mucit41

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] 5 milyon sayfaya sızdı [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://www.hurriyet.com.tr/teknoloji/18420082.asp?gid=234[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]5 Ağustos 2011[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]Tam 5 milyon web sitesine sızdı, şimdi bizim masum PC'lerimizi tehdit ediyor. [/color] [img]http://www.hurriyet.com.tr/_np/2920/14082920.jpg[/img] Popüler ticaret uygulaması osCommerce'i hedef alan bir saldırı, yaklaşık olarak 5 milyon web sayfasına bulaştı ve yüklediği kodlarla ziyaret eden kullanıcıların PC'sine bir zararlı yükleme girişiminde bulundu. Mağaza yönetimi web uygulaması yazılımı osCommerce'in yamasız sürümünü kullanan web sitelerini hedef alan toplu saldırı, geçtiğimiz hafta hızla yayıldı. Saldırı, Armorize tarafından ilk olarak 24 Temmuz'da tespit edildiğinde Google arama sonuçlarına göre 91.000 sayfa etkilenmiş görünüyordu. Salı günü ise aynı arama sonuçları, yaklaşık 5 milyon sayfa döndürüyor. Armorize'a göre en az üç osCommerce güvenlik açığını kullanan saldırı, Ukrayna'lı IP adreslerinin yamasız sitelere iframe enjekte etmesine izin veriyor. Bu iframe'ler ise ziyaretçileri sessiz sedasız willysy.com ve exero.eu adreslerinde bulunan zararlı dosyalara yönlendiriyor. Bu domain adları ise ziyaretçileri Windows açıklarını kullanan bir seri web sitesine yönlendiriyor. [/b] [/quote]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Bir "cisim" yaklaşıyor! [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://ekonomi.haberturk.com/teknoloji/haber/655744-bir-cisim-yaklasiyor [/code] [b]Konu Tarihi:[/b][b] 05 Ağustos 2011[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]Güneşteki patlamalar birkaç gün iletişimi olumsuz etkileyebilecek [/color] [img]http://im.haberturk.com/2011/08/05/655744_detay.jpg?1312576288[/img] Güneşte meydana gelen bir dizi patlamanın dünyaya ulaşmakta olduğu ve birkaç gün içinde iletişimi olumsuz etkileyebileceği bildirildi. Amerikalı uzmanlar, bazı uydu iletişimlerinin ve Küresel Konumlama Sistemlerinin (GPS) sorunlarla karşılaşabileceğini belirttiler. Salıdan başlamak üzere güneşte üç patlama olduğu, en güçlü elektromanjetik şokların ACE uydusu tarafından bugün hissedildiği belirtildi. ACE, radyasyon patlamalarını dünyaya ulaşmadan birkaç dakika önce tespit edebiliyor. [color="#FF0000"]AA[/color] [/b] [/quote]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] NASA, Mars'ta su mu buldu? [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://ekonomi.haberturk.com/teknoloji/haber/655239-nasa-marsta-su-mu-buldu[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]05 Ağustos 2011 Cuma, 00:20:23[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]Kızıl gezegenin yüzeyinde muhtemel su akıntısı tespit edildi[/color] [img]http://im.haberturk.com/2011/08/05/655239_detay.jpg?1312493648[/img] Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi'nin (NASA) Mars'ın yörüngesindeki uzay aracının elde ettiği görüntüler, Kızıl Gezegen'in yüzeyinde mevsimsel su akıntısı olma olasılığını gündeme getirdi. Mars Reconnaissance Orbiter (MRO-Mars Yörünge Kaşifi) aracının yüksek çözünürlüklü bilimsel görüntüleme kamerası (HiRISE) tarafından yakalanan görüntülerde, Mars'ın güney yarıküresindeki bazı sarp tepelerde tekrarlanarak devam eden bu durum, bilimadamlarına Kızıl Gezegen'de suyun varlığının kanıtı olduğunu düşündürüyor. NASA'nın web sitesinde yayımladığı açıklama ve görüntülerde, Mars'ın en sıcak aylarında muhtemel bir su akıntısı olduğu görülüyor. NASA'nın Başkanı Charles Bolden konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Mars Keşif Programı'nın, Kızıl Gezegen'in bir biçimde yaşama evsahipliği edip edemeyeceğini anlamalarına yardımcı olmayı sürdürdüğünü belirterek, "Mars ilerde insanlı keşif için önemli bir hedef" dedi. Gözlemlere göre, Mars'ın bazı yüksek kesimlerinde baharın sonu başlayan ve yaz boyunca süren karanlık, parmak şeklinde ve aşağıya doğru uzayan bir oluşum ortaya çıkıyor, kışın kayboluyor ve ertesi bahar tekrar beliriyor. Uzay aracındaki HiRISE kamerasının baş gözlemcisi ve bu konudaki makaleyi Science dergisinde kaleme alan Tucson'daki Arizona Üniversitesi'nden Alfred McEwen, "Bu gözlemlere en iyi açıklama, bunun çok tuzlu bir su akıntısı olduğu" diyor. McEwen Space.com'a yaptığı açıklamada da "Bu bugünün suyu, geçmişin değil" ifadesini kullanarak, bu maddenin Mars'ta olduğu bilinen buz ya da normal sıvı sudan epey farklı olduğunun altını çiziyor. "Daha çok bir şurup gibi akıyor" diyen bilimadamı, gözlemlerinden bu maddenin ne kadar tuzlu olduğunu anlayamadıklarını sözlerine ekledi. [b]AA[/b] [/b] [/quote]

