Jump to content

Atatürk'ün Amerikaya Sesli görüntülü konuşması...


tenekecezve

Recommended Posts

Atatürk'ün Amerika devletine yaptığı konuşma.1925 yılında Atatürk Orman Çifliğinde. Arkadaki şahıs Ankara Amerikan Büyükelçisidir...

Fp4zNrviY7E

İzleyin ve şaşırın. Bir ulusun önderi ne kadar ulusunu kucaklıyor, milletiyle kendi çocuğu ve annesi babası gibi nasıl kalpten sevgiyle dolu, dış dünyayla nasıl rahat ve dürüst konuşuyor. Tamamen Türkçe, iyi bildiği halde nasıl İngilizce konuşacağım diye şekilden şekile girmiyor. Ne kadar modern kıyafetli ve ne kadar zamanda yolculuk yapıp 1900 lü yıllara gitmiş gibi.

Gerçekten de keşke Mustafa Kemal tüm çekişmelerin dışında tutulsaydı. Böyle nadide üstün nitelikli ve alicenap bir insan, ucuz politikalarda taraflarca çekiştirilmeseydi. Sesini duyduğumda işittiğim sevinci herkes hissedebilseydi.

Seni saygıyla anıyoruz Atam. Nutku nu okumayı tüm gençlerine öğütlüyoruz. Dış politiklarda sırtımız dik ve onurlu olacağımız günler için canla başla çalışıyoruz. Ne mutlu seni sevene.

Link to comment
Share on other sites

İki dizinin üstünde ''bunların üstüne sifonu çekmeyin'' dedirtenler; Şekil (A) daki asaletten yoksun,özgüvenden mahrum üzerinde durduğu toprakların kutsiyetinden bihaber,içinde bulundukları aczin farkında değller.

Link to comment
Share on other sites

İki dizinin üstünde ''bunların üstüne sifonu çekmeyin'' dedirtenler; Şekil (A) daki asaletten yoksun,özgüvenden mahrum üzerinde durduğu toprakların kutsiyetinden bihaber,içinde bulundukları aczin farkında değller.

Tebrikler... Özet budur...

:D:D:)

Link to comment
Share on other sites

Duruş ve Söz<ler güzel..

Bu zamandada ihtiyacımız var bu duruşa..

Fakat Atatürk ingilizce bilmiyordu, hayalimizdeki Atatürk'ü değil, gerçeğini tanıyalım..

Selametle

Link to comment
Share on other sites

Arkadaslar nerden buldunuz bunu böyle,bu zamana kadar yalnizca 10 yil nutkundan bildigim Atamizin sesini özellikle muhtesem görüntüsünü...En icten tesekkürlerle....

Link to comment
Share on other sites

  • 2 hafta sonra ...

Duruş ve Söz<ler güzel..

Bu zamandada ihtiyacımız var bu duruşa..

Fakat Atatürk ingilizce bilmiyordu, hayalimizdeki Atatürk'ü değil, gerçeğini tanıyalım..

Selametle

Atatürk'ün Yabancı Dil Üzerine Düşünceleri. . . .

Ali Osman Öztürk

Yabancı dil gerekli midir? Evet. Peki, yabancı dil öğretiminde başarılı mıyız? Hayır. Atalar ne diyor? “Bir dil bir insan, iki dil iki insan”. Biz buna inanıyor muyuz? Hayır. Nerden belli? Halimizden. İnansak böyle olur muydu? Hayır.

Yabancı dilde başarısızlık herkesçe bilinen bir şey ve bundan yakınmanın sorunu çözdüğü söylenemez. ‘Dert ortaklığı değil, çözüm ortaklığı yapalım’ diyordu bir arkadaşımız(1). Çok güzel ifade edilmiş ve hepimize rehberlik etmesi gereken özlü bir söz.

Peki, neden başarısızız? Nedeni bilirsek, çözümü de buluruz. Bilimsel düşünce bunu diyor. Ders mi az, öğretmen mi yetersiz, öğrenciler mi tembel, istek mi yok yoksa öğrendiklerimizi mi kullanmıyoruz?

