mucit41

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Windows 95 başlangıç müziği nereden geldi? [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.chip.com.tr/konu/windows-95-baslangic-muzigi-nereden-geldi_30515.html [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [u]27.11.2011[/u] [quote] [b] [u]Windows 95'in kafamıza kazıdığı bu efsane başlangıç müziği, meğer bakın nasıl bestelenmiş[/u] Windows 95'in açılışında çalan müzik, hala birçoğumuzun kafasında kayıtlıdır. Bu kısa müzik, ünlü müzik bestecisi Brian Eno tarafından bestelenmiş ve Eno'nun son zamanlarda keşfedilen 2009'daki bir radyo röportajına göre müzik, bir Apple Macintosh'da bestelenmiş. Eno, Microsoft'tan müziğin nasıl olduğunu belirleyecek 150 sıfattan oluşan bir liste almış. Bu liste içinde "ilham verici", "seksi", "enerjik", "provokatif", "nostaljik" ve "duygusal" gibi ilginç kelimeler bulunuyormuş. Ancak asıl büyük cevap, Eno'ya müziği Windows 95'li bir PC'de mi yazıdığı sorulunca ortaya çıkmış. Eno, bu soruya "hayır, bir Mac'de yazdım. Hayatımda hiç PC kullanmadım ve onları sevmem" cevabını vermiş. Mac bilgisayarları, müzik içeriği oluşturmakta ünlüler. Ancak Windows 95'i her açtığımızda duyduğumuz müziğin, aslında bir Mac'ten geldiğini bilmek ilgi çekici. [u]Windows 95'in açılış sesini anımsamak istiyorsanız, videomuzda dinleyebilirsiniz![/u] [media]http://www.youtube.com/watch?v=miZHa7ZC6Z0[/media] [u]İşte windows 95'in açılış sesin yapımcısı olan Brian Eno ve win 95 sesi.[/u] [media]http://www.youtube.com/watch?v=aUbjTapNImM[/media] [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] TÜBİTAK harekete geçti [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://ekonomi.haberturk.com/teknoloji/haber/691786-tubitak-harekete-gecti[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [u]27 Kasım 2011 Pazar[/u] [quote] [b] [u]TÜBİTAK mühendisleri, Türkiye'nin henüz sahip olmadığı, ''ufuk ötesini binlerce kilometrelik alanda izleme yeteneğine sahip HF deniz radarı'' geliştirmek için düğmeye bastı[/u] Türkiye denizlerde ''ufuk ötesini'' yüksek teknolojiyle izleyen yeni teknolojiye geçecek. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü için geliştirilen yüksek teknoloji ürünü HF deniz radarı, denizlerde akıntı hızını, dalga yüksekliğini, dalga periyodunu, rüzgar hızı ve yönünü anlık olarak verecek ve turizm, balıkçılık, yatçılık, taşımacılık sektörüne büyük yararlar getirecek. Kıyı emniyetinde de kullanılacak olan radar, akıntıya kapılmış insanları, tekneleri, hatta insan kaçakçılarını da tespit edecek. HF deniz radarı, tsunami tehlikesini de algılayabilecek. TÜBİTAK'ın Gebze yerleşkesinde yapımı süren ''Deniz Meteorolojik Uygulamalarda Yüzey Dalgalı Yüksek Frekans Radarı Geliştirme (HF)'' projesine ilişkin bilgiyi, TÜBİTAK BİLGEM Bilişim Teknolojileri Enstitüsü Başuzman araştırmacı ve projenin yürütücüsü Dr. Yıldırım Bahadırlar verdi. TÜBİTAK'ın HF deniz radarları üzerine uzun yıllardır çalıştığını anlatan Bahadırlar, çalışmalarının geldiği aşamada, bu radarları gelişmiş ülkelerin kullandığı seviyede elde etmek üzere tamamladıklarını ve sahaya çıkmak üzere olduklarını ifade etti. HF deniz radarının, 40 yılı aşkın süredir Amerika, Almanya, İngiltere, Fransa, Çin, Avustralya Japonya, Kanada tarafından deniz durumunun ölçülmesi amacıyla sahada kullanıldığını anlatan Bahadırlar, Türkiye'de halen HF deniz radarıyla ufuk ötesini gözleyebilen bir radarın bulunmadığını belirterek, ''Bizler de gelişmiş ülkelerin seviyesine çıktık. Bunu Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü'nün çalışmaları kapsamında Türkiye'ye kazandırma ve yaygınlaştırma çalışmalarına devam etmekteyiz'' dedi. [u]"RADAR, DENİZ GÖZETİMİNDE VAZGEÇİLMEZ"[/u] Bahadırlar, Türkiye'nin denizlerinde yoğun turizm, balıkçılık, yatçılık, taşımacılık faaliyetleri göz önüne alındığında deniz durumunun geniş alanda doğru ve hızlı olarak belirlenmesinin hem ekonomik hem de seyrüsefer güvenliği açısından büyük önem taşıdığını vurguladı. HF deniz radarının, deniz şamandırası gibi ölçme sistemlerinden farklı olarak tek bir noktaya ait ölçüm değil, binlerce kilometre karelik alanların ölçümlerini harita olarak verdiğini aktaran Bahadırlar, HF deniz radarına ilişkin şu bilgileri verdi: ''HF deniz radarı, deniz üzerinde ufuk ötesine kadar olan mesafelerde gözetim yapabiliyor. Deniz yüzeyinden geriye saçılan elektromanyetik dalgaları toplayarak deniz üzerindeki akıntıları, dalga yüksekliğini çok büyük alanlarda verebiliyor. Getirdiği en önemli özellik, ufuk ötesini izleyebilmesi. Örneğin mevcut teknolojilerle deniz seviyesinde ufukta görebileceğiniz uzaklık 30 kilometre kadardır. Ancak HF deniz radarı için böyle bir sınır yok. HF radar dünyanın yuvarlaklığını takip ederek yer dalgası moduyla çok uzaklara bakabilir. Hatta deniz seviyesinde bu uzaklık 200 kilometreyi rahatlıkla bulabiliyor. 120 derecelik yan izleme alanıyla da binlerce kilometrelik alanı tarayabiliyor. Dolayısıyla HF radarların deniz gözetimi açısından vazgeçilmez bir yeri var.'' [u]DENİZ HAVA RAPORLARI ANLIK GELECEK[/u] Bahadırlar, HF deniz radarıyla denizlerde yüzey akıntı hızları, belirgin dalga yüksekliği, belirgin dalga periyodu, rüzgar hızı ve yönünün tespit edilerek Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü'nün internet sitesinden yayımlanacağını belirterek, ''Bu radarın verileriyle denizlerdeki tüm durum anlık olarak balıkçılara, turizmcilere, deniz taşımacılarına, anlık olarak iletilebilecek'' dedi. Radarın ayrıca deniz kirliliğinin tespitini de kolaylaştıracağını dile getiren Bahadırlar, deniz kirliliğinin hangi yöne dağılacağının da hesaplanabileceğini kaydetti. Denizlerde kaybolan ya da saklanan bir nesnenin nereye sürükleneceğinin de bu şekilde rahatlıkla kestirilebileceğini vurgulayan Bahadırlar, şöyle devam etti: ''Böylece radar, denizlerde arama- kurtarma faaliyetlerinde, kaçak balıkçılığın önlenmesinde ve gemi trafiğinin kontrolünde de kullanılabilecek. Kaybolan bir nesnenin örneğin bir konteynerın ya da denize sürüklenmiş bir kişinin ne tarafa gideceğini bulmak bu radarla mümkün olacak. Bu radarlar, deniz durumunu gözlediklerinde, akıntıları gözlediklerinde örneğin küçük botlarla yapılan insan kaçakçılıklarını da gözlemleyebiliyor. Teknelerin nereye sürüklenebileceği gibi daha çok açık denizler için pek çok çözümü getirebileceğiz.'' [u]ÖNCE BATI KARADENİZ'E KURULACAK[/u] Radarın prototipleme çalışmalarının sonuçlanmasıyla HF deniz radarının ilk olarak Batı Karadeniz'de deneme ve kalibrasyon amaçlı kurulacağını bildiren Bahadırlar, daha sonra da Karadeniz, Marmara ve Ege Denizleri ile Akdeniz'de deniz radarlarının yaygınlaştırılması çalışmasına geçileceğini belirtti. Bahadırlar, Karadeniz'e yerleştirilecek 5-6 radarla tüm Karadeniz'in izlenmesinin mümkün olabileceğini ifade etti. Bahadırlar, HF deniz radarının uydu tespitlerinden daha hassas veriler ortaya koyduğunu da ifade ederek, ''Uyduyla farklı akıntıları 10 dakika mertebesinde tazeleyebiliriz. Bir uydunun bunun bu süratle yapması mümkün değil, o açıdan şu an HF deniz radarı daha hızlı'' dedi. Bahadırlar, HF deniz radarlarıyla tsunaminin tespitinin de mümkün olduğunun diğer ülkelerde tespit edildiğini sözlerine ekledi. [u]AA[/u] [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Sinir hücresi nakli gerçekleşti [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.haber7.com/haber/20111126/Sinir-hucresi-nakli-gerceklesti.php [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [u]26 Kasım 2011[/u] [quote] [b] [u]Sinir hücrelerinin nakli, farelerin beyninde sinir hücreleri arasındaki akımın iyileşmesini sağladı.[/u] Harvard Üniversitesi'nden bilimadamlarının yaptığı araştırma, sinir hücreleri nakliyle, travma, epilepsi, Parkinson ya da ALS gibi hastalıkların beyinde neden olduğu hasarların tedavisine ışık tuttu. Bilimadamları, sağlıklı farelerin gelişmemiş hipotalamus hücrelerini, metabolizma ve kilo kontrolünü düzenleyen leptin hormonu alıcısından yoksun yetişkin farelerinkine nakletti. Obez yetişkin farelerin nakilden sonra zarar görmüş beyin bölgelerinde iyileşme görüldü, bu fareler zayıflayarak normal kiloya indi. Sinir hücresi naklinin obezite tedavisinde "somut bir yaklaşım sunmadığını", obeziteye birçok etkenin neden olduğunu vurgulayan bilimadamları, açlık ve vücut sıcaklığını ayarlayan, hafıza ve yön bulmada önemli rol oynayan beynin hayati öneme sahip bölgesinin "tamirinin" sinir ve psikiyatrik hastalıkların tedavisinde benzer tekniklerin geliştirilmesi konusunda ümit verdiğini belirtti. [u]Araştırma "Science" dergisinde yayımlandı.[/u] [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Oyunlarla ajan eğitecekler! [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://www.veteknoloji.com/oyunlarla-ajan-egitecekler-47929--.html[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [u]27 Kasım 2011 Pazar[/u] [quote] [b] [u]ABD istihbaratı ajanlarını oyunlarla eğitmeye başlıyor.