[size="4"][color="#FF0000"][b]Bodrum'da muhteşem konser[/b][/color][/size] [b]Dünyaca ünlü piyanistler Gülsin Onay ve Ilya Itin, Gümüşlük Uluslararası Klasik Müzik Festivali'' kapsamında konser verdi.[/b] [b]04 Ağustos 2011 / 14:15 [/b] Bodrum'un Gümüşlük beldesindeki tarihi Eklisia Kilisesi'nde ''Liszt'in 200. Doğum Yılı: 2 Konçerto, 2 Virtüöz, 2 Piyano'' başlığıyla düzenlenen konserde ilk olarak Rus piyanist Ilya Itin sahneye çıktı. Itin, Liszt'in ''Consolation No.3'' ve ''Mephisto Valsi No.1'' adlı eserlerini seslendirdi. Ardından sahneye çıkan Gülsin Onay ise Ilya Itin ile Liszt'in 2 numaralı Piyano Konçertosu'nu seslendirdi. Konserin son bölümünde ise Gülsin Onay, Donizetti Paşa'nın, Sultan Abdülmecit'e bestelediği, ''Abdülmecid Büyük Marşı'' eseriyle müzikseverlerin karşısına çıktı. Konçertolar iki piyano ile seslendirildi ve sırayla piyanistlerden biri solist olarak çalarken diğeri piyano için düzenlenmiş orkestra partisyonlarını yorumladı. Konser sonunda Gümüşlük Belediye Başkanı Mehmet Tire, iki sanatçıya çiçek vererek teşekkür plaketi sundu. [color="#0000FF"][b]Haber3[/b][/color]

[quote name='Legion' date='05 August 2011 - 00:58 ' timestamp='1312495111' post='1057205'] forever Chrome [/quote]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] The SIMS 3 Town Life Stuff paketi satışa sunuldu [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1165366&title=the-sims-3-town-life-stuff-paketi-satisa-sunuldu[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]04.08.2011[/b] [quote] [b] [img]http://medya.zaman.com.tr/2011/08/04/sims.jpg[/img] Arsanızdan "işyerine kiralık" tabelasını kaldırın, artık şehirde Sim'inizin keşfedebileceği daha çok mekân var. Geçen ay duyurulan, dün satışa sunulan The Sims 3 Town Life Stuff paketi sayesinde Sim'iniz Pazar öğlenini mahallesinde yeni yerler gezip kendine yeni bir tarz oluşturarak geçirebilecek.Sim'inizin parka götürün ve bungalov oyun alanı setiyle oynamasını seyredin. Kaydıraklar, havuzlar ve daha fazlası sayesinde Sim'iniz oyun oynayarak saatler geçirecek. Sim'inizi yeni Çamaşırhaneye götürerek giysilerinin temiz olmasını sağlayabileceksiniz. Kim bilir, orada yeni Sim'lerle bile tanışabilirler. Çamaşırlarını evde yıkamak isteyen Sim'ler ise evlerine çamaşır ve kurutma makineleri satın alabilecekler. Yeni saç stillerinden yeni giysilere, The Sims 3 Town Life Stuff Sim'lerinize evde ve şehirde kullanabilecekleri rahat ve günlük yaşam tarzını şekillendirmesi için gerekli araçları sunacak. The Sims 3 Town Life Stuff paketi tüm satış mağazalarından temin edilebilir. Bu oyun ve diğer The Sims 3 oyunları hakkında daha fazla bilgi almak için www.TheSims3.com adresini ziyaret edin. [/b] [/quote]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] TV'yi bırak telefonuna bak [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://www.hurriyet.com.tr/teknoloji/18411053.asp?gid=234[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]4 Ağustos 2011[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]İngiltere’de akıllı telefon bağımlılığı sonunda televizyonun da önüne geçti. [/color] Hürriyet'i Takip Et Video dosyalarını farklı formatlara dönüştürünElinizdeki video dosyalarını değişik cihazlara ak...Kalabalıklaşan masaüstündeki tüm simgeleri gizley...Bilgisayarınızın masaüastü bir zaman sonra karmak...TV'yi bırak telefonuna bak4 Ağustos 2011İngiltere’de akıllı telefon bağımlılığı sonunda televizyonun da önüne geçti.İngiltere’nin medya düzenleme kurulu Ofcom tarafından yapılan bir araştırmaya göre, 12-15 yaş ararı çocukların neredeyse yarısı akıllı telefon bağımlısı haline gelmiş durumda. Çocuklar akıllı telefonları yemek yerken, sinemada, hatta uyumaya hazırlanırken bile ellerinden düşürmüyor. Ofcom’un verdiği verilere göre, İngiltere’de akıllı telefon sahibi yetişkinlerin oranı sadece yüzde 27 iken, gençlerde bu oran yüzde 47. Gençlerin yüzde 60’ı, “akıllı telefonların kendileri için bir bağımlılık haline geldiğini” itiraf ederken, yüzde 71’i telefonlarının sürekli açık olduğunu belirtti. Araştırmaya katılan 12-15 yaş arası 521 gencin yüzde 34’ü yemek yerken, yüzde 47’si tuvalet veya banyoda, yüzde 27’si ise sinema, kütüphane veya tiyatroda cep telefonlarını kapatmadıkları veya kullanmaya devam ettiklerini ifade etti. Araştırmanın başını çeken Ofcom yetkilisi James Thickett, Apple iPhone’un hızlı yükselişine rağmen gençler arasında Blackberry’nin hala en çok tercih edilen akıllı telefon markası olduğuna dikkat çekti. Verilere göre, gençlerin yüzde 37’si Blackberry, yüzde 17’si ise iPhone kullanıyor. Thickett, gençlerin akıllı telefonları en çok sms atmak için kullandıklarına değinirken, müzik dinleme, oyun oynama, sosyal paylaşım ağlarını ziyaret etmenin zamanla televizyon izledikleri vaktin yerini aldığını belirtti. Araştırnaya göre, gençlerin yüzde 60’ı telefonlarına indirdikleri uygulamalardan da yararlanıyor. [/b] [/quote]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] USB bellek değil, bilgisayar [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.hurriyet.com.tr/teknoloji/18411110.asp?gid=234 [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]4 Ağustos 2011[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]Sadece 25 dolara satılıyor, USB bellek büyüklüğünde ve sıkı durun; o gerçek bir PC... [/color] [img]http://www.hurriyet.com.tr/_np/6905/14076905.jpg[/img] İngiltere'de tanınan oyun geliştiricisi David Braben, bir USB ve bir HDMI portundan oluşan 25 dolarlık bir PC meydana getirdi. USB çubuk şeklindeki PC, 128MB RAM içeren 700MHz ARM11 işlemcisini, 1080p grafik çıkışını ve Linux desteğini üzerinde barındırıyor. Thrillville, Lost Winds ve Rollercoaster Tycoon serilerini yayınlayan Frontier Developments'ın arkasındaki isim olan Braben, en çok Elite'in geliştiricilerinden olmasıyla tanınıyor. Cihazın çalışması için yapmanız gereken oldukça basit. USB çubuğun bir tarafına monitörü, diğer tarafına ise klavyeyi bağlıyorsunuz. Depolama için bir SD karta ihtiyacınız var. Diğer harici modüller ise eklenebiliyor. Yazılım olarak herhangi bir Linux dağıtımını kullanmanız mümkün, ancak cihazın Ubuntu dağıtımıyla sevk edilecek olması olası. Ürünün fiyatına baktığımızda ve web'de dolaşma, ofis uygulamalarını kullanma ve daha fazlasına izin verdiğini düşündüğümüzde iyi bir buluş olduğunu söyleyebiliriz. Braben, dağıtımın 12 ay içerisinde başlamasını umuyor. [/b] [/quote]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Bu video 23 gün sürüyor[/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://www.hurriyet.com.tr/teknoloji/18395444.asp?gid=234[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] 2 Ağustos 2011 [quote] [b] [color="#FF0000"]YouTube'daki bu videoyu seyretmek tam 23 gün 19 saat sürüyor, tabi seyrederseniz.[/color] [img]http://www.hurriyet.com.tr/_np/5445/14065445.jpg[/img] YouTube, siteye yüklenen videolardaki zaman sınırını geçtiğimiz Aralık ayında artırmıştı, ancak herhalde kimsenin 23 gün ve 19 saat süren bir video yüklemesini beklemiyordu. Ancak Jonathan Harchick tarafından yüklenen sadece 549MB boyutundaki bir video bunu başardı. Harchick'in Şili'de çektiği fotoğrafların bir slayt gösterisinden oluşan videoda resimleri seçebilmek de pek mümkün değil. Bunun nedeni videonun 549MB'a küçültülmüş olması olsa gerek. Bakalım bu rekoru ilk geçen video, hangisi olabilecek... [media]http://www.youtube.com/watch?v=865S1zMcWMo[/media] [/b] [/quote]

