Jump to content

mucit41

Üye
  • Posts

    3550
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    12

Everything posted by mucit41

  1. [quote][b][color="#FF0000"]SEVGİLİLER GÜNÜNÜN(!) HİKAYESİ[/color] 14 Şubat gününün ülkemizde sevgililer günü olarak kutlandığını bilmeyen yoktur.Neden 14 Şubat?Nisan değil, Temmuz değil de 14 Şubat dersiniz?Bu günün seçilmesinin özel bir anlamı mı var ? Roma halkının kadınlık ve evlilik tanrıçası olarak kabul ettikleri Juno’ya saygılarını ifade etmek için 14 Şubatta tatil yaptıklarını biliyoruz.Zaten 15 Şubat da eski Roma’nın büyük bayramı(!)<Lupercalia> idi. Bu bayram halkın genç nüfusu için çok önemliydi.14 Şubat günü genç kızlar, isimlerinin yazılı olduğu küçük kağıt parçalarını bir kavonoza koyarlardı.Genç erkeklerde bu kavanozdan çektikleri kağıtta kimin ismi yazıyorsa o kızla bayram süresince birlikte olurdu. Kadına nasıl değer verdikleri anlaşılıyor.Günümüzdeki karnaval ve faşinglerin eski Roma’dan farkı var mı bilmiyorum? [color="#0000FF"]14 Şubat’ın sevgililer günü olmasının ikinci bir sebebi daha var:[/color] Aziz Valentine, Claudius’un hükümdarlığı zamanında Roma’da yaşayan bir papazdı.İmparator Claudius <savaşacak asker bulamam> endişesiyle Romalı erkeklerin evlenmelerini yasaklamıştı.Valentine kendisi gibi papaz olan Aziz Marius’la birlikte Claudius’un yasağına rağmen gizlice çiftleri evlendiriyordu.Ancak imparator durumu kısa bir süre sonra öğrendi.Milâttan sonra 270 yılının 14 Şubat günü Valentine sopa ile dövülerek öldürüldü.Roma halkı her yıl 14 Şubatta Aziz Valentine’yi anmak için törenler düzenliyordu.496 yılında Papa Gelasisus 14 Şubat’ı sevgililer günü olarak ilan etti.1800’lü yılların sonuna doğru 14 şubat resmen sevgililer günü olarak ilan edildi. Avrupalıların Valentine günü olarak da adlandırdıkları 14 Şubat’ta papazları memnun etmek ve onların özel günlerine sahip çıkmak istiyorsanız sizde sevgilinize, eşinize hediye alabilir, kart gönderebilirsiniz… [/b][/quote]
  2. [size="4"][color="#FF0000"][b]Türk mühendisin oyunu listeleri alt üst etti![/b][/color][/size] [quote]http://www.veteknoloji.com/turk-muhendisin-oyunu-listeleri-alt-ust-etti-50345--.html[/quote] 12 Şubat 2012 Pazar [quote][b]Bilkent Üniversitesi mezunu Bilgisayar Mühendisi Armağan Yavuz'un çocukluk hayalinden yola çıkarak geliştirdiği bilgisayar oyunu ''Mount&Blade'' 1 milyonun üzerinde satış rakamına ulaştı. Proje aşamasındayken dünya oyun devlerinin geri çevirdiği savaş oyunu, ABD başta olmak üzere İskandinav ülkelerinde büyük ilgi görmesiyle 3 milyon dolarlık ciro elde etti. 1980'li ihracatının büyük kısmı kayısı, fındık, incir gibi birkaç üründen oluşan Türkiye, girişimcilerin ve genç yeteneklerin kendilerini ifade edecek ortamın oluşturulmasıyla bugün otomobilden iş makinesine, beyaz eşyadan bilişime kadar birçok alanda dünyaya satış yapıyor. Her geçen gün daha çok teknoloji içeren ürün ihraç eden Türkiye, 2008'den itibaren ihracat sepetine genç bilgisayar mühendisinin azmi ve kararlılığıyla bilgisayar oyunu da dahil etti. Çocukluk hayalinden yola çıkarak geliştirdiği bilgisayar oyunu ''Mount&Blade'' ile 1 milyonun üzerinde satış yaparak 3 milyon dolarlık ciro elde eden Bilgisayar Mühendisi Armağan Yavuz, hayalden başarıya doğru ilerleyen serüveniyle ilgili açıklamalarda bulundu. Küçüklüğünde bilgisayara ve bilgisayar oyunlarına oldukça ilgili olduğunu, o yıllarda hayali kahramanların birbirleriyle savaştığı bir oyun geliştirdiğini aktaran Yavuz, üniversitede bilgisayar mühendisliği eğitimi almaya başlamasıyla hayalini somutlaştırdığını söyledi. Kendi tanıtımını kendisi yaptı Bilgisayar mühendisi olan eşiyle birlikte geliştirdiği oyuna ''Mount&Blade'' adını vererek demo haline getirip uluslararası oyun dağıtım şirketlerine gönderdiğini belirten Yavuz, daha sonra yaşadıklarını şöyle anlattı: ''Oyun dağıtım şirketleri oyunumuza ilgi göstermedi. Bunun üzerine madem onlar dağıtmayacak kendi oyunumu ben dağıtırım diyerek önce bir internet sitesi açtım. O sitede oyunun ne olduğunu, nasıl oynandığını anlatmaya başladım. Daha sonra ziyaretçilerin oyunu dilerlerse o site üzerinden, dilerlerse bilgisayarlarına indirerek oynamalarını sağlayacak alt yapıyı oluşturdum. Forum sitelerinin de katkısıyla oyun 1 yıl içinde tanınmaya ve sevilerek oynanmaya başladı. Böyle olunca daha önce oyunla ilgilenmeyen oyun dağıtıcılarının oyuna karşı algıları değişti. Bu gelişmeler üzerine oyunun gerçeğini yapmaya başladım.'' Armağan Yavuz, ''Mount&Blade''i 2008 yılında tamamlayarak piyasaya sunduğunu, oyunun birçok ülkede ilgiyle karşılandığını ifade ederek, bunun üzerine oyunun ikinci versiyonu için ekibi büyüterek ODTÜ Teknokent'te 23 kişilik ekiple çalışmalara başladığını söyledi. Oyun listelerini alt üst etti ''Mount&Blade Warband'' adını verdiği ikinci oyunu programcısından grafikerine, ses uzmanından sanat yönetmenine kadar alanında uzman ekiple 2010'da tamamlayarak dünya pazarına sunduklarını aktaran Yavuz, şunları kaydetti: ''Oyunumuzun yeni versiyonuna multiplayer ekledik. Bu sayede oyunun oline olarak oynamasını sağladık. Yaptığımız yenilikler o kadar beğenildi ki oyun dünyanın en büyük dijital oyun dağıtım sitesi 'Steam'de milyon dolar bütçeli oyunları geride bırakarak ilk haftadan itibaren birinci sıraya yerleşti. ABD ve İskandinav ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkede büyük ilgi gören oyun, 1 milyonun üzerinde satış yaparak 3 milyon dolarlık ciroya ulaştı.'' Oyunun dünyaca ünlü PC Gamer dergisinin 'tüm zamanların en iyi 100 oyunu' listesinde yer aldığını belirten Yavuz, elde ettikleri başarıyı devam ettirmek için oyunun geliştirilmiş versiyonunu mart ayında, 3. versiyonunu ise yıl sonuna yetiştirmek için yoğun biçimde çalıştıklarını dile getirdi. ''Daha fethedeceğimiz çok kale var'' Armağan Yavuz, dünyada oyun pazarının her geçen gün büyüdüğünü, bunda Facebook ve cep telefonu pazarının önemli bir yere sahip olduğunu dile getirerek, Türkiye'de de Facebook'a oyun geliştiren birçok firmanın bulunduğunu söyledi. Dünya oyun pazarının yaklaşık büyüklüğünün 60 milyar dolara yakın olduğunu, pazardan en fazla payı ABD ve Güney Kore'nin aldığını belirten Yavuz, ''ABD'liler oyun işine 1980'lerde Koreliler ise 90'ların sonunda