Kanımca bu sayılanların hepsi yanlış, en sondaki doğrudur. Bizde az ya da çok hepsi var, yalnızca “öğrenileni kullanma becerisi” eksik. Tıpkı aldığınız sürücü belgesinin kullanılmadıkça Size bir yararı olmaması, bildiklerinizi gittikçe unutmanız gibi.

Biz edindiğimiz bilgileri kullanmıyoruz. Nasıl Türkçe bilgimiz kitap, gazete okumadığımız için yetersiz ise, öğrendiğimiz dili de yazıldığı kitap, dergi ve gazetelerden okuyarak geliştirmiyoruz. Gelişmeyen dil ne yazık ki geriliyor, unutuluyor.

Mustafa Kemal Atatürk’ün yabancı dile bakışı hakkında daha önceden muhakkak bir şeyler duymuş ya da okumuşsunuzdur (2). Ben burada okuduğum ve benimsediğim bazı görüşlerden hareketle çıkarımlarda bulunacağım.

Atatürk yabancı dil bilirdi: Bildiği diller Fransızca ve Almanca idi. 1910 yılında Fransa’ya gitmiş, manevralara katılmış; 1917 yılında da Almanya’ya gidip, cephede incelemelerde bulunmuştur. Anıt Kabir müzesinde onun okuduğu yabancı kitapları ve önemli bulduğu için altını çizdiği yerleri görebilirsiniz (3).

Atatürk’ün eğitim üzerine onca özlü sözünün varlığını hepimiz biliyoruz. Acaba yabancı dil eğitimi konusunda Atatürk ne düşünmektedir? Bunun için fazla uzun araştırmaya gerek yoktur. Yaptıklarına bakmak yeterli olacaktır.

Örn. “Ankara Üniversitesi’nin fakülte olarak kurulan (1935) ilk yükseköğretim kurumu olan Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Büyük Önderimiz’in adını koyduğu ve özel bir misyon yüklediği bir bilim merkezidir. Mustafa Kemal Atatürk Fakültemizin kurulmasını önerirken, çağdaş Türkiye’nin yapacağı atılımda hem ulusal bilincin gelişmesi, hem de özgür düşünceli bireylerin yetişebilmesi için, Türk dilinin, Türk tarihinin ve Türk kültürünün derinliğine araştırılmasının en başta gelen koşul olduğuna inanıyordu.” (4)

“Yabancı dillerin öğretimi” amacıyla Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nin “Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümleri” kurulurken; “Tarih ve Türkoloji” bilimlerine yardımcı olmak amaçlanmıştır; “Yabancı Dil ve edebiyat bilimleri, temelde kültürler arası iletişimi sağlamakla yükümlüdür. Bir yabancı dile ve onun edebiyatına bilimsel yaklaşım, kazanılan metod bilgisi ve bilim kavramlarıyla ana dile yönelmeyi sağlıyorsa, asıl işlevini gerçekleştirmiş demektir.” (5)

Atatürk’ün o halde yabancı dil öğrenimini önemsediği, ancak bunu kendi ulusal yararlarımız doğrultusunda kullanılmasını gerekli gördüğü ortadadır. Nitekim“kendi yaşamının son yıllarında, Alman baskısından kaçan Yahudi kökenli bilim-insanlarını Türkiye’ye kabul etmemekle kalmamış, onların bu ülkede görevli oldukları üçüncü yıldan itibaren derslerini Türkçe olarak vermelerini zorunlu kılmıştır.” (6)

Buradan anlaşılan ikinci bir gerçek ise, Atatürk’ün hazır yabancı bilim insanları gelmişken, hazırlık derslerinden sonra yabancı dilde eğitim yapılması gibi bir düşünce taşımıyor olmasıdır. Derslerin Türkçe yapılmasını öncelikli gördüğü anlaşılıyor. Ama biz ne yapmışız? Atatürk’ün de adını taşıyan liselerde yabancı dilde dersler yapmayı özendirmişiz (7) ve böylece yabancı dilde eğitim yapan kurumlar çoğalmış. Sanki yabancı dil anadilden çok daha önemli imiş gibi bir durum yaratmışız. Bu ise Atatürk’ün hiç de amaçlamadığı bir noktaya getirmiş bizi. Şimdi bunu tartışıyor, yapılan yanlışı düzeltmek istiyoruz (:blink:.