[img]http://i38.tinypic.com/25sr51u.jpg[/img] Yukarıdaki tablo herşeyi açıklıyor.

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Chrome , Firefox efsanesini devirdi [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.rotahaber.com/Chrome--Firefox-efsanesini-devirdi_192449.html [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]04.08.2011[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]Tarayıcı savaşlarında deprem: Firefox artık en çok kullanılan ikinci tarayıcı değil.[/color] [img]http://img.vol.io/rotahaber/newpics/news/040820110911258813449_2.jpg[/img] Google'ın süper hızlı web tarayıcısı Chrome, İngiltere'de en çok kullanılan ikinci tarayıcı haline geldi. Üç sene önce yayınlanan Chrome, web istatistikleri firması Statcounter'a göre Mozilla Firefox'u geçerek yüzde 22 ile İngiltere'de en sık kullanılan ikinci tarayıcı oldu. Internet Explorer ise ülkede düşüşte olmasına rağmen, yüzde 45 ile birinciliği elinde bulunduruyor. Google'ın tarayıcı pazarındaki payını yükseltmesi, ülkede yapılan reklamlara bağlanıyor. Zira Chrome, İngiliz televizyonunda reklamı yapılan ilk Google ürünü. Chrome'dan sorumlu Google mühendisi Lars Bak, hedeflerinin hiçbir zaman dev bir kullanıcı kitlesinin ilgisini çekmek olmadığını, ancak hareketsiz tarayıcı pazarına bir enerji getirmek istediklerini söylüyor: "Hız bunun temel bir parçası, ancak minimal bir tasarım ve güvenliğin ele alınışı da önemli. Bir kullanıcı olarak bir web sayfasını açtığınızda hızlı yükleniyorsa, başka bir tarayıcıya dönmeniz zordur." Mountain View yerine dönüştürülmüş bir çiftlik evinden çalışan Google mühendisi, Chrome'un çok daha hızlı olabileceğini, şu anki hızla hiçbir zaman yetinilmemesi gerektiğini de sözlerine ekledi. Chrome, Statcounter'a göre dünya çapında yüzde 20.65 ile üçüncü en çok kullanılan tarayıcı [color="#FF0000"]Hürriyet[/color] [/b] [/quote]

[color="#FF0000"][b]PES 2012'nin yeni ekran görüntüleri[/b][/color] [b]14 Ekim'de piyasada olması beklenen Pro Evolution Soccer 2012'nin yeni ekran görüntüleri yayımlandı. İkinci oyuncu kontrolü, serbest vuruşlar ve oyun içi diğer görüntülerden oluşan bu galeriye mutlaka göz atın.[/b] [img]http://www.merlininkazani.com/images/games/7285/galeri_17.jpg[/img] [img]http://www.merlininkazani.com/images/games/7285/galeri_18.jpg[/img] [img]http://www.merlininkazani.com/images/games/7285/galeri_19.jpg[/img] [img]http://www.merlininkazani.com/images/games/7285/galeri_20.jpg[/img] [img]http://www.merlininkazani.com/images/games/7285/galeri_21.jpg[/img] [img]http://www.merlininkazani.com/images/games/7285/galeri_22.jpg[/img]