başladılar. Biz bu pazarda daha çok yeniyiz. Onun için de daha fethedeceğimiz çok kale var. TÜBİTAK ve KOSGEB'in destekleriyle Türkiye'de özellikle Facebook oyun pazarı çok hızlı büyüyor. Bu alanda gelecekte yurt dışında markalaşan Türk oyunları olabilir. Ülke olarak belli bir potansiyele sahibiz. Finlandiya küçük bir ülke olmasına rağmen dünyaca ünlü 10'dan fazla oyunu var. Bu işe meraklı olanlara tavsiyem programlı, sabırlı ve kararlı olsunlar, gerisi kendinden gelir'' diye konuştu. ''Mount&Blade'' nedir, nasıl oynanır? Mount&Blade (orjinal adı: At ve kılıç) oyunculara bir ortaçağ kahramanı gibi at sırtında savaşlara katılarak kılıç ok ve yay gibi silahları kullanma imkanı veren bir bilgisayar oyunu. Oyuncular ''Kalradya'' isimli diyara yeni gelmiş bir maceraperest olarak başladıkları oyunda, ilk başlarda küçük haydut gruplarıyla mücadele ederken zamanla güçlü bir ordu topluyor ve krallıklar arasındaki savaşlara katılabiliyor. Krallık yönetimi, meydan muharebeleri, kale kuşatmaları gibi birçok unsuru barındıran oyunu, tek kişilik senaryonun yanı sıra bir sunucuya bağlanarak diğer oyunculara karşı oynamak da mümkün. [/b][/quote]
  3. [size="4"][color="#FF0000"][b]"Antivirüsler işe yaramıyor"![/b][/color][/size] [quote]http://www.veteknoloji.com/antivirusler-ise-yaramiyor-50352--.html[/quote] 12 Şubat 2012 Pazar [quote][b]Bu araştırma, çok güvendiğimiz antivirüslerin aslında çok da yetenekli olmadıklarını söylüyor... Bir araştırma, antivirüs yazılımlarının çok sayıda "veri açığa çıkarma" saldırısını hiç algılayamadığını ortaya çıkardı. Trustwave'in 2012 Global Güvenlik Raporu, 18 ülkedeki 300 gerçek saldırı olayını ele aldı. Rapora göre Trustwave tarafından izole edilen zararlılardan yüzde 88'i, testte kullanılan tüm antivirüs ürünlerini atlatmayı başardı. Zararlıların sadece yüzde 12'si antivirüsler tarafından (muhtemelen saldırının gerçekleşmesindan aylar sonra) yakalandı. Yani Trustwave'in testine göre zararlılar, antivirüslere karşı büyük bir galibiyet kazandı. Trustwave SpiderLabs başkanı Nicholas J. Percoco, antivirüslerin bir rolünün olduğunu, ancak kurumların da büyük rolü olduğunu söyledi ve sözlerine şunları ekledi: "Gerçek şu ki, antivirüs üreticileri sadece bildikleri şeyleri biliyorlar." Antivirüslerin zararlıları algılayamama nedeni, zararlıların başarılı bir saldırıda bulunana dek üreticiler tarafından fark edilmemesi. Araştırmaya göre antivirüslere aşırı güvenmenin yanında en büyük güvenlik zafiyeti, hiç günlük tutulamaması veya eksik tutulaması, parolaların sistemler arasında paylaşılması ve en çok kullanılan parolanın "password1" olması. [/b][/quote]
  4. [size="4"][color="#FF0000"][b]İnternet ucuzluyor![/b][/color][/size] [quote]http://www.veteknoloji.com/internet-ucuzluyor-50312--.html[/quote] 11 Şubat 2012 Cumartesi [quote][b]Avrupa Parlamentosu'nun Avrupa Birliği ülkelerinde uluslararası internet kullanım ücretlerini kademeli olarak düşürmeye hazırlandığı bildirildi. Daha önce AB içindeki uluslararası dolaşım (Roaming) ücretlerini düşüren Avrupa Parlamentosu bu yılın temmuz ayından itibaren internet kullanımında megabyte başına en fazla 50 Cent olacak şekilde indirmeyi planlıyor. Tasarı megabayte başına alınan ücretlerin 2013'te 30 Cent'e ve 2014'te ise 20 Cent'e indirilmesini öngörüyor. Böylece Avrupa Parlamentosu, AB Komisyonu'nun daha önce yapılmasını öngördüğünden iki kat fazla indirim sağlamış oldu. İndirim pazarlıklarından sorumlu AB milletvekili Angelika Niebler, "AB ülkelerinden birine tatile gidenlerin internete girdiğinde ödeyeceği ücretlerin düşürülmesi gerekiyor. Tatilde e-postalarını kontrol etmek ya da sosyal medyada biraz gezinmek isteyenlerin yüksek ücretlerle cezalandırılmaması gerekiyor" diye konuştu. [/b][/quote]
  5. [size="4"][color="#FF0000"][b]Süper hızlı HDD'ler yolda![/b][/color][/size] [quote]http://www.chip.com.tr/konu/sabit-diskleri-bilim-adamlari-hizlandiracak_31916.html[/quote] 10 Şubat 2012 [quote][b]5.400 veya 7.200 RPM hızındaki sabit diskleri unutun. Bilim adamları yüzlerce kat hızlısının peşinde. Bugün kullandığımız sabit disklerin hemen hepsi verileri elektrik akımı ile meydana gelen yani elektromanyetik yöntemler ile yazıyorlar. Fakat bilim adamlarının üzerinde çalıştıkları yeni ve çok farklı bir yöntem, sabit disklerin hızının 100'lerce kata kadar arttırılabileceğini gösteriyor. Bilim adamları çok güçlü bir lazer ile manyetik soğutma bileşenlerine sahip demir bir depolama birimi üzerine, verilerin son derece hızlı bir şekilde yazılabileceğini ortaya çıkarttılar. Geleneksel yöntemlere göre çok büyük bir hız sağlayan bu sistemin diğer önemli bir özelliği de, çok daha az enerji tüketimine yol açıyor olması. Bir nanosaniyenin 10 binde biri hızında çalışan lazer, manyetik bir alana ihtiyaç duymadan terabaytlarca veriyi saniyeler içerisinde yazabiliyor. Çalışmayı yürüten ekipten Dr Alexey Kime, bu buluşun veri depolama hızını arttırmanın ötesinde temel bazı inanışları da değiştirmesi açısından önemli olduğunu söylüyor. Bugüne kadar ısının manyetik yapıya sadece zarar verebileceğine dair yaygın inanışların aksine ısıyı kullanan bu sistem, farklı alanlarda da çok ilginç yeniliklerin ortaya çıkmasını tetikleyebilir gibi görünüyor. [/b][/quote]
  6. [size="4"][color="#FF0000"][b]Saat 08:00'de Gelen e-Mail'lere Dikkat![/b][/color][/size] [quote]http://www.haberprogram.com/h/2012/02/10/209358-saat-0800de-gelen-e-maillere-dikkat.php[/quote] 10 Şubat 2012 Cuma [quote][b]Yapılan bir araştırma e-posta yoluyla bilgisayarlara bulaşan virüslerin büyük bir kısmının sabah saatlerinde kullanıcılara gönderildiğini ortaya çıkardı. İnternetin en büyük sorunlarından biri olan ve milyonlarca kullanıcının bilgisayarına çeşitli yollardan bulaşan virüsler, özellikle e-posta ile yayılma imkanı buluyor. Bu anlamda Trustwave isimli araştırma şirketinin derlediği son rapora göre, virüslü e-postalar özellikle sabah saatlerinde, 08:00 ve 09:00 saat dilimleri içinde, kullanıcılara gönderiliyor. Virüslü postaların bu saatleri seçmesinin en önemli sebebi ise kullanıcıların büyük bir çoğunluğunun sabah saatlerinde e-postalarını kontrol etmesi... Bu sayede virüslü e-postaların söz konusu saatlerde okunma olasılığı daha da artıyor. 2008-2011 yılları arasında, 18 ülkeden 16 milyar e-postanın dahil olduğu araştırmaya göre gönderilen virüslerin sayısı Ağustos aylarında artarken, Eylül aylarında ise zirveye ulaşıyor. [/b][/quote]