Oysa derslerin yabancı dilde yapılması yerine, yabancı kaynakları da kullanmayı/ kullanabilmeyi özendiren, zorunlu kılan bir eğitim modeli geliştirmeliyiz. Bu model yalnızca öğrenciyi değil aynı zamanda eğitim yöneticilerini, öğretmenleri ve aileyi de içine alacak denli kapsamlı olmalıdır.

Bunu yapmazsak zaman içinde hiç geri dönülemez bir noktaya varmamız işten bile olmayacaktır. Bir kültür ulusu olarak bağımsızlığımızın ve onurumuzun bir göstergesi olan dilimize hak ettiği saygıyı ve özeni göstermemiz gereklidir.

“Bir ülkeyi bağımlı kılmanın ilk şartı o ülkenin dilini kullanılmaz hale getirmektir. Onun için eğitim dilini bağımlı olacağı ülkenin diliyle yani İngilizce ile yapmalıdır. Eğitim kurumlarının dilinin İngilizceleştirilmesi bu amaca hizmet etmektedir. Dil gidince kültür onu takip eder. (Buna kültür emperyalizmi diyoruz) Peşinden yurtseverlik duyguları yok olur. Sonuçta ülkemiz kendisini savunamaz duruma gelir ve önce esir olur, sonra yok olur.” (9)

Üzerinde durmamız gereken bir başka husus da Türk akademisyenlerin yabancı dilde yayın yapma zorunluluğu. Burada da kanımca gerekli düzenleme/ düzeltmeler yapılmalı. Her konu ve alanda illaki yurtdışı yayın aranmamalı. Ancak uluslar arası düzey için başka ölçütler bulunmalıdır. Maalesef “Akademik yükseltmelerde öne alınan; “Science Citation Index (SCI)” ve “Social Science Citation Index (SSCI)”de adı geçen dergilerde yayın yapmayı öngörenlerin, “bilim evrenseldir” diyerek, aslında ülkemizin stratejik bilgilerinin yurtdışına hem de bedavaya kaçırılmasına hizmet ettiklerini fark etmiyoruz ?” (10)

İşin bir de bilimsellik boyutu var: Size şu an Eğitim Fakültesinde derslere giren Alman Öğretim üyesi Prof. Dr. Otto Holzapfel’le yaşadığımız bir olayı aktarayım. Birlikte bir makale yazdık ve yukarıda endeks (AHCI) dergilerinden birine gönderdik: Aldığımız yanıt şu oldu. “Sizin yazınız bilimsel bir dergide yayınlanmalıdır.” (11)

O halde listede yer alması, bu dergiyi yeterince bilimsel yapmaya yetmiyor anlaşılan. Nitekim arkeologlar da bol bol reklâm metni bulunan bazı popüler dergilerin bu listede yer aldığını belirtmektedirler.

Bir bilim insanımız şu kaygılarını dile getirir (12):

• Dilini kaybeden ülke kimliğini ve geleceğini de kaybedecektir!

• Dilde özensizlik, dilde yozlaşma anadiline sahip çıkmamakla gerçekleşmektedir. Türkçenin bilim dili olmadığını öne sürmek kendi dilini inkâr ve açıkça tembelliktir!

• YÖK yanlış hedef seçmiştir. Akademik yükseltmelerde SCI (Science Citation Index) ya da SCCI (Social Science Citation Index) neden seçilmiştir? Neden Türkçe yayınlanan bilimsel eserlere gereken önem verilmemekte ve üstelik küçümsenmektedir?