[size="4"][color="#FF0000"][b]Power Supply Arızaları ve Çözümleri[/b][/color][/size] [img]http://pctesti.com/wp-content/uploads/2011/06/power-supply-750W-80plus-6-610x225.jpg[/img] Power Supply Unit(Güç kaynağı) kısaca PSU da diyebiliriz. Bilgisayara tüm enerjisini sağlayan, çeşitli portlar ve kablolar vasıtasıyla herbir donanıma ayrı voltajda enerji sağlayabilen düzeneğe verilen addır. Power Supply lar piyasada, sağladıkları güce göre anılır sistemdeki güç gereksinimine göre tercih edilip satın alınırlar.(Ör. 250 watt, 300 watt,350,watt gibi) ÖNEMLİ BİLGİ Bazı güç kaynaklarının arka kısmında 110 V-220V yazan bir anahtar bulunur. Bu anahtarı 220 volt ta kullanın 110 v a alırsanız güç kaynağınız gürültülü bir şekilde patlar. Güç kaynağının çeşitliliğine göre bu durumda anakartınız ve ya bazı bileşenleriniz arızalanabilir. Yeni bir güç kaynağı aldıysanız eğer(genelde bu tür güç kaynakları artık üretilmiyor)bu anahtara dikkat ederek güç kaynağınızı çalıştırın. Power Supply sebepli problemlere geçmeden önce ilk olarak bilgisayarın toplam ne kadar güce ihtiyaç duyacağını tespit etmek yeni bir Power Supply alırken ilk dikkat edilecek işlemdir. Sisteminizin toplam kaç watt güç kaynağına ihtiyacı var bunu anlamak için aşağıdaki web sitesine gidin ve bilgisayarınızda bulunan donanımları seçerek kolayca hesaplayın. Expreme Power Supply Güç Hesaplayıcı Power Supply alırken dikkat edeceğiniz diğer nokta gerçek watt değerinde olan ürünleri tercih etmek gerekir çünkü piyasada gerçek 500 watt gerçek 400 watt adı altında birçok ürün bulunuyor. Gerçek olması şu anlama geliyor, bazı güç kaynaklarında Maximum 450 watt yazar bu güç kaynağının gerçek değerinin 450 watt olduğu anlamına gelmiyor. Max değer demek anlık olarak Power Supply nun(peak terimi ile değerlendirilir) 450 watt gücüne erişmesidir aslında bu durum bu konuda az bilgiye sahip kişiler için son derece yanıltıcıdır bunu şu şekilde örnekleyebiliriz; [img]http://pctesti.com/wp-content/uploads/2011/06/550watts.jpg[/img] !Bazı ekran kartları Power Supply dan çok fazla güç çeker bu çekim oyunlarda ve ağır grafik işlerinde zirveye ulaşır (ekran kartınızı alırken kaç watt Power Supply ya ihtiyaç duyduğunu çok iyi tespit etmek gerekir)siz max 450 watt tabir edilen bir güç kaynağına sahipseniz eğer, ekran kartının zirveye ulaştığı anda (150 watt çekmeye başladığında) güç kaynağının max 450 watt vermesi hiçbirşey ifade etmez. Çünkü anlık 450 watt a çıkabiliyor, şayet bilgisayarınız o anda 400 watt güce ihtiyaç duyuyor bu sebepten dolayı bu şekilde 1 saat boyunca çalışan bir sistemin güç kaynağından (trafodan) sesler gelmeye başlar. Zamanla bilgisayarda düzensizliklere, ayrıca kapanmalara ve güç kaynağının yanmasına kadar giden problemler ortaya çıkar. Bunun yanında Power Supply, işlemci, ram,disk, anakart gibi bileşenlere de düzgün güç sağlayamayacağı için donanımınızda arızalara neden olabilir. Gerçek güç kaynaklarının üzerinde gerçek olduğu ayrıca belirtilir. Başlıca güç kaynağı markaları Cooler Master,Thermaltake,FSP sıralayabiliriz. Kaliteli markalarında Max ürünleri mevcuttur en azından kaliteli markalar max ve gerçek olarak ürünlerinin üzerlerinde bunu belirttikleri için çeşidini baştan anlamamız mümkündür. Power Supply Arızaları hakkında sorular ve yanıtları; ? Bilgisayarım belirli sürelerde kapanıyor ne yapmalıyım? Cevap: Ç 1:Power Supply lar Fan ile soğudukları için, fanda oluşan bir arıza Power Supply ın yüksek ısı yüzünden kendini kapatmasına sebep olur. Her Power Supply da ısı koruması olmadığından fanı bozulan güç kaynakları çok kolay yanarak arızalanabilirler. Güç kaynağının fanında bir arıza ihtimali olduğunu düşünerek fanın değişimini sağlayabiliriz. ? Bilgisayarımın güç kaynağından ses geliyor neden kaynaklanır? Cevap: Ç 1:Power Supply fanları sürekli çalıştıkları için bilyaları yada mekanik yapıları zamanla bozulabilir ses güç kaynağının fanından kaynaklıdır. Ç2: Kasa içerisindeki herhangi bir kablo power supply fanına temas etmiş olabilir. KAsayı açıp bu tarx bir temas olup olmadığını kontrol edin. ? Bilgisayarımın güç kaynağından fısırtı ve cızırtı tarzında sesler geliyor ve bilgisayarım resetleniyor sorun nedir? Cevap: Ç 1:Power Supply ların içeriğinde trafolar ve kondansatörler bulunur bilgisayarınıza ek donanım taktıysanız ya da donanım yükselttiyseniz güç kaynağınız yeterli gelmiyor demektir ve bu bileşenlerden fazla yüklenme sebebi ile ses gelebilir. Bazen bu sesler zamanla da oluşabilir bunun sebebini de, içeriğinde kullanılan trafo ve kondansatörlerin kalitesiz oluşuna bağlayabiliriz. Ayrıca bu durum nadiren de olsa bilgisayarınızın resetlenip kararsız çalışmasına da sebebiyet verebilir. En kısa zamanda Power Supply ınızı yenisi ile değiştirmekte fayda vardır. ? Yeni ve güçlü bir ekran kartı alıp bilgisayarıma monte ettim fakat bilgisayarım açılmıyor acaba neden kaynaklanabilir? Cevap: Ç 1:Yukarıda da belirttiğimiz gibi üst düzey ekran kartları çok fazla güç çeker eğer mevcut güç kaynağınız yeterli güce sahip değilse bu güç ekran kartınızın çalışmasını da engeller ve bilgisayarınız açılmaz. Bunun için daha güçlü bir Power Supply ya ihtiyaınız olabilir. ? Bilgisayarıma fazladan hardisk bağlamak istiyorum fakat güç kaynağım yeterli mi bilmiyorum ayrıca harddiskime güç verebileceğim boş sata power portu da yok ne yapabilirim. Cevap: Ç 1:Güç gereksiniminizi hesaplayın (harddiskler çok fazla güç çekmedikleri için genelde problem çıkmaz) yeterli geliyorsa harddiskinizi alırken power port çoklayıcılardan isteyip bu şekilde monte edebilirsiniz. ? Power Supply çok fazla ısınıyor sorun olur mu? Cevap: Ç1: Tabiki bir sorundur elektronik devreler çok fazla ısıyı sevmezler ısınma, bilgisayarınız güçlü bir donanım taktıktan sonra gerçekleşirse eğer güç kaynağınız yetersiz geliyor olabilir. Ayrıca fanın sağlıklı döndüğünü de kontrol edebilirsiniz. ? Elektrikler kesildi veya Voltaj değişimi oldu bilgisayarım kapandı açılmıyor ne yapmalıyım? Cevap Ç1: Power Supply satın alırken voltaj düzenleyi ve voltaj koruma özelliği olmasına dikkat etmek gerekir eğer power supply ınızda voltaj koruma devresi yoksa bu tip problemler her zaman başınıza gelebilir. Ayrıca bu problemler anakartın veya başka bir bileşenin arızalanmasına bile sebep olabilir. İlk olarak bilgisayarın kasasının kapağını açın ve 24 pin konnektörü çıkartıp power açma \kapatma düğmesine birkaç kez basın ve 24 pin güç portunu takıp tekrar açılıp açılmadığını kontrol edin. Ç:2 Aşağıdaki yöntemi uygulayıp power supply ın tamamen arızalanıp arızalanmadığını kotrol edin sonuç olumsuz ise power supply ınızı değiştirmeniz gerekebilir. ?Power Supply ın çalışıp çalışmadığını anakarta bağlamadan nasıl anlarım? Cevap: Ç:1 Power Supply larda dışarıdan tetikleme için bir yöntem mevcuttur. Bo yöntemi uygulayıp power supply ın tetikleyip tetiklemediğini kolayca anlayabilirsiniz. Bir kablo temin edin , kısa kablonun uçlarını yalıtınve aşağıdaki resimdeki gibi 3. ve 4. pinlere temas ettirip güç kaynağını açın. Eğer Power supply ın fanı dönüyorsa power supply tetikliyor ve çalışır durumdadır. 24 pin li konnektörün 3. ve 4. portunu (kırmızı ile işaretli) bir kablo ile birbirine bağlayın. [img]http://pctesti.com/wp-content/uploads/2011/06/kurzschluss1.jpg[/img] [img]http://pctesti.com/wp-content/uploads/2011/06/imageview.php_.jpg[/img] 3. ve 4. pinler siayh yeşil renktedir ve konnektörün kilitleme plastiğinin olduğu taraftadır. “Başka pinlere kısa devre yapmayınız demir veya tel kullanmayınız. Ucu açılmış ortası yalıtkan kablo kullanınız.”