  7. [size="4"][color="#FF0000"][b]Facebook'a Kızan Baba Bilgisayar Vurdu[/b][/color][/size] [quote]http://www.techno-labs.com/1/30847/1/facebooka-kizan-baba-bilgisayar-vurdu.html[/quote] 10.02.2012 [quote][b]Genelde ebeveynler çocuklarının sosyal ağ hesaplarına karışmazlar. ABD’de bir babaysa bu konuyu çok ciddiye alan insanlar arasında yer aldı. Kızgın baba, kızının Facebook’ta hakkında yazdığı iletileri kaldırmadı ve ona bir ders vermek istedi. YouTube’a özel bir video yayınlayan kızgın baba, kızına yeni aldığı dizüstü bilgisayarı kurşun yağmuruna tuttu. Facebook üzerinden yayınlanan iletilerin insanları inciteceğini fark etmeyen gençlere ibret olmak isteyen baba, yayınlandığı videoda ilk önce kızının hakkında yazdığı iletileri okudu. Dizüstü bilgisayara bir şarjör kurşun boşaltan alıngan babanın videosu sosyal ağlar üzerinde yeni bir çılgınlık başlatabilir. [media]http://www.youtube.com/watch?v=Uj3Ra7tCxZo[/media] [/b][/quote]
  8. [size="4"][color="#FF0000"][b]Sadece 9.5 saniyeniz var![/b] [/color][/size] [quote]http://www.veteknoloji.com/sadece-95-saniyeniz-var--50290--.html[/quote] 10 Şubat 2012 Cuma [quote][b]Lenovo’nun bilgisayarları “RapidBoot” teknolojisi sayesinde sadece 9.5 saniyede açılıyor. Peki ya sizbu kadar kısa sürede ne yapabilirsiniz? Lenovo’nun Facebook’ta başlattığı yarışmaya, 9.5 saniyelik performansını yükleyenleri sürpriz bir ödül bekliyor Lenovo’nun Microsoft işbirliği ile geliştirdiği Windows 7 Lenovo Enhanced Experience 2.0 teknolojisi “RapidBoot” özelliği ile bilgisayarların açma ve kapama sürelerini 10 saniyenin altına indiriyor. Hız sınırlarını zorlayan Lenovo, şimdi de “RapidBoot Aplikasyonu” ile kullanıcılarını da bu heyecana ortak etmeye hazırlanıyor. Bunun için Facebook üzerinden “9.5 saniyede Göster Kendini” adlı bir yarışma da başlatan Lenovo, “Rapidboot” teknoloji ile zamana meydan okurken, kullanıcıları da bu heyecana davet ediyor. Yarışmaya katılmak için kullanıcıların Lenovo’nun Facebook sayfasındaki aplikasyonu beğenmesi ve ardından 9.5 saniye içinde gerçekleştirdikleri performansın videosunu eklemeleri yeterli. Uygulamaya yüklenen ve onaylanan videolar, yine Facebook kullanıcıları arasında oylamaya sunulacak. En çok oy toplayan 10 performans, Lenovo ekibinden ve uzmanlardan oluşan özel bir jüri önünde kıyasıya yarışacak. Yaratıcılık, hız&performans ve kabiliyetin ön planda olduğu yarışmanın kazananı Lenovo’dan sürpriz bir de ödül bekliyor. Neler yapabilirsiniz? Lenovo’nun “9.5 saniyede Göster Kendini” yarışmasında herhangi bir kategori sınırlaması yok. Kullanıcılar herhangi bir performansla yarışmaya katılabilir. Mesela müthiş bir sihirbazlık gösterisi ya da dans performansıyla bu heyecana eşlik edebilirsiniz. Kişisel rekor denemeleri yapabilir ya da futbol topuyla şov gerçekleştirebilirsiniz. Bisikletinizle ya da kaykayınızla sokak şovuna imza atabilir ya da artistik jimnastik hareketleriyle gösteriyi tamamlayabilirsiniz. Tek şart, bunları veya daha fazlasını sadece 9.5 saniye içinde yapmak… [/b][/quote]
  9. [size="4"][color="#FF0000"][b]Sevgililer Günü Virüslerine Dikkat![/b][/color][/size] [quote]http://www.beyazgazete.com/haber/2012/2/9/sevgililer-gunu-viruslerine-dikkat-1046800.html[/quote] 09 Şubat 2012 Perşembe [quote][b][color="#FF0000"]Siber suçlular, 14 Şubat Sevgililer Günü’nü kullanarak romantizmi paraya dönüştürmenin peşinde.[/color] Proaktif koruma lideri ESET ' in araştırmacılarına göre, şu dönemde “aşk“ temalı sosyal mühendislik projelerine sıkça maruz kalabiliriz. ESET uzmanları, Sevgililer Günü ' nde ve öncesinde karşımıza çıkabilecek başlıca 5 aldatmaca yöntemini sıraladı. Zararlı yazılım üreticileri genellikle kurbanlarının merak duygusunu tetiklemek için, kutlama kartları, şiirler, şarkılar veya videolara yönlendiren romantik linkleri kullanır. Kötü adamlar, durumdan hiç şüphelenmeyen kullanıcıların bilgisayarlarına zararlı yazılımlarını böyle dönemlerde daha kolay bulaştırır. Tüm bunlarda amaç, kişinin bilgisayarındaki özel bilgilere ve özellikle de sahte sitelere yönlendirerek banka giriş şifrelerine ulaşmak. ESET, 14 Şubat öncesinde aşk ve güller içeren ancak dikkatle yaklaşılması gereken mesaj ve konulara dikkat çekiyor. 1. Sosyal ağlarda bulunan zararlı yazılımlar Sosyal ağlarda karşılaşacağınız özel teklifler, indirimler ya da hediyeler içeren her iletiye şüpheyle yaklaşmalısınız. Twitter ya da Facebook ' ta sıkça buna rastlayabilirsiniz. bit.ly gibi kısaltılmış linkler içeren iletilere genel olarak dikkat etmelisiniz. Her ne kadar bit.ly, sık kullanılan saygın bir hizmet olsa da istismar edilmeyeceği garanti değil. Aslına bakarsanız bu tür linkler saldırganların vazgeçilmez araçları arasında sayılıyor. Bir bit.ly linkini tıklamadan nereye gittiğini görmek isterseniz tarayıcınızın adres çubuğuna yapıştırın ve sonuna + işareti koyun. (şu şekilde: http://bitly.com/w5LAnh+) bu sayede size gerçek linki gösterecek bir bitly.com sayfası açılır. 2. BlackHat SEO (Kara Şapkalı Arama Motoru Optimizasyonu) Sosyal ağlardan sonra kullanıcıları zararlı sitelere yönlendiren bir başka araç ise arama motorları. Bu çeşit yanıltmalar BlackHat SEO (Arama Motoru Optimizasyonu) teknikleri ile yapılıyor. Bulaşıcı sitelerin, özellikle “sevgililer günü” ile ilgili kelime aramalarında Google gibi arama motorlarında üst sıralarda çıkması sağlanıyor. Arama motoru zehirlemeleri bazen reklam içerikli sitelere yönleniyor ve sadece zaman kaybı oluyor. Hiç kimsenin bir reklam hakkındaki düşünceleriniz için size 1.000 dolar vermeyeceğini sakın unutmayın. 3. Sahte tebrik kartları Sevgililer Günü tebrik kartları sanal dünyada çok rağbet görüyor. Saldırganlar da bunun gayet farkında olduklarından birçok sahte kart ve karta yönlendiği düşünülen linki dolaşıma sokuyorlar. Gerçekte bu linkler, kullanıcıyı bulaşıcı sitelere götürüyor. 4. Gizlilik ve bilgi hırsızlığı Dikkat etmeniz gereken tek tehdit türü zararlı yazılımlar değil. Sevgililer Günü ile ilgili çeşitli sosyal ağlara bağlanan ve kullanıcıların romantik duygularına hitap ederek özel bilgilere erişim sağlama amacı olan birçok uygulama var. İster Facebook, isterse akıllı telefonda olsun, bu tür uygulamalara erişim izni verirken hangi bilgilerinize erişmek istediğine dikkat edin. 5. Rus Gelin Sevgililer günü tabi ki de sadece çiftler için değil, birçok bekâr için de bu gün bir fırsat. Bu nedenle bekârları hedefleyen çok daha fazla sayıda ileti görmemiz muhtemel. Bu tür iletiler genellikle samimi cinsel içerikli Rus web sitelerine linkler içermesine rağmen zaman zaman romantik iletilerle de karşılaşabiliyoruz. Bu tür aldatmacalar, aşk arayan güzel bir bayandan geliyormuş gibi görünüyor. Aklınızda bulunsun, aradığı şey aşkınız değil paranız. [/b][/quote]