• Bilimsel eserde gereken nitelik ve içerik midir? Yoksa çok ve anlamsız, yararsız ürünler mi? Bunca palavra ve dünyada insanları hiçbir şekilde etkilemeyecek üretim yerine keşke sağlam birkaç yeniliğe, devrime, icat ve keşife ulaşabilsek!

• Başkasının diliyle düşünmeye çalışmak, doğrudan o başkasının düşünce çerçevesini ve altyapısını benimsemek anlamına gelir!

• Bağımsız düşünce, bağımsız dil olmadan olmaz!

• Binlerce yıllık kültür ve özelliklerinden vazgeçme yoluna girmiş bulunan Türk bilim-insanı, bunu çağdaşlaşmak ve çağdaş uygarlıkların üstüne çıkabilmek için mi yapmaktadır?

Özetle;

Türkçeyi yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmak, layık olduğu biçimde araştırılıp geliştirilmesi için onca çabayı göze alan ve hatta hasta yatağında bile “arkadaşlara selam, dil çalışmalarını sakın aksatmayın” diyen Atatürk, acaba “yabancı dil eğitimi” ve “yabancı dilde eğitim” hakkında ne düşünürdü dersiniz? Türk Ulusu! Çocuklarınıza yabancı dil öğretmeyin, öğretir gibi yapın, ama sakın öğrettiğinizi kullandırmayın. Kitap okutmayın. Böylece yabancı dil öğrenemez, kendilerine olan güveni yitirirler! O zaman muhtaç oldukları kudretin yabancıların damarında akan kanda olduğunu, yabancı dil öğrenemeyeceklerine göre doğrudan yabancının dilini benimsemeleri gerektiğini anlarlar! Ne mutlu Türküm deyip, dilini küçümseyene! Ne mutlu yabancı dilde eğitim alana!

Böyle mi derdi? Yoksa biz mi onu yanlış anlıyoruz?

Notlar

1) Prof. Dr. Hülya Yıldırım.11. 04. 2006.

2) Örn. Prof. Dr. Ayla GÖKMEN: “Atatürk ve Yabancı dil”, U.Ü Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt: V, Sayı.1, 1990, Bursa.

3) Gürbüz Tüfekçi: Atatürk’ün Okuduğu Kitaplar, C.2, T. İş Bankası Yayınları, Ankara 1985, s. 174 (Bu yapıtın “Yabancı Dillerdeki Kitaplar” bölümünde 33 yabancı kitaptan örnekler verilmiştir). Haber için bkz. “Ata'dan okuma dersleri”. http:­/­/www­.milliyet­.com­.tr­/2005­/05­/13­/guncel­/axgun02­.html

4) Türkiye’de sosyal bilimler alanında seçkin bir yeri bulunan fakültenin kuruluş yasası TBMM’ce 14 Haziran 1935’de kabul edilmiş ve karar 22 Haziran 1935 tarih ve 2035 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.” http:­/­/www­.humanity­.ankara­.edu­.tr­/genel_bilgiler­.html

5) Prof. Dr. Gürsel AYTAÇ: “Batı Filolojilerinin Türk Edebiyat Bilimine Katkısı".

6) Prof. Dr. İsmail Haluk Gökçora: “Bilim Dili Olarak Türkçe”, Üniversite ve Toplum, Haziran 2004, Cilt 4, Sayı 2, Sayfa(lar).

7) Örn. Atatürk Yabancı Dil Ağırlıklı Lisesi www.gunes.com/2002/10/15/yasam/g7.html

:( Yabancı dilde eğitimin kaldırılması amacıyla düzenlenen bir kampanya örneği için bkz. http:­/­/www­.bth­.org­.tr­/ydehelilani­.htm

9) Mehmet Sinan Gür: http:­/­/www­.izedebiyat­.com­/yazi­.asp?id=4812

10) Prof. Dr. İsmail Haluk Gökçora: agy.