[color="#FF0000"][b]Güç Kaynağı Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler[/b] [/color] Güç kaynağı (Power supply), sistemimizdeki bütün parçaları besleyen bir bileşendir. Prizden gelen elektriği gerektiği miktarlarda bileşenlerimize ulaştıran bir araçtır. Bu nedenle güç kaynağı seçerken kesinlikle en ucuz olanına kaçmamalıyız. Çünkü bazı güç kaynaklarında akım/voltaj koruması yoktur ve bunun sonucunda bileşenlerimiz zarar görebilir ve hatta yanabilir. Diğer bir konu ise güç kaynağının verimliliğidir. Üzerinde 500 watt yazmasına rağmen 80+ sertifikası olmayan güç kaynakları bu değere ulaşamazlar. [color="#FF0000"][b]Güç kaynağı alırken dikkat edilmesi gerekenler şunlardır;[/b][/color] 1- Bilgisayarınızın ne kadar güç harcadığına ve ona göre kaç watt güç kaynağı almanız gerektiğine, 2- Alacağınız güç kaynağının akım/gerilim/voltaj koruması olduğuna, 3- Alacağınız güç kaynağının üzerinde yazan değerin ne kadarını verebildiğine (80 Plus sertifikası var mı?),

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Yüzde 100 Türk malı DNA çipi! [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1058663&Date=03.08.2011&CategoryID=138[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]03/08/2011[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]ODTÜ'lü öğretim üyesi Prof. Dr. Hüseyin Avni Öktem ve ekibi, yüzlerce tıbbi tahlilin tek bir test üzerinde yapılmasına imkan veren 'DNA çipleri' geliştirdi.[/color] [img]http://i.radikal.com.tr/644x385/2011/08/03/fft5_mf780862.Jpeg[/img] ANKARA - Bu yıl içinde ilk ürünlerinin ticari olarak piyasaya sürülmesi hedeflenen DNA çipleri, yüzde 100 yerli bilgi birikimi ve iş gücü kulanılarak üretildi. Türkiye’de üretilen ilk DNA çiplerinin yakın gelecekte pek çok hastalığın laboratuvar yerine bir kartvizit ya da 1 TL’lik madeni para boyutunu geçmeyen çipler üzerinde yapılmasına olanak sağlayacak. ODTÜ Teknokent bünyesinde faaliyet gösteren NANObiz firmasının kurucu ortağı ve Ar-Ge Koordinatörü ODTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Hüseyin Avni Öktem, AA muhabirine yaptığı açıklamada, genomlardaki DNA dizilimlerinin birey bazında farklılıklar gösterdiğini anlattı. Bu farklılık ve benzerliklerden yararlanarak özgün tanı ve tespit sistemlerinin oluşturulabildiğini dile getiren Öktem, farkına varılmasa da DNA’nın bu özelliğinden günlük hayatta sıklıkla yararlanıldığını söyledi. Öktem, kan ve idrar örneklerindeki mikroorganizmaların, gıda ürünlerindeki insan sağlığına zararlı patojenlerin, gıda ürünlerinde GDO’nun tespiti ile babalık testlerinin, kansere yol açabilecek mutasyonların bulunmasının ve benzeri pek çok konuda DNA’nın bu özelliğinden yararlanan farklı laboratuvar uygulamalarıyla sonuçlara ulaşıldığını belirtti. DNA çiplerinin, küçük bir yüzey üzerine sayısı on binlere kadar çıkabilen değişik gen dizilerinin belirli noktalara immobilize edildiği sistemler olduğunu aktaran Öktem, DNA çiplerinde cam slaytların, silikon ya da naylon membranların yüzey olarak kullanıldığını anlattı. Teknolojinin gelişmesiyle DNA tabanlı tanı ve tespit sistemlerinin de daha çabuk ve hızlı sonuç verecek hale geldiğine işaret eden Öktem, bunun en güzel örneğinin DNA çipleri olduğunu söyledi. [color="#FF0000"]-ÇİPLERİN GÖRÜNTÜLÜME SİSTEMLERİNİ DEĞİŞTİRDİ-[/color] Prof. Dr. Öktem, ODTÜ Teknokent’teki ekipleriyle dünyada mevcut DNA tabanlı çip teknolojilerinin görüntüleme sistemlerine farklılıklar getiren Ar-Ge çalışmaları yürüttüklerini bildirdi. DNA çiplerinin elektronik aksamından yazılımına kadar tüm çalışmaların ekiplerince yürütüldüğünü belirten Öktem, "Böylece teknoloji için gerekli cam slaytlardan, eletktronik devre ve kartlara, ısıtma-soğutma sistemlerinden makro-akışkan sistemlereve yazılıma kadar tüm üretimler firmamızca yapılıyor" dedi. Çalışmalarının tamamının çalışır prototip aşamasını geçtiğini, ticari ürün fazında devam ettiğini bildiren Öktem, şu bilgileri verdi: "Şu an DNA çiplerinin çalışan prototiplerini ürettik. Pek çoğunun patent ve faydalı modelleri alınmaya devam ediyor. Bugüne kadar TÜBİTAK-TEYDEB, Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV), Bilim Teknoloji ve Sanayii Bakanlığı, EUREKA gibi fonlardan 7 Ar-Ge projemiz destek aldı.Günümüzde DNA çipleri, dünyada bir çok büyük firmanın gerek akademik ortamda, gerekse ticari olarak üzerinde çalıştığı bir alan. Bir çok farklı ürün çıkıyor ortaya, ABD’deki market değerinin gelecek yıllarda 5 milyar doları geçeği gösteriliyor. Aldığımız bilgilere göre bu alanda Türkiye’de çalışır prototip ve platforma sahip tek firmayız. Sadece Türkiye’de değil, dünya ölçeğinde rekabet edebilir ürünler geliştirmeye çalışıyoruz." DNA çipleriyle, kan ya da herhangi bir doku üzerinde yapılacak DNA analiziyle kanser dahil genetik hastalıkların tümünün tespit edilebileceğine işaret eden Öktem, ayrıca askeri alandan gıda sektörüne kadar bir çok alanda çok hızlı, taşınabilir tanı sistemleri veplatformlarının geliştirilebileceğini ifade etti. Çalışmalarının uluslararası patent başvurusu yaptıklarını bildiren Öktem, şunları kaydetti: "DNA çiplerinin diğer bir kullanım alanı da oldukça yüksek teknoloji gerektiren çip-üstü-lab sistemleri. Bu sistemler normal koşullarda yüksek maliyetli ve kapsamlı laboratuvar altyapısı gerektiren tanı ve tespit çalışmalarının laboratuvar yerine bir kartvizit ve hatta 1 TL madeni para boyutunu geçmeyen yongalar üzerinde yapılmasına olanak sağlamaktadırlar. Çip-üstü-lab sistemleri sayesinde çok yakın bir gelecekte laboratuvara gitmeye gerek kalmadan idrar ve kan örneklerinin analizi, gıda maddelerinin sağlıklı olup olmadıklarının tespiti (örneğin GDO içerip içermediklerinin belirlenmesi gibi), içilecek suyun içerisinde sağlığa zararlı bakterilerin olup olmadığının tespiti gibi normalde uzun süreler alan testleri ev ortamında veya arazideoldukça kısa sürelerde yapmak mümkün olacaktır. Oldukça yüksek teknoloji ve bilgi birikimi gerektiren bu tarz entegre sistemler NANObiz Ar-Ge labortuvarlarında yüzde 100 yerli bilgi birikimi ve iş gücü kullanılarak hali hazırda üretilmekte ve araştırılmaktadır. Bu yıl içerisinde ilk ürünlerimizi piyasaya çıkartmayı hedeflemekteyiz." (aa) [/b] [/quote]