  10. [size="4"][color="#FF0000"][b]İki kıta birleşecek![/b][/color][/size] [quote]http://www.veteknoloji.com/iki-kita-birlesecek-50246--.html[/quote] 09 Şubat 2012 Perşembe [quote][b]Yale Üniversitesi'ndeki bilim adamları, Amerika ve Avrasya kıtalarının 50 ila 200 milyon yıllık bir süre içinde birleşeceğini açıkladı. [img]http://www.veteknoloji.com/resimler/haberler/20120209121603_amasya.jpg[/img] Birbirine çarpacak diğer iki kıtanın ise Afrika ve Avustralya olacağı tahminini yapan bilim adamları, bu kıtaların, dünyanın yeni halinin iki önemli kara parçasını oluşturacağını belirtti. Bu kıtaların, 300 milyon yıl önce, Pangae adı verilen bir süper kıta halinde bir arada oldukları tahmin ediliyor. Çalışmada, yeni süper kıtanın adı Amerika ve Asya kıtalarının isimlerinden türetilerek 'Amasya' olarak anılıyor. ABD'deki Yale Üniversitesindeki araştırmanın sonuçları Nature adlı bilim dergisinde yayımlandı. Tektonik hareketin devamlı olduğu dünyada, kıtalar çok düşük bir hızla da olsa sürekli hareket halinde. Jeologlar, tektonik plakaların milyarlarca yıllık hareketleri sayesinde kıtaların daha önce de birleştiği ve 1,7 milyar yıl önce Nuna süper kıtasının, bir milyar yıl önce Rodinia süper kıtasının ve 300 milyon yıl önce ise Pangae süper kıtasının oluştuğunu tahmin ediyor. Araştırmacılar, Amerika ile Asya'nın ve Afrika ile Avustralya'nın birleşeceği sonucuna, bu kıtaların ayrıldıkları noktayı ve hareket yönlerini tahmin ederek vardı. Yale Üniversitesi'nden Ross Mitchell, BBC'ye verdiği demeçte, Pangae kıtasına dair birtakım tahminlere sahip olduklarını ancak şimdiye kadar süper kıtaların nasıl oluştuğuna dair, güvenilir veri elde edilemediğini söyledi. [/b][/quote]
  11. [size="4"][color="#FF0000"][b]Bilim Adamlarından Korkutan Uyarı[/b][/color][/size] [quote]http://www.haber365.com/Haber/Bilim_Adamlarindan_Korkutan_Uyari/[/quote] 08.02.2012 Çarşamba [quote][b]Bilim adamları uyardı ve "Çok da uzak olmayan bir zamanda insansız hareket edebilen uçak ve diğer silah sistemleri, düşünce gücüyle yönetilebilecek" dedi. İngiliz bilim adamları, beyin araştırmalarının yaratacağı muhtemel tehlikelere karşı uyardı. Royal Society'den yapılan açıklamada, bu araştırmalar sayesinde çok da uzak olmayan bir zamanda, insansız hareket edebilen uçak ve diğer silah sistemlerinin düşünce gücüyle yönetilebileceğine dikkati çekildi. Bilim adamlarını, özellikle askeri teknoloji açısından bakıldığında, elde edilen sonuçların kullanımında dikkatli olunması konusunda uyaran Royal Society, hem hükümet hem uluslararası toplumun, ancak bilim adamlarının da bu araştırmaların aslında yararlı sonuçlarının zarara ve tehlikeye dönüşmemesini sağlamak durumunda olduğunu bildirdi. Nöroloji biliminin, insanlığa büyük fayda sağlama potansiyeli olduğunu belirten, Royal Society'de konuyla ilgili çalışma grubunun başkanı Prof. Rod Flower, bu alandaki araştırmalar sayesinde tıbbın her geçen gün Parkinson, epilepsi veya bağımlılık gibi hastalıkların tedavisinde bir adım daha ileri gittiğini ifade etti. Flower, ancak insan beyninin her geçen gün biraz daha iyi anlaşılmasının, çok sayıda riski de beraber getirdiğini söyledi. Beyni etkileyerek felçli hastaların sadece düşünme gücüyle el veya ayak protezlerini ya da bir bilgisayarı kullanmalarının başarıldığını hatırlatan Flower, aynı tekniğin askeri operasyonlarda da kullanılabileceğini belirtti. Kimyasal silahların insanları öldürmeye değil, beyinlerini bir süre felç etmeye programlanabileceğini kaydeden Flower, ancak bunun daha sonra yol açacağı etkilerinin bilinmediğini söyledi. Flower, bu tarz kimyasalların kitlesel olaylarda ya da suçluların takibinde kullanılmasıyla ilgili deneyler yapıldığını bildirdi. Bu gelişmelerin, sayısız etik tartışmayı da beraberinde getirdiğini ifade eden Flower, birçok noktada bu konu ile ilgili uluslararası hukuk kurallarının bulunmadığına dikkati çekti. Hükümetlerin araştırmalarını şeffaf yapması gerektiğini söyleyen Flower, bilim adamlarının da her zaman, araştırmalarının insanlığın yararına olabileceği gibi zararına da kullanılabileceğinin bilincinde olması gerektiğini belirtti. [/b][/quote]
  12. [size="4"][color="#FF0000"][b]Akıllı Telefonlar Soğukta Çalışmıyor[/b][/color][/size] [quote]http://www.haber365.com/Haber/Akilli_Telefonlar_Sogukta_Calismiyor/[/quote] 06.02.2012 Pazartesi [quote][b] [img]http://rsm.haber365.com/H/1328529815_68_akillitel.jpg[/img] Finlandiya'da yayımlanan MikroPC dergisi telefonların soğuğa ne kadar dayandıklarını test etti. Avrupa'daki soğuklardan yüzlerce kişinin hayatını kaybettiği şu günlerde telefonların soğuğa dayanıklılık testlerinden ilginç sonuçlarortaya çıktı. Teste göre akıllı telefonlar arasında soğuğa en çok direnen model ise Samsung Galaxy SII. -30 derecede düzgün çalışmaya devam eden Galaxy S II ancak -35 derecede hata vermiş. Günlük hayatın vazgeçilmezlerinden olan IPhone modelleri arasında ilk hata veren IPhone 4S modeli. Test sırasında -5 dereceden itibaren SIM Card hatası veren 4S modeli gibi Nokia N9'da pilinin boşaldığı bilgisini gösteriyor. -10 derecede IPhone 4S artık çalışmazken diğer akıllı telefonlar -15 ila -20 derece arasında çalışmamaya başlıyor.Teste katılan hiçbir cihazın dayanamadığı derece ise -40. -35 derecede bile çalışmaya devam eden cep telefonları -40'a dayanamıyor. -40 derecede çalışmayan iki model ise Nokia C1-01 ve Nokia E65. MikroPC dergisi testte Apple, Nokia, Samsung ve HTC marka telefonlar kullanılmış. Uzmanlar, çok soğuk havalarda telefonların kullanılmamasını tavsiye ediliyor. [/b][/quote]