[/u] ABD casuslarından daha iyi verim alabilmek için onların önyargılarını kırmaya hazırlanıyor. Fakat hayli ilginç bir yöntemle, video oyunları geliştirerek. [u]'CİDDİ OYUNLARLA' ANALİSTLER VE CASUSLARI EĞİTECEKLER[/u] Wired'a göre, geçen hafta ABD'nin İstihbarat İleri Araştırma Projesi Ajansı olan Iarpa 10.5 milyon doları Raytheon BBN Technologiese'e Sirius programı üzerinde çalışmaya başlaması için verdi. Bu girişimle, analistlerin karmaşık ve kültürel açıdan yabancı senaryolar ile karşılaştıklarında onlara objektifliklerini kaybetmeden mantıklı yargılama yapmalarını geliştirmekte yardımcı olacak "ciddi oyunlar" denilen bir seri yaratmak amaçlanıyor. [u]AMAÇ: ÖNYARGILARDAN SIYRILARAK KARAR VEREBİLEN İNSANLAR YETİŞTİRMEK[/u] Sirius bilinçdışı insani yargıların üstesinden gelinmesine yönelik son çabalardan biri olarak görülüyor. Amaç karar verme süreçlerinde insani yargılarından kaynaklanan hataları en alt düzeye çekmek. Çünkü bu yargılar karar verme aşamasında varsayımları şekillendiriyor, algıları sınırlandırıyor,alternatifleri sınırlandırıyor, sistematik hatalara neden oluyor. [u]ÖNGÖRÜ PERFORMANSINI ARTTIRACAK 'KAVRAYIŞ MEKANLI' AJAN OYUNLARI[/u] ABD istihbaratı da uluslararası güvenliği içerdiğinde büyük önem taşıyan karar verme sürecinin en etkin şekilde kullanılabilmesini sağlayacak unsurlara ihtiyaç duyulmasından ve analistlere yardımcı olacak bu tip güvenilir yazılımların geliştirilmesinin oldukça zaman alabileceğinden hareketle ajanslarının da öyargılardan arındırılmış bir şekilde öngörü performanslarını arttıracak oyunlar üretmeyi planlıyor. [u]BİLİŞSEL PSİKOLOGLAR, OYUN TASARIMCILARI VE İSTİHBARAT ANALİSTLERİ BİRLİKTE ÇALIŞIYOR[/u] 2015 yılında üretilmeye başlanacağı düşünülen bu yeni oyunlar oyun tasarımcıları, bilişsel psikologlar ve istihbarat analizinde uzman olan kişilerin geniş çaplı işbirliği ile geliştirilecek. Oyunlarda ajanların öngörü performansını arttıracak "kavrayış mekanları" üretilecek. [u]YARGILARI KIRMAK[/u] Oyunlar karar alma süreçlerini olumsuz etkileyen yargılara yoğunlaşıyor. Bunların içinde insanın önyargısını doğrulama eğilimi, ağırlıkla tek bir bilgiye dayanması ya da kişinin önyargısını kabul etmeden diğerlerinin yargılarını değerlendirmesi,düşünmesi var. Bu tür bir araçla istenilen performans sağlanırsa kim bilir belki siviller de bu ciddi oyunlardan yargılarını kırmak için yararlanır. [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Kamu kurumları ortak internet ağı kullanacak! [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.veteknoloji.com/kamu-kurumlari-ortak-internet-agi-kullanacak-47932--.html [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]27 Kasım 2011 Pazar[/b] [quote] [b] Vatandaşların internet üzerinden kamu hizmeti almasını hızlandırma ve kamu kurumları arasındaki veri ve belge transferini hızlandırma amacıyla yeni bir çalışma başlatılacak. Hükümetin 2012 programına eğitimden sağlığa, turizmden ulaştırmaya pek çok alanda toplam 327 proje alındı. 297 sayfalık 2012 programında, kamu hizmetlerini hızlandırmak ve devletin veri hafızasını tek çatı altında toplamak için de bir dizi uygulamaya yer verildi. Hükümet Programı'ndan derlenen bilgilere göre, gelecek aylarda hayata geçirilecek projelerin başında ''e-yazışma'' projesi geliyor. Kalkınma Bakanlığının koordinasyonunda yürütülecek çalışma çerçevesinde, kamu kurumları birbirleriyle elektronik ortamda yazışacak. Böylece zaman ve evrak tasarrufu sağlanacak. [u]-188 bin 618 ayrı birim veri tabanına alındı- [/u] Kamu kurum ve kuruluşların haberleşme kodları ile iletişim bilgilerinin tutulduğu Devlet Teşkilatı Veri Tabanı'na 188 bin 618 devlet dairesi kaydedildi. Devlet Teşkilatı Veri Tabanı, merkezi ve yerel kurumları,sermayesinin yüzde 50'den fazlası kamuya ait ortaklıkları, kamu yararına çalışan dernekleri, noterler, barolar ve meslek odalarını da kapsıyor. Veri tabanından, devlet teşkilatının tarihçesinin tutulması, sayısal ortama aktarılması ve izlenebilir hale getirilmesi, yazışmaların arşivlenmesinde kolaylık sağlanması gibi faydalar bekleniyor. [u]-Siber saldırılara karşı güvenli ağ-[/u] ''Kamu Güvenli Ağı'' oluşturma projesiyle, kamu kurumlarının farklı geniş alan ağ altyapıları kullanmalarına son verilecek. Ortak internet çıkışı sayesinde, kamu kurumları arasında ortak bir güvenli iletişim altyapısı kurulacak. Ayrıca, e-devlet mimarisi omurgasının oluşturulması amacıyla çalışma yapılacak. Kamu verileri, Bilgi Sistemleri Olağanüstü Durum Yönetim Merkezi'nde yedeklenip korunacak. Veri saklama merkezi, ''e-kozmik üs'' görevi üstlenecek. Kamu verilerini tek çatı altında toplayıp, bunları yedekleyerek koruma altına almaya yönelik projeyi, Ulaştırma Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı ve Türksat A.Ş. birlikte yürütecek. 2010 yılında taraf olunan siber suçla etkili mücadelede uluslararası işbirliğini sağlamaya yönelik olarak Avrupa Konseyinin 185 sayılı Siber Suç Sözleşmesi onaylanacak. Kişisel verilerin korunmasına yönelik yasal düzenleme yapılacak ve bu verilerin otomatik işleme tabi tutulması durumunda kişilerin korunmasına ilişkin 108 ve 181 sayılı sözleşmelerin onay çalışmaları başlatılacak. Yasal düzenlemeleri, Adalet Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı birlikte hazırlayacak. Ayrıca, ''ulusal bilgi güvenliğinin sağlanmasına ilişkin'' ayrı bir yasal düzenleme daha yapılacak. [u]-Memur envanteri elektronik ortama taşınacak-[/u] Devletin hafızasını elektronik ortama taşıma projesi kapsamında yapılacak bir başka uygulama çerçevesinde, ''Kamu Personel Bilgi Sistemi'' kurulacak. Yüzbinlerce kamu personeline ilişkin derece ve sicim bilgileri bu ağ altında toplanacak. Öte yandan, vatandaşların, devletle olan yazışmalarını takip etmeleri için başlatılan e-devlet uygulaması kapsamında vatandaşa sunulan e-hizmetlerin sayısı ve çeşitliliği artırılacak. Devlet dairelerinde kuyruk oluşturmadan vatandaşlar, işlemlerini internet üzerinden yapabilecek. Halen 26 kamu kurumu e-devlet sistemi üzerinden 260 farklı hizmet sunuyor. 2012'de hizmet sunan kamu kurum sayısının ve hizmet adedinin iki katına çıkarılması hedefleniyor. [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Blackberry'de Deprem [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://www.haberprogram.com/h/2011/11/27/193743-blackberryde-deprem.php[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]27 Kasım 2011[/b] [quote] [b] BlackBerry hisseleri 7 yılın en düşük seviyesine geriledi. Apple, iPhone ile cep pazarında fırtına gibi eserken BlackBerry (RIM) zor günler yaşıyor. 12 yıl önce BlackBerry telefonlarını piyasaya sürerek telefon pazarında fırtına gibi esen Kanadalı üretici Research In Motion (RIM) mobil sektöründe esen rüzgara karşı duramıyor. Bu hafta RIM hisseleri 7 yılın en düşük seviyesine gerileyerek 16 dolardan işlem gördü. İki sene öncesinde çift haneli piyasa değerine sahip olan şirketin bugünkü piyasa değeri 8 milyar dolara gerilemiş durumda. Piyasa değerinin daha da düşmesi durumunda, şirketin bir rakibi tarafından satın alınabileceği belirtiliyor. Adı geçen şirketlerin arasında Microsoft, Nokia, Google, Samsung, LTG, HTC yer alıyor. [color="#FF0000"]"VODAFONE SATIN ALACAK" İDDİASI[/color] Yılın ikinci yarısı itibariyle büyük zarar gördüğü belirtilen firmanın, dev GSM operatörü Vodafone tarafından satın alınacağı iddiaları gündemdeydi. 2.9 milyar dolarlık nakit birikimine sahip olan firmanın 2011'de 1.5 milyar dolarlık kısmının eridiği tahmin ediliyor. [color="#FF0000"]PAZAR PAYINDA GERİLEME[/color] Ekim ayında dünya genelinde sisteminin 2 kez ve uzun süreli çökmesi, şirketin 1.3 milyon abone kaybetmesine neden olmuştu. Arızalar süresince aboneler mail gönderme alma işlemini gerçekleştirememenin yanısıra internet bağlantısı kuramadılar. RIM, Haziran’da sona eren 3 aylık dönemde de 1 milyon abonesini kaybetmişti. Anket sonuçları, RIM’in akıllı telefon pazarında sahip olduğu payın yüzde 23.5’den yüzde 18.9’a gerilediğini ortaya koyuyor. [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

