Cannes’ın varoş şubesi açıldı!

[mavikiz]

Ünlü Fransız yönetmen Luc Besson, yıldızların dünyası Cannes’ı Paris’in göçmen mahallelerine taşıyor. “Cannes ve Varoşlar” festivaliyle Cannes’da gösterilen filmler varoşlarda eş zamanlı olarak izlenebiliyor.

Türkiye’de de Aralık ayında gösterilen “Arthur ve Minimoylar”ın yönetmeni Besson, Paris’te NTVMSNBC’ye konuştu.

Haberin devamı

Luc Besson Vakfı’nın girişimiyle Arap ve Afrikalı göçmenlerin yaşadığı fakir mahallelerde kurulan ekranlardan Cannes’da gösterilen filmler izleyicilere eş zamanlı olarak ulaştırılıyor. Paris varoşları, göçmen haklarının korunmadığı ve ikinci sınıf vatandaş muamelesi gördükleri gerekçesiyle iki sene önce şiddetli ayaklanmalara sahne olmuştu. Muhafazakar Nicolas Sarkozy’nin cumhurbaşkanı seçilmesiyle gerilen göçmenler, Luc Besson’un birliktelik mesajı içeren ‘Cannes ve Varoşlar’ adlı festivaliyle umutlanıyor.

”VAROŞLARI UNUTMUYORUZ”

Bu projeyi gerçekleştirmek nereden aklınıza geldi?

Cannes’ın 60. yıldönümünde anlamlı olacağını düşündüm.Ayrıca varoşlardaki ayaklanmaları unutmadık. Bu olaylar Fransa’da herkesi yaraladı. Onları hatırladığımızı göstermek istedim. “Biz buradayız, sizinleyiz, çok fazla bir değişiklik getiremesek de dayanışma içindeyiz” demek istedim. Varoşlarda yasayan insanlara yolun sonunda bir ışık olduğunu göstermek istiyorum. Hayatta bir son nokta vardir ki oraya geldiğinizde umut tamamen bitmiştir. Burada yasayan insanlar Fransızca isimler taşımadıkları için, ya da tenlerinin rengi daha koyu olduğu için iş bulamıyorlar... Bir örnek biliyorum. Çalıştığı fabrikada saatlerce buzluktan raflara çıplak elle malzeme taşıyan, elleri donmasına rağmen emeğinin hakkı verilmeyen ve işe alınmayan bir insanın isyanına şahit oldum. Partonuna iyi bir eleman olduğunu kanıtlamak için gunde 5 saat fazladan çalışan, ama yine de hakkı verilmeyen bir insan düşünün. Yani ne kadar iyi olursanız olun, ırk ayrımcılığı var ve sizin çalışmaya hakkınız yok. Böylece umut yitiriliyor ve sisteme karşı saldırganlık, tahribat ve umutsuzluk beslenmeye başlanıyor.

Festivalin açılışında neler hissettiniz?

Açılış gecesi mutluluk vericiydi. Kurduğumuz büyük ekrandan alanı dolduran yüzlerce insana Cannes havasını soluma firsatı verdik. İnsanlar varoşlara gelmeye çekiniyor, fakat dün akşam gördük ki yüzlerce insan bizi sadece alkışladılar, mutluydular ve tek bir polis bile yoktu. Bu belki başka girişimcilere de örnek olur, onlar da bu sayede varoşlara girmeye cesaret edebilirler.

”VAROŞLARA SİNEMAYI GÖTÜRMEYE ÇALIŞIYORUZ”

Nicolas Sarkozy’nin Cumhurbaşkanı seçilmesiyle Fransa’da yaşayan göçmenlerin durmu yeniden gündeme geldi. Bu seçmen grubunun Sarkozy’yi istemedigini biliyoruz. Sizin gerçekleştirdiginiz festivalin bu seçimlerle bir ilgisi var mı?

Evet durum böyle, fakat biz festivali bir sene önce organize etmeye başladık. Biz varoşlara sinemayı ******ürmeye çalışıyoruz, siyasilerin de yapması gereken onlara iş ******ürmek. İstihdam sağlanması lazım ki göçmenler topluma entegre olabilsinler, kendilerini Fransız toplumuna ait hissedebilsinler.

Siz filmerinizde gerek oyuncular olsun, gerek yapımda çalışanlar olsun, zor şartlardan gelen insanlarla, varoşlardan gelen insanlarla çalışıyorsunuz. Bu bilinçli bir seçim mi?

Hayır bilinçli değil, fakat içlerinde çok iyileri var. Paris’te yetişmiş bir zengin çocuğu babasının parasıyla tiyatro ya da film ögrenmeye çalışabilir, fakat dünyası iki santimetrekaredir. Zor şartlardan geliyorsanız, yaşamınızdaki her zorluk size bir şey katar, hissettiklerinizi oyunculuğunuza daha iyi yansıtırsınız.

ARTHUR’UN 2. VE 3. BÖLÜMLERİ ÇEKİLECEK

10. filminizden sonra film cekmeyi bırakacağınızı söylemiştiniz. Türkiye’de de Aralık ayında gösterime giren Arthur ve Minimoylar son filminizdi.

İki ay sonra tekrar film çekimine başlıyorum. Arthur’un 2. ve 3. bölümleri çekilecek, 2009 ve 2010 yıllarında vizyona girmek üzere. Fakat burada şaşırttmaca yapıyorum denebilir, çünkü Arthur’u 6 saatlik tek bir film olarak görüyorum. Sosyal duyarlılığa gelince… İnsan yaşlanıyor, yaşlandıkça sorumlulukları ve hassasiyetleri artıyor. Aslında benim gençliğimden beri hassasiyetlerim pek değişmedi, fakat daha çok eğilmeye başlıyorsunuz. Ben ikisini birlikte ******ürmeyi umuyorum.

(NTVMSNBC)