlatabiliyor veya durdurabiliyorsunuz.

Deniz Kültür'ün dizi halinde devam ettireceği 'Sesli Edebiyat' projesinin ilk aşamasını, çoğunun doğum tarihleri 1844-1952 yılları arasında olan yazarlar ve birer öyküleri oluşturuyor. Dede Korkut'un 'Deli Dumrul', Ömer Seyfettin'in 'Pembe İncili Kaftan', Sait Faik Abasıyanık 'Plajdaki Ayna', Kemal Tahir'in 'Bozgun', Yusuf Atılgan'ın 'Çıkılmayan', Cahit Sıtkı Tarancı'nın 'Abbas', Reşat Nuri Güntekin'in 'Kirazlar', Oğuz Atay'ın 'Demiryolu Hikâyecileri-Bir Rüya', Yaşar Kemal'in 'Beyaz Pantolon' Nezihe Meriç'in 'Keklik Türküsü', Vüsat O. Bener'in 'Havva', Adalet Ağaoğlu'nun 'Karanfilsiz', Ülkü Tamer'in 'Macı Hüseyin', Tomris Uyar'ın 'Dikkat! Kırılacak Eşya', Selim İleri'nin 'Müsamere' ve Mustafa Kutlu'nun 'Tarihin Çöp Sepeti' adlı öyküleri seslendirilen eserlerden bazıları.

Usta tiyatrocular seslendirdi

Müşfik Kenter, Mazlum Kiper, Oya Küçümen, Kürşat Alnıaçık, Ayşegül Devrim ve Seray Gözler gibi usta tiyatrocular tarafından seslendirilen öykülerin proje koordinatörlüğünü Orhun Şemin, yönetmenliğini Göksenin Göksel, müzik yönetmenliğini ise Sarp Keskiner yapmış. Büyükçe bir ansiklopedi hissi veren çalışmada yazarın kısa biyografisi ve seslendirilen öyküsünün hangi kitaptan alındığına dair bilgiler de var. Öykülerin süresi 6 ile 30 dakika arasında değişiyor. Projede yer alan öyküler için yaklaşık bin 200 öykü taraması yapılmış. Bir buçuk yıl süren bir çalışmanın ürünü olan sesli kitapta, 56 seslendirme sanatçısı görev almış ve 100 öykü için 305 özgün müzik hazırlanmış. Eğer öyküye düşkün bir okursanız 25 saat 54 dakikada tüm eserleri dinleyebilme imkanınız var.

Denizbank Finansal Hizmetler Grubu Başkanı Hakan Ateş 'Sesli Öyküler' projesinin gayesini şöyle açıklıyor: "Sesli Edebiyat ile Türk öykücülüğü üzerine işitsel bir kaynak oluşturmayı, öykü yazarlığını teşvik etmeyi, görme engelliler için alternatif bir edebiyat materyali sunabilmeyi, genel dinleyici kitlenin okuma sevgisini geliştirmeyi, yabancılar ve yurtdışında yaşayan Türk çocukları ve gençleri için Türkçe öğrenimine destek olabilmeyi istiyoruz."

Dünyada edebiyat ürünlerinin (özellikle de romanların) seslendirilmesi Amerika, Avrupa, Avustralya ve Yeni Zelanda'da 'Sesli Kitaplar' başlığı altında bir endüstri haline gelmiş durumda. Türk okurlar bu gelişmeye pek yakın durmasa da teknolojinin cazibesi sesli öykülere ilgiyi artıracağa benziyor. A. Turan Alkan'ın deyişiyle 'matbaanın icadı kadar çığır açıcı bir güzellik ve yenilik' olan sesli kitaplar, modern zamanların insanının 'kitap okuyamama' bahanesinin önünü tıkıyor. CD'den öykü dinlemek, sayfalar arasında çıkılan uçsuz bucaksız yolculuğun hazzını vermese de bir nebze olsun okuma aşkını tutuşturacak tatlı kıvılcım gibi duruyor.

Öyküleri dinlemeye başlayınca müziğin tatlı ahenginde kelimeler kulağınıza üfleniyor, hayal aleminizin genişliğince anlatılanları gözünüzün önünde canlandırıyorsunuz. Her bir öyküde kullanılan müzik, eserin rengine o kadar uygun ki hiç kulak tırmalamıyor ve sizi bitmesini istemediğiniz bir gezintiye çıkarıyor. Bildiğimiz okumalardaki gibi kitabın sayfalarını okşamayı, kokusunu duymayı ve kelimelerin boşluklarını arasında dolaşmayı isteseniz de hiç umutlanmayın, nafile. Bunun yerine sese sarılmış kelimeler, karanlığın içinden seslenen renkli ve bir o kadar da samimi kahramanlar dört bir yanınızı sarıyor. Eski zamanların birinde bir kış akşamı ocak başına oturmuş tatlı tatlı anlatılan hikayeleri dinliyorsunuz sanki. Özellikle görme engelliler için önemli bir alternatif olan bu çalışma, Türk öykücülüğü adına da derli toplu bir seçki niteliği taşıyor.

Zaman

Link to comment
Share on other sites

Archived

This topic is now archived and is closed to further replies.

  • Recently Browsing   0 members

    No registered users viewing this page.

×
×
  • Create New...