Mayaların neden bu kadar 2012 de israr ettikleri alttaki şematik resimde göstermektedir. [img]http://www.lawoftime.org/images/13baktuns_small.png[/img] Resmin tam sürümüne ulaşmak ve geniş boyutta izlemek için alttaki linkten faydalanabilirisiniz. [code]http://www.lawoftime.org/infobooth/fullsizemap.html[/code] Web sitesi olan ve 2012 ile ilgilenen varsa altta verilen resme göre sitenize geri sayım sayacını ekleyebilirler ve html kodlarıda mevcuttur.İsteyenler için. [img]http://i.imgur.com/vZtGX.jpg[/img] [quote]<embed src="http://www.soundstrue.com/mysteryof2012/wp-content/themes/default/flash/widget_small_2_take.swf" wmode="transparent" width="284" height="251"/> [/quote]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Beklenen gün çok yakında! [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.veteknoloji.com/beklenen-gun-cok-yakinda-47914--.html [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]26 Kasım 2011 Cumartesi[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]Microsoft: Beklenen gün çok yakında![/color] Microsoft, efsane yazılımının uzun zamandır merakla beklenen yeni sürümünün betası için gün sayıyor! [img]http://www.veteknoloji.com/resimler/haberler/20111126035053_office15.jpg[/img] Office'in yeni sürümüne sadece sayılı günler kaldı. Yazılım devi Microsoft'u alanında devleştiren iki yazılımı vardır: Biri Windows işletim sistemi, diğeri ise Word, Excel ve PowerPoint gibi kullanımı bir hayli yaygın olan Office uygulamaları... Microsoft'la ilgili genel olarak son zamanlarda Windows 8 üzerine haberler yapıyoruz. Ancak yazılım devi diğer yandan da Office 15 üzerinde çalışmalarına son sürat devam ediyor. Winrumors.com'un konuyla ilgili yayınladığı son rapora göre Microsoft, Office 15'in ilk beta sürümünü gelecek ocak ayı sonlarında kullanıcılarıyla buluşturmaya hazırlanıyor. [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Yeni tablet de 'kıyamet' diyor! [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.veteknoloji.com/yeni-tablet-de--kiyamet--diyor-47918--.html [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]26 Kasım 2011 Cumartesi[/b] [quote] [b] [img]http://img.vol.io/rotahaber/newpics/news/261120111301077824355_2.jpg[/img] [color="#FF0000"]Meksikalı arkeologlar, 21 Aralık 2012’de dünyanın sonunun geleceğine dair bir Maya kehanetinin yazılı olduğu bir tabletin daha deşifre edildiğini açıkladı.[/color] [img]http://www.veteknoloji.com/resimler/haberler/20111126041404_tablet.jpg[/img] Meksika Antrepoloji ve Tarih Enstitüsü'nün açıklamasında, ülkenin doğusundaki Tobasco eyaletindeki Comalcalco kenti yakınlarında bulunan Maya harabelerinde yıllar önce keşfedilen tuğla bir tablet üzerinde yapılan çalışmalar sonucu Mayaların kıyamete ilişkin öngörülerinin yinelendiği anlaşıldı. Yaklaşık 1300 yıl önce yazıldığı tahmin edilen yeni tablette daire şeklinde bir takvim bulunuyor. Takvimin üzerindeki aylar ve günler her 52 yılda bir tekrar ediyor. Daha önce bulunan Tortuguero tableti gibi yeni tablet de 13'üncü Baktun'da sona eriyor. [color="#FF0000"]UZMANLAR 'KIYAMET' ÖNGÖRÜSÜNE MESAFELİ[/color] Baktun, Maya takviminde 394 yıllık periyodlara verilen ad. Amaya takviminin M.Ö. 3114'te başladığı göz önüne alındığında, 13'üncü Baktun 21 Aralık 2012'de sona eriyor. Ancak yeni tablette Tortuguero tabletindeki gibi geleceğe dair bir ifade içermiyor. Tortuguero tabletinin sonunda "Ve o gökyüzünden inecek" cümlesi bulunuyor. Ancak arkeologlar her iki tabletin de tarihin sonu veya kıyamet öngörüsü içerdiği iddialarına mesafeli yaklaşıyor ve takvimlerdeki tarihlerin "geçmişin önemli olaylarına referans olabileceği" kaydediyor. [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] İlk yerli e-tab piyasaya çıktı [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://www.bugun.com.tr/haber-detay/176434-ilk-yerli-e-tab-piyasaya-cikti-haberi.aspx[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]25 Kasım 2011[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]General Mobile tarafından üretilen Türkiye'nin ilk yerli tablet bilgisayarı e-tab görücüye çıktı. İşte bilgisayaraın fiyatı...[/color] [img]http://www.bugun.com.tr/newsFiles/1/0/1/0/1/1/0/0/0/1/0/0/1/1/0/0/1/file/176434.jpg[/img] General Mobile Genel Müdürü Muzaffer Gölcü, e-tab'deki yerli katkı payının şu anda yüzde 26 civarında olduğunu belirterek, ''Hedefimiz 2012 sonuna kadar yerli katkı payını 2 katına, 2013 sonuna kadar ise yüzde 70-80'lere çıkarmak'' dedi. General Mobile tarafından üretilen ilk yerli e-tab'in tanıtıldığı basın toplantısında konuşan Gölcü, bu üründe donanımla yazılımı birleştirecek noktalara odaklandıklarını belirterek, olabildiğince ekosistemden faydalanarak, basit, sade, yalın ve kolay kullanılan bir arayüz oluşturmayı hedeflediklerini kaydetti. Araştırmalara göre tablet bilgisayarı olanların masaüstü bilgisayarlarını yüzde 28 daha az kullandıklarını ve televizyon izlemekle geçirdikleri zamandan daha çoğunu tablet başında harcadıklarını söyleyen Gölcü, e-tab'in IPS teknolojisi ile 180 her açıdan görüntüyü gösterme, ekrandaki görüntüyü Wifi özelliği olan cihazların ekranına aktarma, bir görüntüyü yakalayarak üzerine notlar alma imkanları sunduğunu anlattı. Cihazın tasarımının tamamen Türkiye'de yapıldığını, yerel yazılıma sahip olmasına karşın komponent tarafında henüz Türkiye'den tedarik sağlayamadıklarını aktaran Gölcü, bir şarj ve pil üreticisiyle görüşmelere başladıklarını; şarj üreticisiyle bir noktaya kadar geldiklerini; pil konusunda TÜBİTAK ve diğer firmalarla görüşmelerin sürdüğünü kaydetti. Gölcü, ''e-tab'deki yerli katkı payı şu anda yüzde 26 civarında. Hedefimiz 2012 sonuna kadar yerli katkı payını 2 katına, 2013 sonuna kadar ise yüzde 70-80'lere çıkarmaktır'' diye konuştu. ''Bir sonraki ürünümüz 3G'li olacak'' Konuşmasının ardından soruları yanıtlayan Gölcü, bugün hepsiburada.com'da satışa sunulan cihazın, teknoloji marketleri ve mobil cihaz satan bayilerde satışının gerçekleştirileceğini söyledi. Gölcü, cihazın bir sonraki versiyonunun 3G'li olacağını, 4G'li model üzerinde de çalışmaya başladıklarını belirtti. Muzaffer Gölcü, Türkiye'deki uygulama geliştiricilere de çağrıda bulunarak, ''En çok değer yaratacağımız kısmı yazılımda görüyoruz. Şirketimiz tüm uygulama geliştiricilere açık'' dedi. FATİH projesi FATİH projesine ilişkin bir soru üzerine de Gölcü, ''FATİH projesine hazır ve talibiz'' dedi. Proje için 10 milyonluk bir tedarike ihtiyaç duyulacağının hatırlatılması üzerine Gölcü, halihazırda çok büyük bir üretim kapasiteleri bulunmadığını, ancak çeşitli firmalarla görüşmelerinin sürdüğünü, talep olduğunda iş ortaklıklarına hazır olduklarını anlattı. Muzaffer Gölcü, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı Eğitim Teknolojileri Kurumu ile birlikte Ankara'da Batıkent Lisesi'nde FATİH projesiyle ilgili çalışmalara başlayacaklarını, öğrencilere yönelik ürünün yerinde uygulamalı olarak geliştirilmesinin planlandığını kaydetti. FATİH projesini hem ölçek ekonomisi bakımından hem de Türkiye adına çok önemli ve büyük bir proje olarak gördüklerini belirten Gölcü, projenin bölgede bir teknoloji üssü olmak açısından önemine işaret etti. Gölcü, proje bileşenlerinin üretiminin yerli firmalarla yapılması nedeniyle projenin, bu firmaların know-how kazanmasını sağlayacak bir laboratuvar özelliği de kazandığını dile getirdi. ''Türkiye'de üretilen her ürün için elimizden geleni yapacağız'' Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Tayfun Acarer ise, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'ın, programındaki değişiklik nedeniyle toplantıya katılamadığını belirtti. Mobil genişbant abone sayısının 5,5 milyona, genişbant abone sayısının ise 12,9 milyona ulaştığını kaydeden Acarer, akıllı telefonlar ve tablet bilgisayarların, son 5-6 senede önemli gündem maddesi olan yakınsamanın gerçekleştiği araçlar olduğunu söyledi. Acarer, araştırmalara göre 2019 yılında televizyondan izlenen yayınların süresinin, internette seyredilen televizyon süresine eşit olacağını belirtti. Her yeni sistemi Türkiye için bir fırsat olarak gördüğünü söyleyen Acarer, ''Çünkü biz Türkiye olarak çok genç, dinamik, hızlı düşünen ve cesur bir toplumuz. Bir de tabii çok iyi donanıma sahip yenilikçi, gözü kara, şirketlerimiz var'' dedi. Türkiye'de üretilen her ürün için ellerinden geleni yapacaklarının sözünü veren Acarer, ''Şu anda bu üründe komponent bazında maalesef katkımız yok. İnşallah pili, bataryası, şarjı, yerli katkısının artmasında bir başlangıç olur. Ne olursa olsun, yüzde 5'lik 10'luk bir yerli üretim payı bile, yüzde 100'ünün yurt dışından ithal edilmesinden çok daha iyidir'' diye konuştu. 5 yıl içinde dünya çapında ödül almış bir tablet sözü... Gençcell Teknoloji Yönetim Kurulu Başkanı Sebahattin Yaman da, bu işe soyunurken cesaretlerini ülkenin yetişmiş insan gücü, hükümetin verdiği destek ve son dönemde Türkiye'nin hızlı gelişiminden aldıklarını belirtti. Konuşmaların ardından Yaman, BTK Başkanı Acarer'e e-tab tablet bilgisayar hediye etti. Yaman, Acarer'e 5 yıl içinde dünya çapında ödül almış bir tableti hediye etme taahhüdünde bulundu. Gençcell Teknoloji Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Necati Genç de, toplantıyı izleyen Avea Üst Yöneticisi (CEO) Erkan Akdemir'e e-tab hediye etti. Akdemir, bunun önemli dönüm noktalarından biri olduğunu belirterek, ''Bunlar yatırım isteyen, cebi yakan işler aslında. İnşallah ticareti de gayet iyi olur. Yüzde 26 yerli payı, böyle bir üründe başlangıç noktası için cesaret verici. İnşallah yüzde 100'lük oranlara yaklaşırız'' diye konuştu. ''899 lira çok yüksek, 799 lira olsun'' Bu arada BTK Başkanı Acarer, toplantıda ürünün fiyatının açıklanmadığını hatırlatarak, e-tab'in hangi fiyattan satılacağını sordu. Yerli üretim e-tab'in 899 liraya satışa sunulacağının belirtilmesi üzerine Acarer, dün akşam General Mobile yöneticileriyle birlikte Bakan Yıldırım'la yaptıkları görüşmeyi anımsattı. Acarer, o görüşmede Yıldırım'ın, fiyatın daha düşük olmasını istediğini kaydetti. Bunun üzerine e-tab'in fiyatı KDV dahil 799 lira olarak açıklandı. e-tab Toplantıda verilen bilgiye göre, Android 2.3.4 Gingerbread işletim sistemine sahip e-tab, 16:9 geniş ekran, 8.9" ekran boyutu ve 1280*768 piksel ekran çözünürlüğü özelliklerini taşıyor. 