11) Merkur-Deutsche Zeıtschrıft Fur Europaısches Denken, Monthly, Issn: 0026-0096 (Klett-Cotta Verlag, Rotebuhlstrasse 77, Stuttgart 1, Germany, D-7004 9)

12) Bkz. Prof. Dr. İsmail Haluk Gökçora, agy.

Kırmızı bölüme dikkat çekmek istedim.. Görmek istediğimizi değil gerçekleri görelim..

Link to comment
Share on other sites

Bizde bundan bahsediyoruz sonra birkaç akıllı çıkıp, çatlayın diyor. Niye çatlayalım, bizene biz sadece gerçeklerden yanayız. Hayalperestlerden değil..

Selametle

Link to comment
Share on other sites

Bizde bundan bahsediyoruz sonra birkaç akıllı çıkıp, çatlayın diyor. Niye çatlayalım, bizene biz sadece gerçeklerden yanayız. Hayalperestlerden değil..

Selametle

Ama gerçekler sizin söylediklerinizden farklı?

Link to comment
Share on other sites

Farklı Değil? Neresi Farklı. Ben Diyorum ki ingilizce bilmiyordu, almanca ve fransızca bildiğini hatta okul yıllarında fransızça çeviriler yapacak kadar öğrendiğini biliyorum. Ama ingilizce değil..

Sevgilerimle

Link to comment
Share on other sites

Bizde bundan bahsediyoruz sonra birkaç akıllı çıkıp, çatlayın diyor. Niye çatlayalım, bizene biz sadece gerçeklerden yanayız. Hayalperestlerden değil..

Selametle

o birkaç akıllı tarihi iyi biliyor. tarih tekerrürden ibarettir.bu toprağa ihanet edenlerin yeri yine belli olacaktır o akıllılar yine kıskananlar çatlasın diyecek tekrar ülkeyi ele geçirecek diğerleri tekrar birileri çıkıp bu vatanı temizleyecek tekrar ihanet edenler gidecek bu hep böyle olacak!

Link to comment
Share on other sites

o birkaç akıllı tarihi iyi biliyor. tarih tekerrürden ibarettir.bu toprağa ihanet edenlerin yeri yine belli olacaktır o akıllılar yine kıskananlar çatlasın diyecek tekrar ülkeyi ele geçirecek diğerleri tekrar birileri çıkıp bu vatanı temizleyecek tekrar ihanet edenler gidecek bu hep böyle olacak!

Bana göre o akıllı tarihi sadece bildiğini zannediyor. Daha Atatürk'ü tanımadan atatürkçü geçinenleride çok iyi biliyorum ben. Yaranız mı varda gocunuyorsunuz?Kim geçirecek vatanı ele.. Niye bu kadar korkuyorsunuz. Uykularınıza giriyor. kabusunuz gibi korktuğunuz içinde saldırganlaşıyorsunuz. Atatürk hakkında birkaç kitap okumak tarih bilmek değildir !

Türk Tarihi bilmen için taaa Kaan'lar zamanından başlayacaksın sonra Osmanlıya geleceksin ondan sonra Türkiyeyi göreceksin. Yoksa böyle tarih biliyorum diye geçinirsin..

Link to comment
Share on other sites

Farklı Değil? Neresi Farklı. Ben Diyorum ki ingilizce bilmiyordu, almanca ve fransızca bildiğini hatta okul yıllarında fransızça çeviriler yapacak kadar öğrendiğini biliyorum. Ama ingilizce değil..

Sevgilerimle

Ok kasteddiğin şeyi ben yanlış anlamışım. Pardon kusura bakma. En azından bişeyler açıklığa kavuştu.

Link to comment
Share on other sites

Farklı Değil? Neresi Farklı. Ben Diyorum ki ingilizce bilmiyordu, almanca ve fransızca bildiğini hatta okul yıllarında fransızça çeviriler yapacak kadar öğrendiğini biliyorum. Ama ingilizce değil..