  13. [size="4"][color="#FF0000"][b]İşte Geleceğin Dokunmatik Teknolojisi[/b][/color][/size] [quote]http://www.techno-labs.com/1/30735/1/iste-geleceğin-dokunmatik-teknolojisi.html[/quote] 06.02.2012 [quote][b] [img]http://www.techno-labs.com/image/index/806/headline_30735.jpg[/img] Günümüzde, dokunmatik ürünler hayatımızda önemli bir yere sahip. Akıllı telefonlar ve bankamatiklerle birlikte başlayan bu değişim yakın gelecekte dünyayı değiştirecek. Corning adlı firma, aynadan otomobil camına kadar dokunmatiğin nasıl kullanılabileceğini gösterdi. Mobil cihazlar arasındaki iletişimi gösteren firma geleceği gösteren bir video hazırladı. İşte geleceğin dokunmatik teknolojileri… [media]http://www.youtube.com/watch?v=jZkHpNnXLB0[/media] [/b][/quote]
  14. [size="4"][color="#FF0000"][b]7 Yıllık Torrent Sitesi Btjunkie Kapandı[/b][/color][/size] [quote]http://www.techno-labs.com/1/30738/1/7-yillik-torrent-sitesi-btjunkie-kapandi.html[/quote] 06.02.2012 [quote][b]En popüler torrent sitelerinden biri olan The Pirate Bay, Nisan 2009 itibarıyla açılan davayı kaybetti. The Pirate Bay'in kurucuları yaklaşık birer yıl hapis cezasına çarptırıldı. Anlaşılan o ki bu durum torrent davalarının ciddiyetini ortaya koydu; 7 yıldır aktif olarak torrent paylaşımı yapan Btjunkie.com kendi isteğiyle kepenk kapattığını duyurdu. [img]http://www.techno-labs.com/image/index/807/headline_30738.jpg[/img] Sitenin ana sayfasında bir mesaj bırakan Btjunkie.com yetkilileri şu cümlelerle veda etti: "Burası yolun sonudur arkadaşlar. Kararı vermemiz kolay olmadı, fakat kendi isteğimizle siteyi kapatıyoruz. Yıllardır sizlerin iletişim hakları için mücadele vermekteydik, fakat artık gitme vaktidir. Bugüne kadar yaşadığımız tecrübe, ömür boyu unutulamayacak cinsten. Hepinize bol şans diliyoruz." Korsan içerik paylaşımının rahatlıkla gerçekleştirilebildiği torrent sitelerini yakın gelecekte oldukça zor günler bekliyor olacak. Bakalım torrent kervanında daha hangi sitelerin kapandığını göreceğiz. [/b][/quote]
  15. [size="4"][color="#FF0000"][b]Süper bilgisayar böyle olur![/b][/color][/size] [quote]http://www.veteknoloji.com/super-bilgisayar-boyle-olur-50137--.html[/quote] 06 Şubat 2012 Pazartesi. [quote][b]Bu bilgisayarı oluşturan donanımları gördüğünüzde ağzınız açık kalacak... [img]http://www.veteknoloji.com/resimler/haberler/20120206061642_gpu.jpg[/img] Gerçek şu ki, GPU'lar normal işlemcilerden daha hızlı işlem yapabiliyorlar. Bunu bilen Bielefeld Üniversitesi Fizik Fakültesi departmanı da, yeni süper bilgisayarlarını 400 Nvidia GeForce GTX 580 ve Tesla M2075 grafik kartı ile 152 çift-dört çekirdekli Intel Xeon X5600 serisi işlemcilerden oluşturdu. Modern süper bilgisayarlarda uygulamaya bağlı CPU performansı yeterli olmadığından beri, sistemler yüksek performanslı grafik kartlarıyla destekleniyorlar. 400 grafik kartının, 208'i 448 shader-unit ve 6GB GDDR5-EEC-hafıza içeren profesyonel Nvidia Tesla-M2075 ve 192'si 512shader-unit ve 1.5GB GDDR5 hafıza içeren Geforce GTX 580'den oluşuyor. Sistemin toplam hafızası 9.1TB ediyor. Üniversite'deki yeni süperbilgisayarın işlem gücü tam 500 TeraFLOPS (FLOPS=Floating Point Operations Per Second (Saniye Yapılan Yüzen Nokta Operasyonları). Kıyaslamak gerekirse, bu güce ulaşmak için 5.000 Intel Core i7 2600K'den oluşan bir bilgisayar çiftliğine ihtiyaç duyarsınız. Üniversite'ye göre, yeni süper bilgisayarın enerji tüketimi, PC içeren sistemlere göre 50 kat daha az. Peki Bielefeld'in fizikçileri bir bilgisayara 1.1milyon Euro harcarken ne planlıyorlardı? Araştırmacılar, bilgisayarda simülasyonlar yaparak büyük patlamanın hemen ardından evrenin halini incelemeyi planlıyorlar [/b][/quote]
  16. [size="4"][color="#FF0000"][b]İşte TTNet fiber fiyatları![/b][/color][/size] [quote]http://www.veteknoloji.com/iste-ttnet-fiber-fiyatlari-50123-1-.html[/quote] 05 Şubat 2012 Pazar [quote][b]İşte TTNet fiber optik internet fiyatları! TTNet'in herkese açtığı fiber optik internet bağlantısının fiyatları ortaya çıktı! İşte detaylar... Fiberoptik internet hizmetini tüm abonelerine açacağını duyuran TTNet, şimdi de sunacağı bu hizmetin fiyatlarını açıkladı. İşte sunulan hızlar ve merak edilen fiyatlar: TTNet FİBERNET4 20 Mbps'ye kadar hız ve 4 GB kota Ayda 34 TL TTNet FİBERNET6 20 Mbps'ye kadar hız ve 6 GB kota Ayda 37 TL TTNet FİBERNET12 20 Mbps'ye kadar hız ve 12 GB kota Ayda 45 TL TTNet FİBERNET Limitsiz 20 Mbps'ye kadar hız Ayda 65 TL TTNet FİBERNET Limitsiz 50 Mbps'ye kadar hız Ayda 95 TL TTNet FİBERNET Limitsiz 100 Mbps'ye kadar hız Ayda 115 TL (Fiyatlara KDV ve ÖİV dahil). Adil kullanım kotaları ise şu şekilde belirlenmiş: TTNet FİBERNET4; FİBERNET6 ve FİBERNET12 Paketleri için 25 GB TTNet FİBERNET Limitsiz (20 Mbps'ye kadar) Paketi için 50 GB TTNet FİBERNET Limitsiz (50 Mbps'ye kadar) Paketi için 125 GB TTNet FİBERNET Limitsiz (100 Mbps'ye kadar) Paketi için 125 GB Adil kullanım kotası aşıldığında hızınız, TTNet tarafından 1Mbps'ye düşürülüyor. [/b][/quote]
  17. [size="4"][color="#FF0000"][b]Windows XP geri döndü![/b][/color][/size] [quote]http://www.veteknoloji.com/windows-xp-geri-dondu-50061--.html[/quote] 03 Şubat 2012 Cuma [quote][b]Microsoft öleceği günü heyecanla beklerken, Windows XP ona öyle bir kazık attı ki... 10 yaşındaki işletim sistemi Windows XP, hala yeni kullanıcılar kazanıyor olabilir mi? Net Applications'un raporu gösteriyor ki, Microsoft'un, hala dünyanın en çok kullanılan işletim sistemi olan Windows XP, Ocak 2012'de Pazar payını yüzde 47.19'a yükseltti. Bu rakam geçen sene Aralık ayında yüzde 46.52'ydi. Raporun henüz ön izleme aşamasında olduğu, şirketin kalite kontrol ekibinin elinden geçmediği söyleniyor fakat bu rakamlarla bile XP'nin artışı çok şaşırtıcı. Microsoft'un en son işletim sistemi, Windows 7, Ocak ayında Pazar payı kaybetti. Raporda, Windows 7'nin dünyadaki bilgisayarların yüzde 36.40'ında yüklü olduğu yazıyor. Bu rakam Aralık 2011'de yüzde 36.99'du. Windows Vista Pazar payının yüzde 8.22'sine sahip olurken, onu, yüzde 2.95 ile Mac OS X 10.6 ve yüzde 2.18 ile Mac OS X 10.7 izledi. "Diğer" sistemler ise dünyadaki bilgisayarların yüzde 3.06'sına yüklü. Microsoft, 800 günden az bir süre sonra Windows XP için resmi desteği keseceği mesajını veriyor ve şirketlerin mümkün olan en kısa süre içerisinde Windows 7'ye geçmesi gerektiğini, destek vermeyi kesmelerinin ardından sistemin hackerların saldırılarına açık olacağı uyarısını yapıyor. Microsoft, gelecek işletim sistemi Windows 8'i 2012 bitmeden önce yayınlamak istiyor. Windows 8'in beta sürümünün de Şubat ayı sonunda yayınlanması planlanıyor. [/b][/quote]