550 gram ağırlık ve 10,8 milimetre incelikteki e-tab, bluetooth ve Wifi bağlantıları destekliyor. e-tab'in diğer özellikleri arasında 512 MB RAM, 6 saat video izletebilme, 6000 mAh Li-polymer pil, 32 gigabayta kadar harici kart desteği yer alıyor. [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Saldırganlık korsanı önlemiyor [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.posta.com.tr/yasam/teknoloji/HaberDetay/Saldirganlik_korsani_onlemiyor.htm?ArticleID=97751 [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] 25 Kasım 2011 [quote] [b] [color="#FF0000"]AB'nin dijital korsan paylaşımlardan sorumlu komiseri telif hakkı sahibi firmaların 'korsan'a karşı saldırgan davranmasının işe yaramadığını söyledi [/color] [img]http://icdncube.posta.com.tr/editor/HD/25/11/2011/fft2mm827860.jpg[/img] Korsanı yok edeceğiz dediler, bu uğurda büyük bir servet harcadılar, ancak başarılı olamadılar. Avrupa Birliği dijital gündem müdürü Neelie Kroes, yaptığı son açıklamasında telif haklarıyla ilgili çok çarpıcı sözler sarfetti. Telif hakları yasalarının telif haklarını korumak şöyle dursun, korsan kullanımı daha da artırdığını dile getirdi. Hürriyet'in aktardığına göre Kroes, hak sahiplerinin korsana karşı yürüttüğü saldırgan tavrın telif hakları yasalarına olan güveni de zedeliğine inanıyor. Korsana karşı harcanan milyonlarca doların boşa gittiğini ifade eden Kroes, mevcut telif hakkı sisteminin tek başına hedefe ulaşmak için yeterli olmadığını belirtirken, legal yollardan korsana karşı mücadelenin güç geçtikçe zorlaştığına dikkat çekti. Halkın "telif hakkı" kelimesinden bile nefret eder hale geldiğini savunan Kroes, mevcut sistemin sadece cezalandırma yoluna gittiğini, ödüllendirme sisteminin söz konusu olmadığını dile getirdi. [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"]Bilgisayarcıları tehdit eden 4 hastalık [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.takvim.com.tr/Teknoloji/2011/11/25/bilgisayarcilari-tehdit-eden-4-hastalik [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]25.11.2011[/b] [quote] [b] [size="3"][color="#FF0000"]Uzmanlar, bilgisayarla çalışan kişilerde en sık görülen sağlık sorunlarını sıraladı ve uyardı.[/color][/size] [img]http://i.tmgrup.com.tr/tk/2011/11/25/430x286/491401278906.jpg[/img] Boyun fıtığı, tendinit, karpel tünel ve miyofasiyel ağrı sendromu. Bu hastalıklar günlük yaşamdaki basit hareketlerin bile yapılmasını önleyebilecek kadar ciddi boyutlara ulaşabiliyor. Ortak noktaları ise bilgisayarla çalışan kişilerde en sık görülen sağlık sorunu olmaları. Aslında bu hastalıklardan sadece 12 basit önlem alarak korunmak mümkün olabiliyor. Bilgisayarların kullanımı ile işlerin yapılabilme hızının artması, iş yoğunluğunun artışını da beraberinde getiriyor. Çalışanların ekran karşısında daha çok zaman geçirmeleri ve buna bağlı fiziksel kondisyonlarının düşük olması, bilgisayarları aşırı ve hatalı kullanmaları sağlık sorunlarının artmasına neden oluyor. Acıbadem Ataşehir Cerrahi Tıp Merkezi'nden Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Ayçe Atalay, bilgisayarın aşırı kullanımına bağlı zorlanmalarda en çok boyun fıtığı, tendinit, karpal tünel ve miyofasiyel ağrı sendromunun ortaya çıktığını belirtti. Atalay, "Aslında bu hastalıklardan basit önlemler ile korunmak mümkün olabiliyor. Ancak gereken önlemler alınmaz ve hastalık ortaya çıkarsa zaman kaybetmeden bir doktora başvurmalı. Çünkü erken tanı bu sağlık sorunlarının hızlı şekilde tedavi edilmesi sağlanabiliyor. Bunun aksine geç kalındığında ise iyileşme süresi gecikiyor ve hastalık kronikleşebiliyor." dedi. Bilgisayarın aşırı kullanımına bağlı oluşan sağlık sorunlarının daha çok aktif iş hayatında olan 30-50 yaş arasındaki kişilerde görüldüğünü söyleyen Doç. Dr. Ayça Atalay, bilgisayar kullananları tehdit eden 4 hastalığı şöyle sıraladı: [color="#8B0000"]"Boyun fıtığı:[/color] Boyundan başlayan ve kola uzanan ağrılar özellikle güç kaybı ve uyuşukluk ile birlikte gelişirse, bu sorun boyun fıtığına işaret edebiliyor. Özellikle sabit pozisyonda uzun süre kalınması boyun fıtığını tetikleyen bir faktör olarak görülüyor. [color="#8B0000"]Miyofasiyel ağrı sendromu:[/color] Özellikle uzun süre sabit pozisyonda çalışmak zorunda kalan çalışanlarda belli kaslarda ağrılı noktalarla gelişen 'miyofasiyel ağrı sendromu' ortaya çıkabiliyor. Bu sendrom genellikle sırt ve kürek kemiği çevresindeki kas gruplarında ağrıya neden oluyor. [color="#8B0000"]Tendinit:[/color] Dirsek ve el bilek çevresinde farklı tendinit tabloları ortaya çıkabiliyor. Kişilerin klavye kullanılırken el bileklerinin aşırı yukarıda olması gibi ergonomi kurallarına uygun hareket etmemesi sonucu, el ve bilek çevresinde ağrılar oluşuyor. Tendinit erken tedavi edilmezse sürekli bir ağrıya yol açarak kişinin günlük işlerini uygulamasını bile kısıtlayabiliyor. [color="#8B0000"]Karpal tünel sendromu:[/color] El ve bilek çevresinin aşırı kullanımına bağlı olarak ellerde özellikle geceleri belirgin uyuşma şikayetine neden olan karpal tünel sendromu da gelişebiliyor. Uzun süreli durumlarda el kaslarında güçsüzlük ve erimeler oluşabiliyor." [color="#FF0000"]12 ADIMDA BİLGİSAYARA BAĞLI HASTALIKLARDAN KORUNUN[/color] Doç. Dr. Ayça Atalay, bilgisayara bağlı hastalıklardan korunmak için 12 yöntemi de şöyle sıraladı: <1>[u]"Bilgisayar ekranınızı direkt olarak karşınızda tutun:[/u] Bilgisayar ekranı direkt olarak karşınızda olmalı. Ayrıca gövdenizden yaklaşık olarak kolunuz kadar uzak durmalı. Monitörün üstü, göz hizasında veya hafif aşağıda olmalı. Ekranın temiz ve eğimli olmaması da ergonomik açıdan dikkat edilmesi gereken bir başka faktör. <2>[u]Klavyeniz dirseklerinizden hafifçe aşağıda olsun:[/u] Klavyeyi taşıyan kısmın kişiye göre ayarlanabilir olmasına dikkat edin. Klavye kullanırken el ve bileğinizi mümkün olduğunca düz pozisyonda tutun. Yani, el, bilek ve parmaklarınız aynı hizada olmalı. Klavyeniz dirseklerden hafifçe aşağıda olmalı. Klavyenizin bu yükseklikte olması önkol desteklerinin sırt ve omuz kaslarının gevşemesine imkan sağlıyor. <3>[u]Mouse'u nazik kullanın:[/u] Mouse'un elinize uygun boyutta olmasına dikkat edin. Mouse'u hareket ettirirken tüm kolunuzu da hareket ettirin ve parmaklarınızı hafifçe kullanın. Ayrıca parmaklarınızı aşırı bastırmamaya da özen gösterin. <4>[u]Mouse'u kullanım süresine dikkat edin:[/u] Mouse kullanım süresi ile kol ve eli ilgilendiren problemler arasında bağlantılı mevcut. Öyle ki 3 saatlik bilgisayar kullanımı bile işe bağlı aşırı kullanım sendromuna neden olabiliyor. Kullanım süresi arttıkça kişilerin şikayetleri orantılı olarak artıyor. <5>[u]Her yarım saatte bir mola verin:[/u] Çalışırken yaklaşık yarım saatte bir kısa molalar verin. Bu sırada bazı egzersizleri uygulamanız, uzun süreli sabit pozisyonda kalmaya bağlı oluşan sorunları önleyecektir. Örneğin omuzlarınızı geriye çevirebilir, el bilekleriniz ile kollarınızı çevirebilir ve el bileklerinizi gerebilirsiniz. <6>[u]Öne eğilmeden oturun:[/u] Bilgisayar karşısında çalışırken öne doğru eğilmeden oturun ve başınızı dengeli tutun. Omuzlarınızın da gevşek olmasına özen gösterin. <7>[u]Pozisyonunuzu sık sık değiştirin:[/u] Pozisyonunuzu sık sık değiştirmeyi ihmal etmeyin. Masanın altında bacaklarınızın rahatça hareket edebileceği bir alan olmalı ve ayaklarınız yere düz temas etmeli. Dizlerinizi de 90 derecede tutmaya özen gösterin. Ayaklarınız yere temas etmiyorsa destek koymayı unutmayın. <8>[u]Sandalyeniz her yöne hareket edebilsin:[/u] Her yöne hareket edebilen, yükseklik ayarına sahip, bel ve sırt desteği olan, aynı zamanda bacak arkası ile kolları destekleyen sandalyeleri tercih edin. <9>[u]Ergonomik ortam hazırlayın:[/u] Aydınlatma, havalandırma, masa, sandalye ve büro malzemeleri gibi iş yeri koşullarını ergonomik prensiplere göre düzenleyin. Bu düzenleme öncelikle iş gücü kaybınızı önleyecektir. <10>[u]Telefonu omuz ve baş arasına sıkıştırmayın:[/u] Özellikle telefonu omuz ve başınızın arasına sıkıştırmayın. Telefonu sık kullanıyorsanız baş telefonu ve kulaklık kullanmanız boyun ağrılarına karşı koruyucu olabiliyor. <11>[u]Ofis malzemelerinizi düzenleyin:[/u] Çalışma alanı oluşturulurken çok sık kullandığınız malzemeleri yakına yerleştirmeniz kullanım kolaylığı sağlar. Böylece gerekli ofis malzemelerine kolayca ulaşabilirsiniz. Telefonu sağ elli iseniz sola, sol elli iseniz için sağa yerleştirin. Eğer tablo gibi referans bir materyel kullanılıyorsanız bunu göz seviyesine veya daha yukarıya yerleştirin. <12>[u]Egzersiz