Sevgilerimle

Şimdi kalbini kırmak gibi olmasın güzel kardeşim fakat bu videoda dış devletlere karşı Ulu önderimizin tutumundan duruşundan bahsediyor. Sen şimdi Almanca ve Fransızca bilen bir insanın İngilizce bilmemesinden bahsediyorsun..Kusura bakma ama bu videodanda bu sonuca varıp yine Ulu Önderimiz' i tartışılacak bir duruma sokuyorsunuz ya sen ve senin gibiler Atamız' ın günahlarını ( varsa tabi ) ala ala bırakadınız. Bırakında adamı rahat uyusun..

Kucak dolusu Sevgiler.. :blink::(

Edit: Yalnız ve yalnız yakın tarihini bilmeyenler geçmişin etkisinde kalırlar..Yakın tarih ve geçmiş farklı şeylerdir..

Link to comment
Share on other sites

Bana göre o akıllı tarihi sadece bildiğini zannediyor. Daha Atatürk'ü tanımadan atatürkçü geçinenleride çok iyi biliyorum ben. Yaranız mı varda gocunuyorsunuz?Kim geçirecek vatanı ele.. Niye bu kadar korkuyorsunuz. Uykularınıza giriyor. kabusunuz gibi korktuğunuz içinde saldırganlaşıyorsunuz. Atatürk hakkında birkaç kitap okumak tarih bilmek değildir !

Türk Tarihi bilmen için taaa Kaan'lar zamanından başlayacaksın sonra Osmanlıya geleceksin ondan sonra Türkiyeyi göreceksin. Yoksa böyle tarih biliyorum diye geçinirsin..

peki o zaman söyliyeyim araştır bakayım menemen diye googledan ama bu menemen farklıdır yumurtadan. yumurta gibi vatan hainlerinin olayıdır bu. olayların liderinin torununu araştır bakayım tarih bilgisi süper arkadaşım.

Link to comment
Share on other sites

Şimdi kalbini kırmak gibi olmasın güzel kardeşim fakat bu videoda dış devletlere karşı Ulu önderimizin tutumundan duruşundan bahsediyor. Sen şimdi Almanca ve Fransızca bilen bir insanın İngilizce bilmemesinden bahsediyorsun..Kusura bakma ama bu videodanda bu sonuca varıp yine Ulu Önderimiz' i tartışılacak bir duruma sokuyorsunuz ya sen ve senin gibiler Atamız' ın günahlarını ( varsa tabi ) ala ala bırakadınız. Bırakında adamı rahat uyusun..

Kucak dolusu Sevgiler..

İngilizce bilmemek günah mı?

peki o zaman söyliyeyim araştır bakayım menemen diye googledan ama bu menemen farklıdır yumurtadan. yumurta gibi vatan hainlerinin olayıdır bu. olayların liderinin torununu araştır bakayım tarih bilgisi süper arkadaşım.

Tarih Konusunda bana ahkam kesmek önce yürek sonra dehşet bilgi ister ! Sen menemen'den çık artık yıl 2007 '

Biz ülkemizi Yabancı boyunduruğundan bağımlılıktan kurtulsun istiyoruz. Sen neler diyorsun. Hayret birşey

icon13.gifSkyman-->DİKKAT: Flood Yapmak YASAKTIR, Ard Arda İleti Göndermek Yerine p_edit.gif Butonunu Kullanarak İlk İletinizi Edit'leyiniz.

Link to comment
Share on other sites

Atatürk'ün Amerika devletine yaptığı konuşma.1925 yılında Atatürk Orman Çifliğinde. Arkadaki şahıs Ankara Amerikan Büyükelçisidir...

Fp4zNrviY7E

İzleyin ve şaşırın. Bir ulusun önderi ne kadar ulusunu kucaklıyor, milletiyle kendi çocuğu ve annesi babası gibi nasıl kalpten sevgiyle dolu, dış dünyayla nasıl rahat ve dürüst konuşuyor. Tamamen Türkçe, iyi bildiği halde nasıl İngilizce konuşacağım diye şekilden şekile girmiyor. Ne kadar modern kıyafetli ve ne kadar zamanda yolculuk yapıp 1900 lü yıllara gitmiş gibi.