  18. [size="4"][color="#FF0000"][b]Türkiye'yi tehdit eden büyük tehlike![/b][/color][/size] [quote]http://www.veteknoloji.com/turkiye-yi-tehdit-eden-buyuk-tehlike-50066--.html[/quote] 03 Şubat 2012 Cuma [quote][b]Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu (BTK) Başkanı Dr. Tayfun Acarer, Türkiye’de pek çok kuruluşun siber saldırıya uğradığını söyledi. Acarer, bazı kurumların başındaki yetkililerin ilgisizliklerinden, bilgisizliklerinden dolayı siber tehditlerle ilgili gereken önlemleri almadıklarını belirtti. Acarer, “Artık, Türkiye’de internetin olmadığı ev yok gibi. Ciddi anlamda e-ticaret yapıyoruz. Bu durum, kötü niyetli kişilerin ve kurum iştahını kabartıyor. Onun için siber tehditle ilgili problemleri, güvenli hale getirmemiz ülke olarak sorunumuz. Siber tehditle ilgili Türkiye’de, subjektif konulardan uzak hukuksal düzenlemelerin yapılması ve tedbirlerin alınması gerekiyor.” dedi. BTK Başkanı Dr. Tayfun Acarer, Cihan’a yaptığı açıklamada, Türkiye’de 16.2 milyon kişinin geniş bant kullandığını ifade etti. 50 milyon üzerinde vatandaşın internet kullandığını belirten Acarer, artık Türk halkının işlemlerinin internete bağlı olmaya başladığını söyledi. Türkiye'de son zamanlarda bu konuyla ilgili duyarlılığın gittikçe arttığının altını çizen Acarer, “Bu konu Milli Güvenlik Savunma Belgesi’ne girdi. Ulaştırma Bakanlığı buna önem veriyor. Güvenli internet nasıl internetin konusu ise internetin güvenliği dediğimiz hadise de her kişinin, her işletme ve her ülkenin sorunudur.” ifadelerini kullandı. SİBER TEHDİT SALDIRILARINA KARŞI TATBİKAT Siber tehditle ilgili, BTK olarak farkındalık oluşturmaya çalıştıklarını belirten Acarer, bu konuyu BTK ve TÜBİTAK’ın birlikte siber tatbikat yaptıklarını söyledi. Konuyla ilgili geçen yıl başlattıkları bir siber saldırı tatbikatının, bu yıl da ayrı dönemlerde iki kez tekrar yapılacağını ifade eden Acarer, şu bilgileri verdi: “Buraya azami derecede kurumların katılmasını istiyoruz. Yapılan saldırılarla bu kurumların altyapılarının ne kadar sağlam olduğunu test edeceğiz. 'Kuruluşların kopyalanmış sistemlerine saldırılar yaparak nerelerde sistemler çöküyor? Nerelerde o solucanlar, Truva atları nasıl içeri sızabiliyor? Bunlar içeri girdiğinde içerdeki tüm sistemi kopyalayıp başka taraflara nasıl aktarabiliyor? Veya orayı boltnet dediğimiz köle bir sistem haline getirebiliyor? Bunları belirleyeceğiz. Biz her kuruluşa ‘Bu tatbikatla şuralarda zaafiyetleriniz var.’ diye rapor veriyoruz. Fakat bu raporu başka kuruluşlarla paylaşmıyoruz. Ona göre onların açıklarını belirleyip kapatmalarını sağlıyoruz.” Acarer, tatbikata geçen yıl kurumların yeterince ilgi göstermediğini de ifade ederek, geçen sene yapılan saldırılarda da kurumların çok duygusal davrandığını söyledi. Kurumlarda, ‘Bu saldırılar ne oluyor?’ korkusu hakim olduğunu aktaran Acarer, “Bu saldırılar, kişi bazında ve kurum ve işletme bazında oluyor. Kötücül saldırılar yüzünden yaşantısı alt üst olmuş aileler, mahvolmuş işletmeler var. Bir kere düşünebiliyor musunuz? Bir rakip işletme, bir diğer rakip işletme hakkında olumsuz bir takım yayınlar yapabiliyor. Saldırı yapılan işletme kendini toparlayıp doğru olmadığını anlatana kadar zaten batıyor veya çok ciddi zarara uğruyor.” değerlendirmelerinde bulundu. “100 DOLARLIK BİR SOLUCANLA NÜKLEER TESİS DURDURULDU” BTK Başkanı Acarer, zaafiyetleri görüp tespit etmenin ilgili kuruluşların departmanlarındaki kişilerin görevi olduğuna da değindi. Aksi takdirde, buradaki sıkıntıların ciddi problemlere yol açabileceği uyarısında da bulunan Acarer, şu açıklamalarda bulundu: “Estonya’nın omurgası iki haftaya yakın çöktü. Gürcistan'da benzer bir olay yaşandı. İran’da yaşanan olayı biliyorsunuz. İran’ın nükleer tesislerine bir saldırı düzenlendi. O tesisleri bir savaş uçağı bombalamadı. 100 milyon dolarlık bir savaş uçağı bombalamadı. Ufacık, belki 100 dolarlık bir solucan virüs, çok ciddi zarar meydana getirdi. Bu zarar, başka ülkelerde, başka tesislerde olabilir. İlla ki nükleer tesislerde olması gerekmiyor. Elektrik tesislerinde olabilir. Altyapı, ısınma, hava, deniz tesisleri, trafikte olabilir.” ABD Başkanı Obama'nın, 'ABD’nin 21. yüzyıldaki ekonomik başarısının siber güvenlik konusunda alacağı tedbirlere bağlı olduğu'na yönelik sözlerine de atıfta bulunan Acarer, şöyle devam etti: “Bu çok önemli bir konu. Ciddi rakamlardan bahsediyor Obama, 20 milyar dolar gibi. Bundan sonra, problemin giderek de artacağına işaret ediyor. Çünkü buradaki ekonomik boyut büyüdükçe, buradaki kötü niyetli saldırılar artacak. Bunu herkesin bilmesi lazım.” [/b][/quote]
  19. [quote][b]İnsan beyni manyetik alanlar ile sürekli etkileşim içerisindedir ve hepimiz yeryüzünün manyetik alanı içerisinde hareket etmekteyiz. Bir pusulanın farklı yerlerde aynı yönü göstermesi de yeryüzünün manyetik alanının varlığını göstermektedir. Yeryüzünün manyetik alanı yer zemininden çıkıp gökyüzüne kadar devam etmektedir ve uzayda dünyamızı çevrelemektedir. Manyetik alanlarla etkileşime en güzel örneklerden birisi kuşların manyetik alanı hissetmesidir. örneğin bazı kuşlar göç ederken sadece Güneş ve yıldızların konumuna göre değil aynı zamanda Manyetik alanın yönüne göre de göç ederler. Bilimadamlarının yaptığı bazı deneylerde başının yan tarafına mıknatıs yerleştirilen bazı kuşların yollarını şaşırdıkları gözlemlenmiştir. çünkü mıknatıs farklı bir manyetik alan oluşturur ve kuşun dünyadaki doğal manyetik alanı algılamasını zorlaştırır. Ayrıca uzay yolculuğu yapan astronotların da uzun süre Dünya manyetik alanından uzak kalmaları sonucunda bazı fiziksel rahatsızlıklar yaşadıkları belirtilmektedir. Manyetik alanların sadece şiddeti değil yönü de çok önemlidir. Yeryüzünün manyetik alanı az önce belirttiğimiz gibi dikey bileşeniyle atmosfere kadar devam etmektedir. Yapılan ölçümler bazı bölge veya şehirlerin manyetik alanlarının daha