[color="#FF0000"][b]'IE kullanıcıları düşük zekalı' haberi sahte çıktı[/b][/color] BBC'nin de aralarında bulunduğu birçok medya kuruluşunun haberleştirdiği, Internet Explorer kullanıcılarıyla ilgili araştırmanın sahte olduğu ortaya çıktı. AptiQuant adlı danışmanlık şirketi tarafından internet kullanıcılarına yapıldığı iddia edilen IQ testinin gerçek olmadığı belirtildi. Durum, şirkete ait olduğu izlenimi yaratılan ve araştırma sonuçlarının yayımlandığı internet sayfasının son zamanlarda kurulmuş olduğunun anlaşılmasıyla ortaya çıktı. Internet sayfasında yayımlanan şirket fotoğraflarının da Paris'teki bir kurumun internet sayfasından çalınmış olduğu anlaşıldı. Sahte olduğu anlaşılan araştırma sonuçlarında internet tarayıcısı olarak Internet Explorer (IE) kullananların zekasının ortalama zekadan daha düşük olduğu öne sürülmüştü. Gerçek olmadığı ortaya çıkan haberi yapan medya kuruluşları arasında BBC'yle birlikte, CNN, Daily Mail, Telegraph ve Forbes de yer alıyor. İddia tepki çekmişti Birçok medya organı tarafından yayılan araştırmanın sonuçları, IE kullanıcılarının sert tepkisine neden olmuş, bazı kullanıcılar, Kanada şirketi AptiQuant'a dava açma tehdidinde bulunmuşlardı. Sahte olduğu anlaşıan araştırma kapsamında 100 binden fazla internet kullanıcısına bedava IQ testi yapma fırsatı verildiği, ve oluşturulan veri tabanında bu kişilerin kullandıkları tarayıcıların kayda geçirildiği öne sürülmüştü. Sonuçlara göre IE kullanıcılarının ortalama zekası 80 civarında, Chrome, Safari ve Firefox kullanıcılarının 100'ün üstünde çıktığı iddia edilmişti. [quote]http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2011/08/110803_ie_eq_hoax.shtml[/quote]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Tarihin en büyük siber saldırısı [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2011/08/110803_cyber_internet.shtml [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]03 Ağustos. 2011 Çarşamba[/b] [quote] [b] McAfee, tarihin bilinen en büyük seri siber saldırısında korsanların aralarında Amerika Birleşik Devletleri, Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Olimpiyat Komitesi'nin de bulunduğu 70'den fazla ülke, örgüt ve şirketin veritabanlarına sızdığını açıkladı. [img]http://wscdn.bbc.co.uk/worldservice/assets/images/2011/03/25/110325110148_cyber_security_summit_304x171_bbc_nocredit.jpg[/img] McAfee, siber saldırıların aralıklarla beş yıldır devam etmekte olduğunu ve hedef alınan kurumların 49'unun Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunduğunu belirtti. McAfee'ye göre, bu ülke ve kurumların bilgisayarlarına sızan kişiler askeri sistemler ve uydu iletişimi gibi hassas verilerin peşinde. Şirket bu saldırıların ardında bir "devletin" bulunduğuna inandığını açıkladı ancak isim vermedi. 'Saldırının arkasında Çin olabilir' Washington Post gazetesine konuşan uzmanlar ise siber saldırılarının kaynağının Çin gibi göründüğünü söylediler. Ancak McAfee bunu doğrulamadı. Korsanların hedefleri arasında ABD, Tayvan, Hindistan, Güney Kore, Vietnam ve Kanada'nın yanı sıra, Güneydoğu Asya Ülkeleri Örgütü ASEAN, DÜnya Dopingle Mücadele Örgütü ve bir dizi savunma ve yüksek teknoloji şirketi de bulunuyor. McAfee'nin yayımladığı 14 sayfalık rapora göre korsanlar 2008'de Cenevre'deki Birleşmiş Milletler Merkezi'nin bilgisayarlarına sızıp, iki yıl boyunca buradaki verileri taradılar. [/b] [/quote]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] ABD'den 'Osmanlı' Cihazı [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.haberprogram.com/h/2011/08/03/166877-abdden-osmanli-cihazi.php [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]03 Ağustos 2011 Çarşamba[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]Amerikalılar, Osmanlı'nın ses-şifa metodunu teknolojiyle birleştirerek sağlık ve sporda yeni bir buluşa imza attı.[/color] [img]http://img.vol.io/rotahaber/newpics/news/030820111203227088737.jpg[/img] Elektronik spor salonu teknolojisi, güzellik ve estetikte etkili olduğu kadar, sporcu ve yaşlıların hastalıklarını önleme ve iyileştirmede de umut oldu. Amerika'da 8 ay önce piyasaya çıkan, Türkiye'ye de bu ay gelen cihazı hastaları üzerinde uygulayan Medikal Estetik Uzmanı Dr. Nihat Dik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, fiziksel ve ruhsal rahatsızlıklarda Osmanlıların ses tedavisinden, müzikle terapi yolu ile yararlandıklarını, Farabi, Razi, İbn-i Sina ve Gevrekzade Hasan Efendi'nin bu alanda çok önemli çalışmaları bulunduğunu anımsattı. Dik, hatta Farabi'nin, Türk müziğini makamlarına göre ayırarak, "hangi makam hangi tedavide kullanılmalı" konusu üzerine bir araştırma sonucu dahi yayınladığını belirtti. Amerikalıların ancak 1977 yılında bilim dalı olarak kabul ettikleri sesle tedavinin bugün çok daha fazla geliştiğini, bu yöntemin sporla birleştirildikten sonra en öncelikli sağlık ve tedavi araçlarından biri haline geldiğini ifade eden Dik, bu araştırmaların son ürününün "Sonix Plate" adı verilen bir cihaz olduğunu söyledi. Sağlık üzerindeki etkileri 2000 yılından beri test edilen cihazın, her bir adımda daha da geliştirildiğini ve sonunda sektöre kazandırıldığını anlatan Dik, bu cihazın evde, ofiste, spor salonlarında, kliniklerde, SPA'larda kullanılmak için tasarlandığını ve son derece de sessiz olduğunu belirtti. [/b] [/quote]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Internet Explorer 9 Üzüyor! [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://www.haberprogram.com/h/2011/08/03/167011-internet-explorer-9-uzuyor.php[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]03 Ağustos 2011 Çarşamba 23:11[/b] [quote] [b] Microsoft'u üzen gerçek: Internet Explorer 9, yaşlı tarayıcıları bile henüz geçebilmiş değil! Web araştırma firması Net Applications'ın verilerine göre Microsoft'un yeni tarayıcısı Internet Explorer 9'un pazar payı artsa da IE'nin toplam pazar payı, Temmuz ayında yüzde 0.87 geriledi. Tüm Internet Explorer sürümleri ise tarayıcı pazarının yüzde 52.81'ini elinde bulunduruyor. IE9, şu an web tarayıcısı piyasasının yüzde 6.8'ine sahip (yüzde 1.1 artış ile), ancak yüzde 9.2 paya sahip olan IE6 ve yüzde 29.3 paya sahip olan IE7'nin hala gerisinde. İkinci sırada ise yüzde 11.16 ile Google Chrome yer alıyor, onu yüzde 10.4 ile Mozilla Firefox 5.0 takip ediyor. Safari'nin kullanım payı yüzde 5.2 iken Opera ise 100 kullanıcının sadece 1.3'ü tarafından tercih ediliyor. Microsoft ise yeni bir resmi blog yayınında IE9'un Windows 7 yüklü bilgisayarlarda ABD'da yüzde 25, tüm dünyada ise yüzde 18 oranında kullanıldığını söylüyor. Bunun yanında şirket, büyük şirketlerin IE9'u sistemlerine yükselen bir oranda yüklediğini de paylaşıyor. [/b] [/quote]

Mobil partner yazılımınla belki bu işlemini yapabilirsin.