yapın: [/u] İş dışındaki zamanlarınızda esnekliğinizi ve kondisyonlarınızı korumak için düzenli bir egzersiz programına katılın. Bilinen bir hastalığınız varsa önce tedavi olun, daha sonra doktorunuzun önerisine göre egzersize başlayın." [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b][size="4"][color="#8B0000"][b]Dev Fıkra Arşivi[/b][/color][/size] Yastıkaltı Salamon Temel'e dert yanıyor. -Çok korkuyorum,onun için para cüzdanımı yastığımın altına koyup öyle uyuyorum. Temel, -Pen öyle yapamayrum.Yastık çok yüksekte oldumi uyuyamayrum.. Hepsi eriyor Çay Sekerleri Deli , kahveye girdi.Bos bir masaya oturup ocaga seslendi : - Bana bir çay!.. Çay geldi , sekerleri atip karistirdi.Garsonadan yine seker istedi. Onlari da atip karistirdi, yeniden istedi. Garson : - Sekiz seker koydun çaya, dedi.Bizimki Şaşkın şaşkın - Koydum ama , iste görüyürsun, hepsi eriyor!.. İyi Para Kilisede dugunun baslamasina cok az zaman var.. damat rahibin yanina yaklasip isildiyor.. "Bakin.. size verecegim $100 karsiliginda evlilik yeminimizde birtakim degisiklikler yapmanizi istiyorum.. hani su bana soracaginiz sonsuza dek seveceginize, koruyacaginiza, sadik kalacaginiza yemin ediyor musunuz?" kismi var ya, onu metinden cikarmanizi istiyorum... " Rahip gulumseyerek basini salliyor ve damat rahibin avucuna $100 sıkıştırıp iceri donuyor... Ve dugun basliyor... herkes yerini aliyor, gelin ve damat rahibin onunde bulusuyor ve yeminler okunmaya baslaniyor.... Sira damadin yeminine gelince damadin gozleri hain hain parliyor.. ve rahip damata soruyor: "....... esinizin daima bir adim gerisinden yuruyeceginize, her emrini ve dilegini yerine getireceginize,her sabah kahvaltisini hazirlayip ayagina kadar gotureceginize,ve ikiniz de yasadiginiz surece baska kadinlara yan gozle bile bakmayacaginiza yemin ediyor musunuz...?" Tabi damat bu beklenmedik is karsisinda gozleri faltasi gibi aciliyor..saga sola bakiyor.. bi yutkunuyor.. ve kisik bir sesle: "E..eee..evet efendim"... Ve toren sona erdikten sonra damat hisimla rahibin karsisina dikiliyor: "Bir anlasma yaptigimizi saniyordum!!!!" Rahip gulumseyerek cevapliyor: "Esiniz daha iyi para verdi.... " Doktor Temel'e sormuş, -Bacağın nasıl? -Hala sekeyrum. -Devamlı mı? -Yok daa yürurken.. Budala Psikolog karşısındaki sinir hastası bir genci teste tabi tutmaktadır.Kağıt üstüne bir dikörtgen çizip : -Bu size neyi hatırlatıyor?diye sorar. Hasta : -İçinde kadın bulunan bir yatağı, diye cevap verir.Arkasından psikolog kağıda büyükçe bir kare çizer.Hasta, bu kez : -İçi kadın dolu bir oda, der. Derken, çok büyük bir dikdörtgen çizdiğinde, hasta bu sefer de : -Bu da içi kadın dolu bir ev, deyince, psikolog dayanamaz : -Tamam beyefendi, der.Siz bir kadın budalasısınız. Ama psikolog daha lafını bitirmeden, hasta bağırır : -Ne, ben mi?Aslında sen kadın budalasısın be! Sabahtah beri bana terbiyesiz resimler çiziyorsun... On yaş Temel şapka alacakmış,bir tane denemiş,yanındakiler, -Bu seni on yaş genç gösterdi,bunu al demişler. Temel istememiş.Hediye etmek istemişler. -İstemeyrum,her çıkarışta on yaş ihtiyar cörünmek istemeyrum daa!.. 100 duvar İki deli yüz duvarı olan hastahaneden kaçmaya karar vermişler 99 duvarı aşmışlar.Biri sormuş : -Yoruldun mu? Öteki : -Evet, demiş. 99 duvarı aşıp geri hastahaneye dönmüşler. Havuz Delinin birisi bilmeden havuza düşmüş. Bunu da bir başka deli görmüş ve omu kurtarmak için havuza atlamış ve de kurtarmış. Doktorlar sonra kurtaranı çağırmışlar ve tebrik etmişler ve de "Havuza düşeni çağır da, onunla konuşalım" demişler. Kutaran deli de "Olmaz, onu kurusun diye astım" demiş... FIKRANO: 0008 Soğuk su Torun, çiftliginde yasayan 90 yasindaki dedesini ziyarete gitmis, hafta sonu.. Sabah kahvaltida dedesi ona sahanda yumurta yapmis..Adam bakmis tabakta yag ve yumurta disinda bazi seyler var.. -"Dede" demis.. "Bu tabak temiz mi?.." -"Soguksu bu kadar temizler" demis, dedesi.. -"Otur da kahvaltini yap.." Ögleyin dedesi mangalda et yaparken, gene bakmis, tabakta siyah lekeler.. Gene sormus.. -"Dede, bu tabagin temiz oldugundan emin misin?.." -"Soguksu bu kadar temizler" demis, dedesi.. " İkide birde bana bunu sorup durma.. " Aksam yemege oturmuslar. Torun tabaga bakmis gene, tam agzini açacakken yutkunmus, susmus.. Yemis yemegini..Gece yarisina dogru, dedesine veda edip yola çikmak isterken, kapinin önünde uyuklamakta olan köpek dikilmis ayaga.. Yolunu kesmis ve dislerini göstererek hirlamaya baslamis.Torun seslenmis.. -"Dede, köpegin beni birakmiyor.." Televizyonda futbol maçi seyreden dede, kafasini bile çevirmeden bagirmis: -"SOĞUKSU .. gel oğlum gel!.." Vali Bir Mülkiye müfettisi doguya teftise giderken ihtiyar bir Erzurum'lu köylüye misafir olmustu.Sohbet sirasinda sordu: -Baba, memlekette kaç vali gördün? -On, onbes vali hetirimdedir... -Peki bunlardan kaçi hizmet etti, kaçindan memnunsunuz? -Allah geni geni rehmet etsin, Mustafa Pasa'dan çoh memnunduh! -Bu Mustafa Pasa ne hizmetler etti ki onbes valinin içinde ona rahnet okudun? -Beg, o vali Erzürüm'e varmadan yoldayken vefat etmisdi. Gerisini sen anna! Dolandır Köyün birinde meşur bir dolandırıcı varmış,dolandırmadıgı kimse kalmamış.Meraklılardan biri dolandırıcıya gider beni dolandır der.Dolandırıcı takımlarım ustada tamirde,100 Dolara ihtiyacım var der ve 100 doları alınca bir daha gelmez.Adam halen dolandırıcıyı kendisini dolandırması için beklemektedir.. 2 Kilo Yeter Adamın biri, Kayseriliye sormuş : -Bir eşeği boyamak için kaç kilo boya gerek! Adamı baştan ayağa süzen Kayserili : -Senin boydaki bir eşek için iki kilo yeter! Tramplen Temel : - Yüzme havuzuna cittim, peni attilar demiş. Nedeni sorulunca: - Havuza işedum, demiş. - Amaan herkes işiyor, seni niye kovdular, denince Temel şöyle cevap vermiş: - Tramplenden işedum. Yaralı temel Temel yüksek bir binanin altinci katindan asagi düser.Hemen basina merakli bir kalabalik toplanir.Yoldan geçen bir adam merakli kalabaligi yararak yarali temele dogru egilerek sorar; -Hayrola kardes ne oldu. Yarali temel güç bela konusarak cevaplar. -Haçan bilmeyrum pende simdu celdum Deniz Feneri Bi amerikan ucak gemisi seyir halinde ilerlerken radar ekraninda bir baska eko gorur,ucak gemisi komutani derhal telsiz e gecerek konusmaya baslar "Onumde bana dogru yaklasmakta olan gemi derhal aksi rotaya donerek yolumdan cekil!" karsidan cevap gelir "siz cekilin" komutan sinirlenir ve tekrar eder "onumdeki (pruvamdaki)gemi burasi amerikan ucak gemisi derhal cekil " karsidan ise bir muddet sonra cevap gelir "burasi da Deniz feneri istasyonu" Bu Günlük Bu Kadar Yarın Dewam Ederiz bye Ondan iyi doktor yok Kulakları duymayan bir adam hastanede yatan bir arkadaşını ziyarete gitmek istemiş.Düşünmüş ben ne sorarım, o ne cevap verir, diye. Klasik cevaplara göre konuşmayı tasarlamış, cümlelerini zihninde hazırlamış."Nasılsınız" derim, o da "İyiyim" der.Bende, "Oooh ne güzel" der, devam ederim.Hastaneye gidip arkadaşının başucuna varmış. -Nasılsın, iyi misin? -Ölüyorum. -Oooh, ooh ne iyi.Ne ilaç veriyorlar? -Zehir. -O ilaç çok iyidir.Doktorun kim? -Azrail. -Ondan iyi doktor yoktur. Şeker Küçük Onur 4-5 yasilarina gelince annesine sormus: - anne ben nasil dunyaya geldim? annesi - bir aksam babam bi seker aldi ve yastigin altina koydu sabah bi baktik ki sen varsin. Bunu duyan Onur durur mu, hemen ayni aksam gitmis bi seker almis ve yastigin altina yerlestirmis... Sabah kalkmis ki bir de ne gorsun sekerin kokusunu alan karincalar temel yastigin altina ususmus. Bunun uzerine Onur: - ahhh ahh hepinizi oldururdum ama baba yuregi dayanmiyor. Öldükten sonra Rusya'da torunu babaannesine sormuş. "Lenin nasıl biri?" Babaanne " Çok iyi biriydi bize ekmek verdi" demiş. Torun "Peki Brejnew nasıl biriydi?" Babaanne "Çok kötüydü çok insan öldürdü ve bizi ekmeksiz bıraktı" Torun "Peki Yeltsin nasıl?" Babaanne " Eee daha bilmiyoruz. Öldüğü zaman öğreniriz." Alışkanlık Doktor, hastasını uyarmış : -Bakın, sonra söylemediydi demeyin, bu uyku haplarına devam edecek olursanız, sizde alışkanlık yaratır. Hasta bilgiç bilgiç gülümsemiş : -Sen ne diyorsun Doktor Bey! Ben bu hapları evelallah yirmi yıldır alırım, henüz alışkanlık yaptığını görmedim daha! Kamp Temel ve Dursun, Güney Amerikada bir kampa giderler. Rahat olsun diye, karyolada yatmaya baslarlar. Temel üstte, Dursun alttadir. Ilk gün ve ikinci gün kizilderililer gelip Temel i döverler. Fakat Dursun a hiç bir sey olmamistir. Temel, Dursun la yerini degisir. Üçüncü gün de, kizilderililer gelir ve sef: -"Yahu,biz üstteki adami çok dövdük, bugün de alttakini dövelim" der, ve yine Temel i dövüp giderler. Uyanık Eco Birgün A.Necdet Sezerle Ecevit avrupada bir konseye katılıyorlar bizimkiler tam yemeğe başlayacaklar ecevitin gözü sezere takılıyor sezer o anda vay be ne güzel kaşık bunu semraya götürsem iyi sükse yaparım deyip kaşığı cebine indiriyor bunu gören ecevit içinden ulan bunu rahşan semrada görürüse oda ister deyip bitane araklamaya karar veriyor tabi konseyde herkesin önünde bir çan var kaşığı buna vurunca konuşma sırası sana geçiyor ecevit tam kaşığı alacak kaşık çana çarpıyor bunu üzerine ecevit bizi davet ettiniz sağolun deyip olayı kapatıyor tam tekrar davranıyor yine çarpıyor yine yine derken ecevit sinirleniyor son bidefa daha alacakken yine çarpıyor bu sefer ecevit diyorki: Bakın size bir sihirbazlık yapacam şimdi şu kaşığı göüyorsunuz dikkatli bakın şimdi bunu alıyorum cebime indiriyorum bakın sezerin cebinden çıkıyor Bağırmamiştur Dilbilgisi dersiydi.