güçlü olduğunu göstermektedir. Mesela maden yataklarının olduğu bölgeler veya bazı dağlar bu güçlü bölgelere örnektir. Güçlü manyetik alanları tespit etmek için özel ölçüm cihazları kullanmalısınız veya Jeofizikçilerin daha önce farklı bölgelerde yaptıkları manyetik ölçümleri incelemelisiniz. Ya da pusula türündeki aletlerin manyetik alandaki hareketlerine bakarak tahmini fikir edinebilirsiniz fakat bu son yöntemle doğru ölçümlere ulaşmak çok zordur. Manyetik alanların hangi bölgelerde daha yoğun olduğu hakkında hazırlanmış "Manyetik Alan Haritaları" vardır ve ayrıca "Maden Tetkik ve Arama" Genel Müdürlüğü?nün de hazırladığı haritalar bulunmaktadır. Bazı bölgelerin yani mekanların beynimize ve ruhsal yapımıza daha güçlü tesirleri olduğuna dair dini metinlerde örnekler de vardır. Mesela Hz.Yakup bulunduğu yerden Haran?a doğru yola çıkar ve güneş batıp gece olunca ordaki bir alanda uyur. Başını o yerdeki taşlardan birisine yaslar ve uyur yani başının altına taş koyar. Hz.Yakup uykuya dalınca mucizevi rüyalar görmeye başlar fakat bunlar sıradan rüyalar değildirler. Hz.Yakup bu bölgede uyurken rüyasında yeryüzü üzerine bir merdiven dikildiğini ve başının göklere eriştiğini görmüştür ve onda meleklerin inip çıktığını görmüştür. Hz.Yakup uyandığında bu bölgenin çok özel olduğunu ve buranın göklerin bir kapısı olduğunu söylemiştir. Aslında uyku ve rüya konuları ruhsal boyuta geçiş ile çok yakından ilgilidir. Mesela bir Kur?an ayetinde: "Allah o canları öldükleri zaman alır; ölmeyenleri de uyuduklarında. Sonra haklarında ölüm kararı verdiklerini alıkoyar, diğerlerini belirlenmiş bir süreye kadar salıverir. Şüphesiz ki bunda düşünecek bir kavim için deliller vardır."(Zümer 42.ayet) Gördüğünüz gibi ayette uykunun aynı zamanda ölüm hadisesi ile direkt bağlantılı olduğu vurgulanmaktadır. Dolayısıyla rüyalar sadece anlamsız görüntülerden ibaret değildir ruh boyutuyla da yakından ilgilidir. Manyetik alanların uyku esnasında beyinle etkileşimine dair ilginç örnekler de mevcuttur. Mesela yoğun manyetik alanlarının olduğu bölgelerde uyuyan bir kişi hayatında görmediği netlikte ve gerçeklikte düşler-rüyalar görebilir. Hatta günahlardan arınmış insanlar bu rüyaları doğaüstü hallere kadar taşıyabilir. Gerçekten de manyetik alanların fiziksel ve ruhsal yapımıza etkileri olup olmadığını denemek isteyenler Uyku esnasında başlarına yakın bir yerde mıknatıs bulundursunlar. çünkü mıknatısların da manyetik alanları vardır ve bu da beynimizi yakın mesafede etkiler. Büyük bir mıknatıs bulmak biraz zor olabilir. Fakat müzik hoparlörlerinin içinde yani teyplerde sesin geldiği kolonların içerisinde büyük mıknatıslar bulunur. Dolayısıyla uyku esnasında herhangi bir hoparlörü de başınıza yakın tutarak bunu deneyebilirsiniz. (Teyp veya Hoparlörün elektriğe bağlı olmasına gerek yok kapalı olsun. Yani ses gelmesine gerek yok teyp çalışmasın) Ayrıca mıknatısın yani hoparlörün başa göre uzaklığı, yönü ve açısı da önemlidir (Sağ,Sol,Düz,Ters,Uzak,Yakın?v.s ) Farklı denemeler yaparak yani hoparlörün yönünü ve uzaklığını değiştirerek en uygun açıyı ve hoparlörün yerini farklı uyku denemeleri yaparak belirleyin. Fakat bunu sürekli denemek sağlığa zararlı olabilir o nedenle sadece birkaç defa deneme maksadıyla mıknatıs kullanabilirsiniz. (7-8 defa mıknatıs kullanmanın da bir zararı olmaz) Nitekim asıl önemli olan yer zemininin yani Doğal Manyetik alanın yoğun olduğu alanları tespit edebilmenizdir.(Sağlık açısından Mıknatısı sürekli kullanmayın) Başta da değindiğimiz gibi doğal manyetik alanlar yer zemininden çıkıp atmosfere kadar devam etmektedir yani uzaya kadar ulaşmaktadır. (Mıknatıs sadece deneme içindir fazla kullanmayınız zararlı olabilir) Elektromanyetik alanlar Manyetik alanlardan farklıdır. Mesela cep telefonlarından elektromanyetik dalgalar yayılır ve sağlığa zararlı olup olmadığı halen tartışılmaktadır. Fakat manyetik alanların (bizim başından beri bahsettiğimiz manyetik alanların) sağlığa zararlı olduğuna dair bilimsel bir bulgu yoktur.(Bizim bahsettiğimiz manyetik alana Statik yani durgun Manyetik alan da denilir) Mesela birçok hastanede MR dediğimiz Manyetik Rezonans cihazları kullanılmaktadır ve bu cihazlarda çok güçlü manyetik alanlar bulunmaktadır. Sağlığa zararlı olsaydı bu cihazlar günümüz hastanelerinde kullanılmazdı. Fakat dediğimiz gibi diğeri yani Elektromanyetik alanlar zararlı olabilir. [/b][/quote]
  20. [img]http://www.meleklermekani.com/imagehosting/mevlitkandili%20(5)-227.jpg[/img]
  21. [size="4"][color="#FF0000"][b]Iphone Artık Kollarda[/b][/color][/size] [quote]http://www.beyazgazete.com/haber/2012/2/1/iphone-artik-kollarda-1036546.html[/quote] 01 Şubat 2012 [quote][b] [img]http://images.beyazgazete.com/haber/2012/2/1/20120201_iphone-artik-kollarda.jpg[/img] Birçok elektronik kategorisinde başarılı tasarımları ve güçlü ürün özellikleriyle en çok tercih edilen markalardan olan Apple, saat pazarında da adından söz ettirmek istiyor. Gadget sitesinin haberine göre, birçok elektronik kategorisinde başarılı tasarımları ve güçlü ürün özellikleriyle en çok tercih edilen markalardan olan Apple, saat pazarında da adından söz ettirmek istiyor. Apple'ın başarılı tasarımcısı Antonio de Rosa tarafından tasarlanan ilk prototip oldukça ilgi çekiyor. Ürünün gövdesi polikarbonat, kevlar ve alüminyumdan oluşmakta; bu özellikleri ile hem sağlam bir etki bırakıyor hem de Apple'ın tasarım dilini başarılı bir şekilde devam ettiriyor. Bu mükemmel saati diğer saatlerden ayıran bir çok sıradışı özelliği mevcut. Bunların başında hiçbir saatte buulunmayan Wi-Fi ve bluetooth bağlantısı ve 32GB'lık bir hafıza. Ayrıca arkadaşlarınıza yüz yüze görüşmenizi sağlayabilecek 3G teknolojisi. [/b][/quote]
  22. [color="#FF0000"][b]Kocaeli Gölcük[/b][/color] [spoiler][img]http://a8.sphotos.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-ash4/394209_10150534675259817_38717224816_8283230_230149229_n.jpg[/img][/spoiler] [color="#0000FF"][b]Kocaeli Değirmendere[/b][/color] [spoiler][img]http://a4.sphotos.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-ash4/385939_10150485672456161_40403736160_9162032_1315555432_n.jpg[/img][/spoiler]
