Jump to content

Kabağa Karpuz Aşısı Tuttu


sevket

Recommended Posts

Kabağa karpuz aşısı tuttu

16041.jpg

Teknolojinin üreticiye sunduğu imkânların inanılmaz boyutlara ulaşması tarım sektörünün de yüzünü güldürüyor. Ürün aşılama yöntemi teknolojinin son duraklarından biri.

Kaliteyi ve verimi artırmak, daha az ilaç kullanarak yapılan aşılamaların en ilginci olan “kabak üzerine karpuz aşısı” geçtiğimiz yıllarda gerçekleştirilmişti. Yani çiftçi balkabağı olarak diktiği bitkiden karpuz hasat ediyor.

Artık karpuz üretiminde kabak fidesinin büyük önemi bulunuyor. Özellikle Denizli, Dalaman ve Adana’da kabaktan karpuz üretimine büyük önem veriliyor. Çoğunluğu Antalya’daki seralardan alınan kabak fidelerinin üzerine karpuz aşılanıyor.

Çukurova Üniversitesi Bahçe Bitkileri Bölümü’nden Prof. Dr. Nebahat Sarı’ya ‘Niçin aşılı karpuz?’ diye sorduğumuzda “yüksek ve kaliteli verim, hastalıklara karşı dayanıklılık, düşük sıcaklıklara tolerans, daha az ilaçlama ve daha az su ihtiyacı” diye cevap veriyor. Karpuz ekimi ile 5 yıllık ekim nöbetinin de sona erdiğine değinen Sarı “Geleneksel yöntemle karpuz üreticisi ekim sonrası tarlasına 5 yıl süreyle karpuz ekemiyordu. Ancak aşılı karpuzla bu tarih oldu. Artık üretici tarlasını nöbete bırakmıyor.” açıklamasını yapıyor.

Üreticinin arsız olarak nitelendirdiği kabaktan karpuzun tek kusuru, maliyetinin yüksek olması. Normal bir karpuz fidesi 15-25 kuruş arasında değişirken, kabaktan aşılı karpuz fidesi 75-90 kuruş arasında. Çoğunlukla verim üç kata bile çıkabiliyor; ancak üreticilere bu durum yine de pahalı geliyor. Üstelik normal bir karpuz 10-12 kilogram iken, kabaktan karpuzun büyüklüğü 28-30 kilograma çıkabiliyor. Görünümü ve tadında herhangi bir fark bulunmuyor; fakat kabaktan elde edilen karpuzun fazla beklemeden tüketilmesi gerekiyor. Aksi halde gerçekten kabak tadı verebiliyor.

***

Ayvaya armut, patlıcana domates aşısı

Bundan önce de birçok meyve aşılama ile dönüştürüldü; ama hiçbirinde kabaktan karpuz kadar verim ve gelir sağlanamadı. Mesela bizim en çok bildiğimiz vişne anacına kiraz aşısı. Kiraz çabuk gelişiyor,vişne ise yavaş ve bir aşı uyuşmazlığı söz konusu oluyor. Üreticiler bunun yerine kiraz aşısını genelde kuş kirazı ve yabani kiraz üzerine yapmayı yeğliyor. Ayrıca Anadoludaki dağlarda yetişen mahlepe de kiraz aşısı uygulanabiliyor. Yine bizim sık karşılaştığımız kayısı, erik ya da bademin üzerine nektarin aşısı, ayva ve ahlatın üzerine armut aşısı. Patlıcan ve patates üzerine domates aşılanabiliyor. Ama çok verim sağlanamıyor. Menengiç üzerine Antep fıstığı aşılanabiliyor. Salatalık ve biberde de aynı sistem uygulanabiliyor; ancak çok ekonomik olmadığı için üreticiler tercih etmiyor. Çekirdeği birbirine yakın olan bütün sebze ve meyveler üzerinde aşılama yapılabiliyor. Ancak bunların birçoğu teorikte mümkün, ama pratikte çok tercih edilmiyor.

Maliyet yüksek, aşılama az

Hasan Yılmaz (Ziraat Mühendisi-Denizli): Antalya’dan bize bilye aşılanmış hazır fide geliyor. Görünümünde, tadında bir değişiklik yok. Ama biraz büyük oluyor. Bu işi profesyonel yapan yerlere biraz canlılık getirdi. Ama maliyeti çiftçiye çok pahalı geliyor. Her aşılanan fide veriyor. Üründe bir problem olmuyor. Ama yetiştiren kişi sayısı sayılı. Çiftçi 15’e almak yerine 80 verip diğerini almıyor.

***

Aşılama büyük avantaj sağlıyor

Kenan Erdoğan (Ziraat Mühendisi- Konya Tarım İl Müd.): Kaliteli bir fidan elde etmek için de mutlaka aşılama yapmak gerekiyor. Kabaktan karpuz, makine ile yapılan bir aşılama. Bu aşılamanın en önemli özelliği, kabağın susuz şartlarda her türlü hastalık ve zararlılara karşı dayanıklı bir bitki olması. Bunun üzerine aşılanan karpuzda kendi tohumunu kullandığı zaman hastalık ve zararlılara dayanıklılığı artıyor. Kabak üzerine aşılandığında toprak ve hastalıkla ilgili olumsuz şartları ortadan kaldırmış oluyorsun. Bu da üretimde avantaj sağlıyor.

Dilek Cihan Güray'ın haberi - Moralhaber

Link to comment
Share on other sites

[/b]kardeşim bu tür aşlamaların günah olduğunu biliyosun galiba

Kardeş, düşüncene saygı duyuyorum fakat domates,biber , şu bu herşey hormonlu,o zaman bunları da yemememiz gerekir. Çünkü bunlara da müdahale yapılıyor. Bence ağaçta domates yetiştirirlerse çok güzel olur, hem ürün artar, hem

hem çiftçi de kazanır. Biz de ucuz ucuz yeriz. Oooh şimdi olsaydı da tuzlayıp yeseydim.... :rolleyes:

Link to comment
Share on other sites

hayır ben salatalık istiyorum ağaçta :lol: şöyle tüneyeceksin dala, tuz da yanında zaten, kopar kopar ye ohh mis gibi :rolleyes:

Link to comment
Share on other sites

[/b]kardeşim bu tür aşlamaların günah olduğunu biliyosun galiba

günah mı ben neden bilmiyorum günah olduğunu hem bu arada yedi veren diye tabir edilen en verimli bereketli ağaçlar aşıyla ortaya cıkıyor

Link to comment
Share on other sites

Archived

This topic is now archived and is closed to further replies.

  • Recently Browsing   0 members

    No registered users viewing this page.

×
×
  • Create New...