Ögretmen çocuklara soru sordu: -Çocuklar,bağirmadim,bağirmadin,bağirmadi deyince ne anlarsiniz? Ögretmen çok parmak beklerken kimse parmak kaldirmadi.Neden sonra temel parmak kaldirdi: -Telaşa gerek yoktur,kimse bağırmamiştur. [/b] [b]Çamaşır Çogunlugunu lazlarin teşkil ettigi komando bölügü 10 gündür ormanda,çamurda, aç susuz pislik içinde egitim yapmaktadir.11.nci gün komutan çavus Dursun'u çağırır: -Çavus,10 gündür bölük gayet iyi bir performans gösterdi bizde onlari ödüllendirelim, bugün çamasir degistirebilirler artik. Dursun: -Basüstüne Komitanum. Dursun çavus bir heves koşarak bölügü toplar: -Sizlere çok sevinecegunuz bir haber cetirdum..Komitan izin verdi bugün erat çamasir degistirecek, siraya geçin degistirun.Temel sen Idrisle.Ismail sen Kemalla. Sadik sen Cemalla... Peştemal Timur bir gun yanina Hoca'yi da alarak Aksehir'in Meydan Ham***** gider. Soyunup pestemallara sarinip sicak bolume gecerler. Gobek tasinda oturup bir yandan sohbet ederken bir taraftan terlerler. Derken Timur Hoca'ya sorar. -Hoca sen bir deryasin! kiymet bicmesini bilirsin. Su halimle ben kac para ederim?... Hoca; -On akce der. Kendisine bu kadar az kiymet bicilmesi Timur'u kuplere bindirir. -Bre gafil sen bana nasil on akce ettigimi soylersin bu parayi sadece pestemal yapar! deyince Nasreddin Hoca boynunu bukerek; -Doğru ben onu hesaba katmadım! der. O zaman gör feryadi Hoca esegini kaybetmis ve ariyor, bu arada da neseli bir turku tutturmus. Birisi kendini sormaktan alikoyamaz: -Hoca Efendi, esegini kaybettigini herkes bilirken, turku soylemeni duymak eglenceli gorunuyor. Oysa kaybina feryat edip aglaman beklenirdi! -Son bir umidim, aptal mahlukun su kucuk tepenin arkasinda olabilecegidir, arkadas. Eger degilse, bekle ve gor o zaman sen bendeki aglamayi feryadi! Maç İki Karadeniz takımı: Ordu sporla Sinop maç yapıyorlarmış. O esnada stadın yanından bir tren geçiyormuş. Sinoplular trenin düdüğünü hakemin biti düdüğü zannetmişler. Ve sahayı terk etmişler. Kalan 85 dakikada Ordu spor da gol atamayınca maç 0-0 berabere bitmiş. Bisküvi Acemi er, levazım başçavuşuna yakınır : -Başçavuşum, bize yemekte ördek böreği verdiler.Yemin ederim ki, içinde bir gram bile ördek eti yoktu. -O halde? diye yanıtlar başçavuş.Sen hiç asker bisküvisi yedin mi? -Şey...yani evet, başçavuşum. -İçinden hiç asker çıktı mı, ulan! Kutup Ayısı Yavru kutup ayisi babasinin yanina gelip sormus -Baba ben gercekten kutup ayisi miyim? -Elbette yavrum nereden cikardin bunu? -Allah Allah?!.. deyip gitmis yavru ayi. Bu sefer annesinin yanina gitmis ve sormus, -Anne ben gercekten kutup ayisi miyim? -Tabii evladim kutup ayisisin. -Yani sen babami hic aldatmadin degil mi, ben gercekten babamin ogluyum. -O ne bicim soz, baban duymasin ikimizi de oldurur. yine Allah Allah?!.. deyip, yeniden babasinin yanina gitmis yavru ayi. bir daha sormus yaa baba Allah askina doru sole bak beni evlatlik falan almadiniz degil mi? yani ben sizin oz oglunuzum. Baba dayanamamis artik oglum sen manyak misin dedim ya sana bizim oglumuzsun diye, hem sen neden ikide birde soruyorsun ki bunu? yavru ayi: -Donuyorum anasini satayim donuyoruuuum yaaaa... Temel'in Rüyası Temel, birgün rüyasında kendini balonda görmüş. Giderken balon delinmiş. Temel de parmağını deliğe sokmuş... Sabah uyandığında Temel'in parmağı Dursun'un burnundaymış... Şaklat Kişin Bektasi ile Arap gemide ayni kamarada alt üst yataga düşmüşler. Aksama fasulya ile kafayi ceken Bektasi ve arkadasi, yataga girerler. Birara siddetli bombardimanla koku ortaligi zehirler. Bu durum arka arkaya yinelenince, Arap egilerek: "Ya Bektasi, bu isi sessiz yapsan olmazmi?" Bektasi umarsiz isi sessiz idare etmeye baslamis. Oysa ki, seslide Arap burnunu tikar zehhiri idareli kullanirmis, fakat ardi sira gelen sessizlere savunmasiz kalinca, daha cok rahatsiz olmus ve egilerek Bektasi'ye: "şaklat ya bektaşi şaklat", demis. Trafik Canavarı -Temel bir gun bol miktarda haşere ilaci icer...Koma halinde hastaneye kaldirilir. Komadan cikinca doktor: -Zorun neydi o kadar ilaci ictin? Temel heycanla inleyerek; -Ben soforum yolda bir tabela gordum. -Icunuzdeki trafik canavarini oldurun yazayi daa. Serbest seçim Karadeniz kiyisindaki temelin oteline tam pansiyon kalmaya gelen istanbullu turist iki gun sonra feryadi basmis: - Seyahat acentasi bizi buraya yollarken "yemekte serbest secim" diye yolladi. Oysa iki gundur yemeklerde hamsiden baska birsey yok. Nerede serbest secim? -Temel aciklamis: -İster yersiniz ister yemezsiniz. iste size serbest seçim.. [/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Girişimlerin internet kullanımı arttı [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://www.haber7.com/haber/20111125/Girisimlerin-internet-kullanimi-artti.php[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]25 Kasım 2011[/b] [quote] [b] [img]http://image.haber7.com/haber/haber7/photos/2010/489220111125114746695.jpg[/img] [color="#FF0000"]Girişimlerin internet erişimine sahip olma oranı yüzde 92,4'e çıkarken, yüzde 76,8'inin kamu kurum ve kuruluşlarıyla iletişimde internet kullandığı belirlendi.[/color] Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Girişimlerde Bilişim Teknolojileri Kullanımı Araştırması sonuçlarını açıkladı. Buna göre, bu yılın Ocak ayında 10 ve daha fazla çalışanı olan girişimlerin yüzde 92,4'ü internet erişimine sahipken, bu oran 2010 yılının aynı döneminde yüzde 90,9'du. İnternet erişim oranı 250 ve üzeri çalışanı olan girişimlerde yüzde 99 iken, 50-249 çalışanı olan girişimlerde yüzde 96,7, 10-49 çalışanı olan girişimlerde ise yüzde 91,4 oldu. Girişimlerde bilgisayar kullanım oranı 2010 yılında yüzde 92,3 iken bu yıl yüzde 94'e yükseldi. Geçen yıl Ocak ayında internet erişimine sahip girişimlerin yüzde 57,8'i web sayfasına sahipken, söz konusu oran bu yılın aynı döneminde yüzde 59,9 oldu. Sonuçlara göre, web sayfasına sahip olan girişimlerin yüzde 17,9'u ''çevrimiçi (online) sipariş, rezervasyon ya da kayıt işlemi'' hizmeti veriyor [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"]Ölümün Dokunuşu İlk Defa Görüntülendi [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.haberler.com/olumun-dokunusu-ilk-defa-goruntulendi-3148053-haberi/ [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]25 Kasım 2011[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]Dokunduğu tüm canlıları anında öldüren ve çevresini yok eden korkunç "ölüm sarkıtı" ilk kez görüntülendi.[/color] [img]http://i.milliyet.com.tr/SonDakikaHaberGaleriler/2011/11/24/--1787629.Jpeg[/img] Antarktika'da çekim yapan Bbc ekibi, 1960'lı yıllardan beri bilinen, ancak daha önce hiç görüntülenemeyen bir olaya şahit oldular. Oldukça ilginç olan görüntülerde suyun altına doğru uzanan bir "ölüm sarkıtı" etrafındaki suyu dondurarak deniz yüzeyinden, derinlere doğru ilerliyor. Sonunda denizin dibine kadar ulaşan buzul sarkıtı, burada da yayılmaya devam ediyor, etrafındaki tüm deniz yıldızlarını ve deniz kestanelerini dondurarak öldürüyor. Bu inanılmaz yolculuğu görüntüleyen Bbc kameramanları Hugh Miller ve Doug Anderson, suyun altında -2 derecede çekim yaptıklarını, buzul sarkıtının yüzeyden denizin dibine kadar ulaşmasınınsa sadece saatleri içerisinde tamamlandığını söylüyorlar. 1960'lı yıllardan beri varlığı bilinen bu buzul sarkıtlarının hareketi ilk kez görüntülenmiş oldu. [media]http://www.youtube.com/watch?v=DtUSwHCGHGg[/media] [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Htc G1'e Android 4.0'ı Yüklediler Ve...[/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://www.chip.com.tr/konu/htc-g1-e-android-4.0-i-yuklediler-ve_30513.html[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]25 Kasım 2011[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]3 yıllık "antika" cebe Android 4.0'ı yüklediler ve bakın ortaya nasıl bir performans çıktı...[/color] [img]http://www.chip.com.tr/images/content/20111125102407.jpg[/img] Cep telefonlarının donanımları büyük bir hızla gelişiyor ve 3 seneki bir cep telefonunda bugünkü bir yazılımı çalıştırmak, başarı sayılabiliyor. XDA Developers forumu üyesi "jcarrz1" bunu başararak, Android 4.0'ı bir ilk jenerasyon Android cebi olan T-Mobile G1 (HTC G1) üzerinde çalıştırdı. Google'ın Ice Cream Sandwich'in kaynak kodunu yayınlamasının 9 gün ardından bir video ve alpha sürümle ortaya çıkan jcarrz1'in port'u, 2008'den kalan 528MHz Qualcomm MSM7201A işlemcili telefonda oldukça yavaş çalışıyor. Bununla birlikte tüm Android 4.0 uygulamalarının çalıştığı gözleniyor. Şimdilik çalışmayan bileşenler ise Wi-Fi bağlantısı, Bluetooth ve ekran döndürme. Aşağıdaki bağlantı yoluyla izleyebileceğiniz videomuzda, G1'deki Android 4.0'da ekran kilidini, ayarlar uygulamasını, telefon uygulamasını ve saati görebilirsiniz. 