Kapanma işlemim üçret talep edilmeden gerekli işlemlerim yapılmış durumda öncelikle bunu belirtmek istedim,fakat port boşalma işlemi bu hafta sonuna kadar gerçekleşeceklerini bana söylenmektedir.Hayrılısı ile tamamen kapanır da bende başka iss sağlayıcı ile internete devam ederim.

Evrende yaşam gösteren tek varlık insan değildir,bizler gibi olmasada bizim vasıflarına benzer bir çok varlık evrende mevcuttur.Bu varlıklar bizlerin kullandığı teknolojik ve bilim açısından daha ileri bilim ve teknolojiye sahiptir.Varlıklarını kahinatta gösterdikleri bizlerden farklı boyut ve frekanslar aracılığı ile tüm iletişimi ve ulaşımı kullanmaktadır.İlerleyen zamanlarda bu varlıklar ile daha gelişmiş frekans başka boyutlar ile belki sağlanabilme olasılığı mümkün olabilir.Burda anlayacağınız tek şey bizlerin kullandıkları teknolojik ve fizik bilimsellikler bizlerden çok ama çok daha üstündür. Galakside ulaşımlarında kullandıkları hız endeksi bizlerin kullandığımız hız endeksinden daha gelişmişliği kullandıkları ve gezengenler arası en üst hızları bizlerin bildikleri ışık hızların en üstününü kullanmata oldukları.Haberleşmede bizlerin kullandıkları frekans boyutunun en üst daha değişik frekanslar ile kendi aralarında kullandıkları kesindir.Bizler bu tür evrende var olabileceği varlıklar ile kullandığımız ferkans hüzmelerini en üstünü keşfetmek ile bu tür varlıklarla iletişim kurabiliriz ki varlıklarını bilebileyiz.

[quote name='KintaRo' date='03 August 2011 - 03:10 ' timestamp='1312330239' post='1056171'] tnctr candır [/quote] Doğru dersin modum,hemde ne candır.İnsanda bağımlılık yapmaktadır tnctr.

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Hiçbir yerde güvende değilsiniz! [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://ekonomi.haberturk.com/teknoloji/haber/654262-hicbir-yerde-guvende-degilsiniz [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]02 Ağustos 2011 Salı[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]Eğer bu teknoloji daha önce olsaydı Bin Ladin çoktan yakalanmış olurdu[/color] [img]http://im.haberturk.com/2011/08/02/654262_detay.jpg?1312319119[/img] Amerikan istihbarat uzmanları, bilgisayarların bir fotoğrafın dünyanın neresinde çekildiğini tam olarak saptamasını sağlayacak bir teknoloji geliştirdi. İngiliz Daily Mail gazetesinde yer alan habere göre, uzmanlar, bu yeni sistemin uzak ve sarp bölgelerde saklanan teröristlerin yakalanmasında kullanılabileceğini belirterek, yeni teknolojiyle sadece bilgisayarda taranan fotoğrafların birkaç saniye sonra çekildiği yeri anlamanın mümkün olduğunu kaydettiler. İleri İstihbarat Araştırma Projeleri Dairesi (IARPA) tarafından geliştirilen fütüristik teknolojinin, Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı (CIA) ve diğer Amerikan istihbarat kuruluşları tarafından hedeflenen teröristlerin yakalanmasında devrim niteliğinde olduğu belirtiliyor. Bu teknolojiyle oluşturulacak otomatik izleme sistemi ile El Kaide ve Taliban gibi örgütler tarafından yayınlanan fotoğraf ve görüntü kayıtlarının içeriklerine istihbarat kuruluşları odaklanabilecek. Bu teknoloji zamanında geliştirilseydi, Usame bin Ladin için yapılan operasyonun çok daha önceden düzenleneceği tahmin ediliyor. [/b] [/quote]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Uzayda oksijen var! [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://ekonomi.haberturk.com/teknoloji/haber/654226-uzayda-oksijen-var[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]02 Ağustos 2011 Salı[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]Avrupa Uzay Ajansı'nın (ESA) keşfi heyecan yarattı[/color] [img]http://im.haberturk.com/2011/08/02/654226_detay.jpg?1312302539[/img] Avrupa Uzay Ajansı'nın (ESA) kızılötesi uzay teleskobu Herschel, uzayda oksijen moleküllerinin varlığını ilk kez teyit etti. Oksijen, özellikle büyük yıldızların çevresinde yaygın şekilde bulunmasına karşın, soluduğumuz havada yüzde 20 civarında bulunan oksijen moleküllerinin uzaydaki varlığını astronomlar şimdiye kadar teyit edememişlerdi. Gözleme katkıda bulunan Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi'nin (NASA) Pasadena'daki Jet Motorları Laboratuvarı'ndan Paul Goldsmith, oksijen gazının 1770'de keşfedildiğini, basit oksijen molekülünün uzaydaki varlığının tespiti içinse 230 yıldan fazla zaman gerektiğini belirtti. Goldsmith ve meslektaşları, toz zerrecikleriyle kaplı buz içinde oksijenin hapis kaldığını ve Orion nebulasında tespit edilen bu oksijenin yıldız ışığının buz ve toz karışımını ısıtmasıyla suyun açığa çıktığını, daha sonra oksijen moleküllerine dönüştüğünü düşünüyorlar. Bu gözlemlerinin oksijenin uzayda nerelerde saklı olabileceğini gösterdiğini belirten astronomlar, araştırmalarını diğer yıldız oluşumlu bölgelerde sürdüreceklerinin altını çiziyorlar. Bilimadamları, uzayda oksijenin varlığını teyit için yer ve uzayda kurulu teleskopların yanı sıra balonlarla araştırmalarını onyıllardır sürdürüyorlardı. [/b] [/quote]