Gerçekten de keşke Mustafa Kemal tüm çekişmelerin dışında tutulsaydı. Böyle nadide üstün nitelikli ve alicenap bir insan, ucuz politikalarda taraflarca çekiştirilmeseydi. Sesini duyduğumda işittiğim sevinci herkes hissedebilseydi.

Seni saygıyla anıyoruz Atam. Nutku nu okumayı tüm gençlerine öğütlüyoruz. Dış politiklarda sırtımız dik ve onurlu olacağımız günler için canla başla çalışıyoruz. Ne mutlu seni sevene.

yürekten destekliyorum arkadaşım.

Link to comment
Share on other sites

Tarih Konusunda bana ahkam kesmek önce yürek sonra dehşet bilgi ister ! Sen menemen'den çık artık yıl 2007 '

Biz ülkemizi Yabancı boyunduruğundan bağımlılıktan kurtulsun istiyoruz. Sen neler diyorsun. Hayret birşey

Haklısın cehaletle uğraşmak yürek ister. Sen bana sordun niye korkuyorsun diye bende sana cevap verdim. Menemenden çıktım 2007 ye geldim. Ama torunu halen burda. Diyorum kim bu amca sen diyorsunki dehşet yürek ister. Her kuşu ezberledin birtek menemenin torunlarınımı görmedin tarihte yoksa işinizemi gelmedi?

Link to comment
Share on other sites

Tarih Konusunda bana ahkam kesmek önce yürek sonra dehşet bilgi ister ! Sen menemen'den çık artık yıl 2007 '

Biz ülkemizi Yabancı boyunduruğundan bağımlılıktan kurtulsun istiyoruz. Sen neler diyorsun. Hayret birşey

Güzel kardeşim İngilizce bilmemek günah demedim ki ben konuyu saptırmayalım rica ediyorum..

Sen Menemen' den çık diyorsunda hala daha Osmanlı' dan bahsediyorsun Menemen' den çıkarsan TÜrk tarihinde önce Osmanlı' dan başlayacaksın dememen lazım. Menemen tarihte kalmış bir olay ise Osmanlı' da tarihte kalmıştır. Yeteneksiz padişahların ülkeyi dini fetvalara göre yönetmeleri sonucu olarak Osmanlı çökmüştür tarihin karanlık sularına gömülmüştür. Gerçi sen muhteşem bilginle şimdi bu tezimi de çürütürsün ama neyse..

Esen kalın :blink::(

Link to comment
Share on other sites

Haklısın cehaletle uğraşmak yürek ister. Sen bana sordun niye korkuyorsun diye bende sana cevap verdim. Menemenden çıktım 2007 ye geldim. Ama torunu halen burda. Diyorum kim bu amca sen diyorsunki dehşet yürek ister. Her kuşu ezberledin birtek menemenin torunlarınımı görmedin tarihte yoksa işinizemi gelmedi?

Cehalet kelimesini en çok cahiller kullanır. Ben seni karşıma alıp konuşuyorsam, beni yapabilirsan bilginle susturacaksın, yok bilgin yoksa da yüreğin de yoktur yerine oturacaksın.

Sen o torunlarla ilgileneceğine masonlarla yahudilerle ilgilen herifler devleti ele geçirdi, hala Allahın kanunlarından korkuyorsunuz. Sen Yahudi kanunlarını bilirmisin? bilmiyorsan bileceksin. Atatürk ün ölümü bile şaibeli, masonların o dönemde ve bu dönemde icraatlarına bak. Vatanı seviyorsan git onlarla uğraş, tek derdi Allah'ına yakın olmak insanlarla değil.

Link to comment
Share on other sites

Archived

This topic is now archived and is closed to further replies.

Guest
This topic is now closed to further replies.
  • Recently Browsing   0 members

    No registered users viewing this page.

×
×
  • Create New...