2008'de çıkan T-Mobile G1'e Android 4.0 yüklendi, böyle bir görüntü ortaya çıktı! Videomuzda izleyin... [media]http://www.youtube.com/watch?v=Ym4A82ft5pw[/media] [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[size="4"][color="#8B0000"][b]Hard Disk Satın Alma Rehberi[/b][/color][/size] [b]1-Karar verme:[/b] Öncelikle ihtiyacınız olan kapasiteyi belirleyin. Ama bunu belirlerken de fiyat-kapasite olarak değerlendirme yapın ve mantıklı olanı alın. Diğer bir konu bilgisayarınızda kullanacağınız harddiskin takılı olması mı avantajlı yoksa taşınabilir olması mı? Eğer bilgisayarınızda takılması gerekmiyorsa taşınabilir harddiskleri tercih etmenizi tavsiye ederim. Taşınabilir harddisklerden de mümkün olduğunca 1,8" veya 2,5" tercih edin. Eğer acil bir ihtiyacınız yoksa kampanyaları takip edin veya indirimleri bekleyin. Örneğin; 320 GB ile 500 GB arasında fazla bir fark yoksa 500 GB olanı alın. Bunu da şöyle tespit edin. 320 GB olan 10 TL ise 500 GB 13 TL ise 500 GB olanı tercih edin. [b]2-Dönüş Hızı:[/b] Plakarın dönüş hızıdır. Plakalar masaüstü sistemlerimizde kullandığımız disklerde genelde 5400 veya 7200 RPM (Rotates Per Second, dakikadaji dönüş hızı) hızında dönerken SCSI disklerde bu hız 15000 RPM`ye kadar çıkabilir.RPM'İ yüksek olan her zaman hızlıdır. Mesela ; 10.000 RPM'lik bir hard disk 7200 RPM'den her zaman daha hızlıdır. Tercihinizi öncelikli olarak yüksek RPM olandan yana kullanın. [b]3-Arabirim(Okuma teknolojisi):[/b] Okuma kafasının veriye ulaşması ile bu verinin ana sisteme ulaşması arasında geçen zamana aktarma süresi denir.Diğerleri neredeyse kalmadığı için değinmeyeceğim. Aşağıdaki resimden de kolayca anlaşılacağı gibi NCQ harddisklerde diğerlerine göre daha hızlı veri okunur. Bu nedenle mümkün olduğunda NCQ harddiskleri tercih edin. [img]http://images.gelecekonline.com/NCQ.png[/img] [b]4-Önbellek (Cache):[/b] Aynı RPM dönüş hızında harddisklerde tercih yapacaksak Önbelleği yüksek olanı tercih etmeliyiz. Aslında daha fazla dikkat edilecek özellikler var ama kafa karıştırmaması ve genelde bulunamadığı için daha fazla detaya değinmeyeceğim. Kısaca sırası ile Kapasite- Dönüş hızı (RPM)-Arabirim (Okuma teknolojisi)-Önbellek sıralamasına göre tercihleriniz yapın

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Facebook'a Özel Telefon [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://www.haber365.com/Haber/Facebooka_Ozel_Telefon/[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]25.11.2011 Cuma[/b] [quote] [b] [img]http://rsm.haber365.com/H/1322232739_10_htc.jpg[/img] [color="#FF0000"]Bilgisayar, telefon, tablet bilgisayar derken hayatımız Facebook'a girebileceğimiz araçlarla doldu. Bunun da yetmeyeceğini düşünen Facebook yönetimi özel bir telefon geliştiriyor.[/color] Teknoloji sektöründe uzmanlaşmış All Things Digital adlı internet platformunun haberine göre, Facebook, kendisine hizmet edecek yepyeni bir telefon üzerinde çalışıyor. Haberde, Facebook'un, kullanıcılarına özel foksiyonlara sahip akıllı telefon için Tayvanlı HTC ile kolları sıvadığına yer verildi. Yeni akıllı telefon, Buffy adıyla anılıyor. Adını, vampir avcısının hikâyesini anlatan ünlü televizyon dizisinden alan Buffy'de, Google'ın işletim sistemi Android kullanılıyor. All Things Digital'a göre, Facebook yaklaşık iki yıldır tıpkı Google'ın Samsung işbirliğinde piyasa sürdüğü Nexus adlı modeli gibi kendi akıllı telefonunu piyasaya sürmek istiyordu. Zira Facebook'un halihazırda dünya genelinde 800 milyon kullanıcısı bulunuyor ve şirketin tahminlerine göre kullanıcıların yaklaşık yarısı da yolda internet kullanıyor. HTC şirketi geçen şubat ayında Facebook kullanıcılarına özel uygulamaların bulunduğu iki akıllı telefonunun tanıtımını yapmıştı. Salsa ve Chacha adlı iki modelinde, kullanıcıların tek bir tuşla mesaj, fotoğraf ve videolarını diğer kullanıcılarla anında paylaşabilecekleri ve konum bilgilerini paylaşabilecekleri bir tuş özelliği bulunuyor. Facebook kullanıcılarının biraz daha sabretmesi gerekecek. Nitekim Facebook ve HTC ortak yapımı Buffy'nin, yaklaşık 18 ay sonra piyasaya sürülebileceği belirtiliyor. [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[size="4"][color="#8B0000"][b]'Huzur' Tablosu 100 Yıl Sonra Satışa Çıkıyor[/b][/color][/size] [img]http://rsm.haber365.com/H/1322220629_59_huzurtablosu.jpg[/img] Osman Hamdi Bey'in 'Huzur' tablosu, Türk resim tarihinin en değerli eseri olmaya aday. Politikacı ve saygın gazeteci İsmail Cem’in aile koleksiyonunda yer alan Osman Hamdi Bey’in feraceli kadınları resmettiği “Huzur” isimli tablosu 30. yılını kutlayan Antik A.Ş.’nin 270. müzayedesinde satışa sunuluyor. Türk resim tarihinin en değerli eseri olmaya aday tablo 10 milyon dolara sigortalandı. Müzayede 27 Kasım Pazar günü İstanbul Swissotel’de gerçekleşecek. Osman Hamdi Bey’in bilinen en görkemli ve en önemli ilk 5 resmi arasında gösterilen tablo sanatçının özel hayatındaki huzuru yansıttığı bir başyapıt olması nedeni ile diğer tüm tablolarından ayrı, özel bir yere sahip duygu yüklü bir şaheser. Tabloda iki feraceli kadın Eskihisar kalesine doğru günbatımını izlerken görülüyor. 2008 yılında Londra Sotheby’s’de yapılan müzayedede tek bir feraceli kadın figürünün yer aldığı “İstanbul Hanımefendisi” 6.9 milyon dolara satılarak Osman Hamdi Bey rekoru kırmıştı. Bir önceki rekor 2004 yılında Antik A.Ş.’nin düzenlediği müzayedede 3.9 milyon dolara satılan “Kaplumbağa Terbiyecesi”nde bulunmaktaydı. [color="#FF0000"]'ÇOK AZ KİŞİYE NASİP OLUR'[/color] 110 x 70 cm ebatları ve dikkat çekici kompozisyonu ile sanatçının bilenen en büyük ebatlı eserlerinin arasında yer alan tablo tuval üzerine yağlıboya ve 1904 tarihli. 100 yıldır ilk defa satışa sunulacak tablo en son 1957 yılında Resim Heykel Müzesi'nde düzenlenen Osman Hamdi bey sergisinde görülmüştü. “Bu ebatlarda bir Osman Hamdi Bey tablosunun ancak sanata paradan daha çok önem veren ailelerin elinde bulunabileceğini söyleyen sanat uzmanları, “Paranız varsa bir yalı alabilirsiniz ama böyle görkemli bir Osman Hamdi Bey tablosunu alabilmek çok az kişiye nasip olur” diyerek bu eşsiz eseri yorumluyorlar. [quote]http://www.haber365.com/Haber/Huzur_Tablosu_100_Yil_Sonra_Satisa_Cikiyor/[/quote]

[size="4"][color="#8B0000"][b]Türkiye'nin En Büyük Sanat Merkezi 2012'de Açılacak[/b][/color] [/size] [img]http://rsm.haber365.com/H/1322221113_59_SANATMERKEZI.jpg[/img] Zincirlikuyu'da yükselen Zorlu Center bünyesinde inşa edilen Performans Sanatları Merkezi, Türkiye'nin en büyük gösteri sanatları merkezi olacak. 300 milyon dolarlık bir yatırımla gerçekleşecek merkezin, müzikal, konser, dinleti, tiyatro ve dans gösterileriyle, resim sergisi ve müzayedelerine ev sahipliği yapması hedefleniyor. Merkez, 2012 yılı sonunda kapılarını sanatseverlere açacak. Zorlu Gayrimenkul Yönetim Kurulu Üyesi Emre Zorlu, merkezin 50 bin metrekarelik alana sahip olacağını söyledi ve şunları kaydetti: “4 farklı konutta her türlü ihtiyaca yönelik irili ufaklı salon ve fuaye alanlarında etkinlik ve sergilerin yer bulacağı merkezde, biri amplifiye akustik özelliğe sahip 2 bin 300 kişi kapasiteli, diğeri doğal akustik donanımla tasarlanan 770 kişi kapasiteli 2 salon, İstanbul’u dünyaca ünlü sanatçılarla ve eserlerle buluşturacak.’’ [quote]http://www.haber365.com/Haber/Turkiyenin_En_Buyuk_Sanat_Merkezi_2012de_Acilacak/[/quote]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Android'in "en kötü" rekoru [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.hurriyet.com.tr/teknoloji/19323143.asp [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]25 Kasım 2011[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]...Ve Android inanılmaz bir rekor daha kırdı. Ama eminiz, bu rekor Google'ı hiç de sevindirmeyecek.[/color] Önde gelen güvenlik yazılımı şirketlerinden McAfee, yayınladığı son raporda Android ile ilgili ilginç bir araştırmayı kamuoyuyla paylaştı. Buna göre zararlı yazılımların artık ilk hedefi Android işletim sistemini kullanan cihazlar. Öyle ki, Android bu alanda erişilmesi çok güç bir rekora da imza atmış durumda. Bugün ortaya çıkan her 100 zararlıdan 98'i, Android için yazılıyor. Bu da, Android kullanıcıları için inanılmaz bir tehlike anlamına geliyor. Microsoft'un Windows Phone ve Apple'ın iOS işletim sistemine göre güvenlik bazında daha zayıf kalan Android, zararlı yazılımların da akınına uğruyor. Zararlı yazılımlarla ilgili elindeki verileri paylaşan McAfee, bilişim suçlularının masaüstü bilgisayarlara kıyasla kullanıcıların kişisel verilerine daha kolay ulaştığını kaydederken, bazı zararlı yazılım türlerinin SMS servislerine dahi karıştığını ve doğrulama SMS'lerini silebildiğini belirtti. Grafiğe bakıldığında zararlı yazılımlardan en çok Symbian yüklü Nokia telefonlar dertliyken, Android Symbian'ı izliyor. Ancak her şey bu hızla devam ederse, çok yakında Android'in, hiç istemese de, 1 numaralı koltuğa oturması kimse için sürpriz olmamalı. [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] 200 bilimadamı gücünde [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.sabah.com.tr/Teknoloji/Haber/2011/11/25/200-bilimadami-gucunde [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]25.11.2011[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), şimdiye dek bir başka gezegene gönderdiği en sofistike robotu yarın Mars'a gönderiyor.[/color] [img]http://i.sabah.com.tr/sbh/2011/11/25/Haber/573928644651.jpg?574102397987[/img] 'Curiosity' robotu, Kızıl Gezegen'in yaşamın gelişimine uygun bir geçmişi olup olmadığını belirleyecek. Mars toprağına, 570 milyon km yol katettikten sonra Ağustos 2012'de konacak Curiosity veya "Mars Science Laboratory" (MSL) için NASA uzmanları, Güneş Sistemi'nin bir başka gezegenine şimdiye kadar gönderdikleri en kapasiteli robot olduğunun altını çiziyor. Gönderilmesi daha önce bir gün ertelenen Curiosity'nin, Florida'daki Cape Canaveral uzay merkezinden bir Atlas V füzesiyle yarın TSİ 17.02'de fırlatılması öngörülüyor. Mars'ın "laneti" İnsanoğlunun yaklaşık yarım yüzyıldır Kızıl Gezegen'e gönderdiği 43 uzay aracından üçte ikisinin başarısız olmasından ötürü, önce Mars'ın "lanetini" yenmesi gereken 900 kilo ağırlığında ve daha önce gönderilen Spirit ve Opportunity'den 2,5 kez daha uzun ve 5 kat daha ağır tekerlekli robot, Kızıl Gezegen'e yeni geliştirilen bir sistem sayesinde dev bir kabloyla iniş yapacak. Mars'ın atmosferinin ilk tabakalarına girdikten sonra paraşütlerini açıp kapsülden ayrılacak Curiosity'yi toprağa, bu yeni geliştirilen vinç sistemi indirecek. Radyoaktif plütonyumun parçalanması sonucu açığa çıkan sıcaklıkla çalışan robotun, Kızıl Gezegen'de bir Mars yılı(687 Dünya günü) geçirmesi ve sıcaklığın sıfırın altında 90 ve 0 santigrat derece arasında değiştiği dev Gale kraterine inerek burayı incelemesi öngörülüyor. Bilim adamları, 150 kilometre genişliğindeki dev kraterde bulunan yüksek dağın, aralıksız esen Mars rüzgarının zaman içinde burayı doldurarak şekillendirmesiyle oluştuğunu düşünüyor. Taşıdığı 10 bilimsel cihazla, kaya parçalarının kimyasal tahlilini yapacak Curiosity, indiği Gale kraterinde yaşam için organik unsurlar bulunup bulunmadığını inceleyecek. Yüksek çözünürlüklü kamerası ve 7 metre mesafeden hedefini inceleyebilen lazer sistemine sahip altı tekerlekli robotun, kayanın içini 6 santimetre delme kapasiteli 2,1 metre uzunluğunda eklemli bir kolu da bulunuyor. Toplanan numuneler analiz edilmek üzere robotun içindeki iki laboratuvardan birine iletilecek. Proje değeri 2,5 milyar dolar olan Curiosity'nin bir de meteoroloji istasyonu bulunuyor. "220 bilim adamı gücünde" Nasa uzmanları, Mars'a Curiosity'yi kondurmanın, bu gezegene sanal olarak 200'den fazla bilim adamı göndermek gibi olduğunu belirterek, "Hayallerimizin makinası" diyor ve beklentilerini dile getiriyorlar. Curiosity, Mars'ta 2004'ten beri keşiflerini sürdüren Opportunity ile yörüngeden faaliyetlerini devam ettiren Mars Reconnaissance Orbiter (MRO) ile Avrupa uzay ajansının Mars Express uzay araçlarına katılmış olacak. Ancak bilim adamları, mali kısıntı nedeniyle ABD'nin bunun ardından başka uzay aracını Kızıl Gezegen'e göndermeyeceği endişesini taşıyor. Kızıl Gezegen'e 1971'de ilk uzay aracını indirmeyi başaran eski Sovyetler Birliği'nin uzay aracı sadece 15 saniye çalışırken, son altı başarılı uçuşuyla Mars programları içinde en başarılı konumda bulunan ABD'nin programları, Mars yüzeyini şimdiye dek keşfeden tek insansız seyahatler özelliğini taşıyor. Rusya'nın 9 Kasım'da Mars'un uydusu Phobos'a gönderdiği uzay aracı da başarısız olmuş, Dünya'nın yörüngesini terk edememişti. [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Yeni bir iPhone 4S krizi daha [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.chip.com.tr/konu/yeni-bir-iphone-4s-krizi-daha_30499.html [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]25.11.2011[/b] [quote] [b] Apple'ın en yeni telefonu iPhone 4S, hatalarıyla birlikte geldi. Batarya sorunun ardından bu kez SIM uyumsuzluğu nedeniyle iPhone 4S gündemde... SIM kartını iPhone'larına takan kullanıcılar hata mesajıyla karşılaşıyor. iOS 5.0.1 işletim sisteminin yüklü olduğu iPhone 4S'lerde görülen sorun, "invalid SIM" yani "geçersiz SIM" hata mesajıyla kullanıcıları selamlıyor. İşin ilginç yanı elbette SIM kartını bir başka telefona takan kullanıcıların bu sorunu yaşamaması ve sadece iPhone 4S'lerde bu hata mesajını alması... iPhone 4S'le 2 hafta geçirdiğini ve herhangi bir sorun yaşamadığını dile getiren Edward Sopanan isimli bir kullanıcı, güncellemenin ardından bataryasının daha hızlı tükendiğini kaydederken, SIM hata mesajını da yine bu güncellemenin ardından aldığını dile getirdi. Telefonun yeniden başlatılmasıyla SIM sorunu düzelirken, bunun geçici bir çözüm olduğunu da söylemekte fayda var. [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Güvenlik devinden Google'a cevap! [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code] http://www.chip.com.tr/konu/guvenlik-devinden-google-a-cevap_30521.html[/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]25.11.2011[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]Google'ın cep antivirüsleri için "şarlatan" demesinin ardından beklenen cevap bu devden geldi! Rik Ferguson, Google'ın yanlış bilgilendirdiğini iddia etti[/color] Trend Micro Güvenlik Araştırmaları ve İletişimi Bölümü Direktörü Rik Ferguson, Google açık kaynaklı program müdürü Chris DiBona'nın medyada yer alan açıklamalarının kullanıcıları yanlış bilgilendirmek olduğunu belirterek, TrendLabs Güvenlik Laboratuvarlarının verilerine göre 2011 yılının ilk 6 ayında Android işletim sistemine yönelik zararlı yazılım sayısının %1410 oranında artış gösterdiğini vurguladı. Önde gelen içerik güvenliği firmalarından Trend Micro, çeşitli medya kuruluşlarında "Antivirüsçüler Sahtekar" başlığıyla yer alan Google açık kaynaklı program müdürü Chris DiBona'nın açıklamalarının kullanıcıları yanılttığını duyurdu. Trend Micro Güvenlik Araştırmaları ve İletişim Bölümü Direktörü Rik Ferguson, Trend Micro'nun virüs ve güvenlik araştırma laboratuvarı Trend Labs'ın verilerine göre 2011 yılının ilk altı ayında Android işletim sistemine yönelik tespit edilen zararlı yazılım sayısının yaklaşık 14 kat yani % 1410 oranında arttığını açıkladı. Bu dramatik artışın sebeplerinden birinin, 2011 yılı başında Android platformlarına yönelik zararlı yazılım sayısının düşük olması olduğunu belirten Ferguson, yine de 6 ay zarfında çok yüksek sayıda yeni zararlı yazılım tespit edildiğini ve artışın bundan kaynaklandığını belirtti. Android işletim sistemi kullanan cihaz sayısının 50 milyonu aştığı ve siber suçluların bu platformu kendileri için önemli bir alan olarak gördüklerini vurgulayan Ferguson, bu cihazlara yönelik geliştirilen zararlı yazılım sayısının da hızla arttığını söyledi. Ferguson; rakamların ortada olduğunu ve diğer popüler platformlar gibi mobil platformların da siber suçlular açısından önemli bir oyun alanı olduğunu sözlerine ekledi. [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]

[b]Konu Başlığı :[/b] [b] [color="#FF0000"] Ücretsiz Battlefield 1943: Bu sefer geliyor! [/color] [/b] [b][u]Kaynak Linki :[/b][/u] [code]http://www.chip.com.tr/konu/ucretsiz-battlefield-1943-bu-sefer-geliyor_30514.html [/code] [b]Konu Tarihi:[/b] [b]25.11.2011[/b] [quote] [b] [color="#FF0000"]EA ve Battlefield 3 oyuncuları arasındaki "soğuk savaş", gerçek bir savaşa dönüşmeden böyle bitti[/color] [img]http://www.chip.com.tr/images/content/20111125105124.jpg[/img] Konu, EA'nın E3 fuarında Battlefield 3'ü alan PS3 kullanıcılarına ücretsiz Battlefield 1943 vermesi hakkındaydı. Baskılarını sürdüren mağdur oyuncu kesimiyse, aradan çok da fazla geçmeden mutlu sona ulaştı. EA'dan yapılan açıklamaysa şöyle oldu; "Battlefileld 3 ve Battlefield 1943 konusunda bazı yanlış anlaşılmalar oldu... Bu durumu düzeltmek için üzerimize düşeni yapıyoruz ve bu ayın sonunda Battlefield 3'ü satın alan bütün PS3 kullanıcıları için Battlefield 1943'ü ücretsiz olarak indirilebilir hale getireceğiz." Yeni bir dava haberi ile karşılaşmamak ve kullanıcıları tarafından kötü görülmek istemeyen EA'dan gerçekten doğru bir hareket... Kullanıcıların ise ücretsiz oyunları için 26 Kasım tarihinden itibaren EA'nın resmi sitesini ziyaret etmeleri gerekiyor. [/b] [/quote] [b][size="3"][color="#FF0000"][marquee=' Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği '] Lütfen konuları yorumsuz bırkamayınız,teşekkür iletileriniz için teşekkür butonu kullanınız forum kuralları gereği[/marquee][/color][/size][/b]