  23. [size="4"][color="#FF0000"][b]antivirüs kapıştı![/b][/color][/size] [quote]http://www.veteknoloji.com/9-antivirus-kapisti-49945--.html[/quote] 31 Ocak 2012 [quote][b]En iyi 9 antivirüs programı seçildi! En iyi ücretsiz antivirüsün hangisi olduğu, dev sitenin bu testinde ortaya çıktı... Sisteminizi dış tehlikelere karşı korumak için ücretli bir antivirüse sahip olmak zorunda değilsiniz. Bu işi yapabilen ücretsiz araçlar da var, ancak hangi ücretsiz aracı kullandığınız oldukça önemli. Hangi ücretsiz aracın ne kadar iyi koruma sağladığını merak eden Techradar'ın yeni gerçekleşirdiği bir test ise 9 popüler paketi karşı karşıya getiriyor. İşte Techradar'ın test sonuçları: 1. Ad-Aware Free Antivirus 4.6 Puan: 4.5/5 Artıları: Kullanımı kolay, boot süresini etkilemiyor, tarama süresi birkaç testten sonra azalıyor, tarayıcı izlerini temizliyor. Eksileri: Az sayıda işlev, ilk tarama süreleri ortalama seviyede. 2. Avast Free Antivirus 6.0.1367 Puan: 4/5 Artıları: Hızlı yüklenme, çok sayıda işlev, temiz arayüz, çok sayıda gerçek zamanlı koruma katmanı, konuşma sesli uyarılar. Eksileri: Uzun tarama süresi, PC açılışını yavaşlatıyor, ortalamanın biraz altında doğruluk. 3. AVG Anti-Virus FREE 2012 Puan: 5/5 Artıları: Çok sayıda işlev, hafif, hızlı ve doğruluğu yüksek. Eksileri: Uzun yükleme süreci, çok sayıda arkaplan işlemi kullanması, rootkit'ler için ayrı bir tarama. 4. Avira Free Antivirus Puan 4.5/5 Artıları: Hızlı yükleme, hızlı ilk tarama süresi, hafif, doğruluğu yüksek. Eksikleri: Ücretsiz sürümde birçok özelliği eksik, web korumasını kullanmanız için Ask araç çubuğunu yüklemeniz gerekiyor. 5. Comodo Antivirus 5.9.2 Puan: 3,5/5 Artıları: Güçlü saldırı algılama sistemi, hızlı ilk tarama, sistem performansını düşürmemesi. Eksileri: Defense+ uyarıları zaman zaman karmaşık olabiliyor, yanlış uyarılar, tarama hızı zamanla pek iyileşmiyor. 6. Emsisoft Anti-Malware 6.0 Puan: 4,5/5 Artıları: Hızlı ve kolay yükleme, temiz arayüz, mükemmel tarama performansı, iyi doğruluk, diğer güvenlik araçları ile çalışabilmesi. Eksileri: Gerçek zamanlı antivirüs koruması sunmuyor. 7. Microsoft Security Essentials 2.1.11160 Puan: 4/5 Artıları: Kullanımı kolay, sistem performansını çok az etkiliyor, iyi bir gerçek zamanlı koruma sağlıyor. Eksileri: Uzun tarama süresi, ortalamanın altında algılama oranı. 8. Outpost Security Suite Free 7.1 Puan: 3/5 Artıları: Çok sayıda güvenlik özelliği, Windows ve Outlook'un açılışına az etki etmesi, iyi seviyede doğruluk. Eksileri: "Öncelikli güncellemeler" sağlanmaması, Techradar'ın testi sırasında zararlı veritabanını güncelleyememesi, ilk tarama süresinin çok uzun olması, Firefox'un açılışını önemli ölçüde uzatması. 9. PC Tools Antivirus Free 2012 Puan: 4,5/5 Artıları: Kullanımı kolay ve hafif oluşu, ortalamanın üzerindeki tarama süresi, iyi bir algılama oranına sahip olması. Eksileri: Sabit diskte çok yer kaplaması, Outlook'un açılışını hissedilir derecede yavaşlatması, bazı tasarım hataları, ücretli sürümüne göre önemli ölçüde daha az özelliğe sahip olması. [/b][/quote]
  24. [size="4"][color="#FF0000"][b]Zihin okumayı başardılar[/b][/color][/size] [quote]http://www.sabah.com.tr/Teknoloji/Haber/2012/02/01/zihin-okumayi-basardilar[/quote] 01.02.2012 [quote][b]Bilim adamları geliştirdikleri yeni teknoloji sayesinde, konuşma yetisini kaybedenlerin beyinlerindeki iletişim faaliyetlerini sözcüklere dönüştürmeye hazırlanıyor. Bireylerin zihnini okumak artık yalnızca bilim kurgu filmlerinin parçası değil. Amerika'nın Californiya-Berkeley Üniversitesi'nden araştırmacılar, konuşma yetisini kaybetmiş hastaların düşüncelerini sözcüklere dönüştürmeyi başardı. Teknoloji, beynin duyulan sözcükleri beyin dalgasına dönüştürmesi prensibine dayanıyor. 15 epilepsi hastası üzerinde yapılan deneyde katılımcılara belli sözcükler dinletildi. Hastaların kafatasına yerleştirilen elektrotlar yardımıyla bu sözcüklerin beyin dalgasına dönüşümü gözlendi. Bilim adamlarının geliştirdiği bilgisayar programı, bu beyin dalgalarını yeniden sözcüklere dönüştürmeyi başardı. [/b][/quote]
  25. [size="4"][color="#FF0000"][b]Üç adımda kablosuz ağ güvenliği![/b][/color][/size] [quote]http://www.veteknoloji.com/uc-adimda-kablosuz-ag-guvenligi-49958-1-.html[/quote] 31 Ocak 2012 Salı [quote][b]Artık hemen her evde ve ofiste kablosuz ağ bulunuyor. Peki bu ağların ve kişisel cihazlarımızın güvenliğini nasıl sağlayacağız? Trend Micro Güvenlik Araştırmaları ve İletişimi’nden sorumlu direktörü Rik Ferguson, üç adımda kablosuz ağlarda güvenliği sağlamanın yolunu açıklıyor. Eğer evinizdeki tüm içeriğin bilgisayarınıza, akıllı cihazlarınıza hatta televizyonlarınıza doğrudan ulaşmasını istiyorsanız, hiç kuşkusuz çoktan kablosuz teknolojilere yatırım yaptınız. Kablosuz ağlar; duvarları delmeniz ya da duvarlar üzerinden kabloları dolandırmanızın yaratacağı baş ağrısından kurtulmanız anlamına geliyor. Ancak, kablosuz ağları kablolu ile karşılaştırdığımızda, kablosuz ağların belki de tek eksi yönü olarak “güvenlik endişesi” ortaya çıktığını göreceksiniz. Havadan yayın yapan kablosuz ağınızda, eğer yeterli güvenlik sağlanmazsa, birçok problem ortaya çıkabiliyor. Başkalarının sizin ağınıza sızarak kişisel verilerinizi çalması ya da yasadışı bir eylemde bulunmaya kalkışması potansiyel tehlikeleri oluşturuyor. Tüm bu endişeleri ortadan kaldırmak için Trend Micro Güvenlik Araştırmaları ve İletişimi’nden sorumlu direktörü Rik Ferguson, 3 adımda güvenliğin yolunu açıklıyor: 1. İlk olarak, kablosuz yönlendiriciye (pek çok ev ve işyerlerinde bu görevi ADSL modemler üstleniyor) giriş yapın ya da cihaza erişerek, standart olarak gelen yönetici ismi ve şifresini değiştirin. Yönetici ayarlarını asla yönlendiricinizin size ilk geldiği haldeki gibi bırakmayın. Çünkü ağınıza sızmanın en kolay yöntemlerinin başında, yönlendirici şifresinin bilinmesi olur. Özellikle operatörlerin dağıttığı kablosuz yönlendiricileri kullanıyorsanız daha fazla risk altındasınız demektir. Çünkü cihazın markasının bilinmesi saldırganların işini oldukça kolaylaştırıyor. 2. SSID (Service Set Identifier) ya da kablosuz ağ isminizi değiştirmelisiniz. Cihazın kendi ismini değiştirin ve ağın fiziksel konumunu (isim ya da adres gibi) belirtecek ya da yönlendiricinin üreticisini ortaya çıkarak isimler vermeyin. Verilecek en ufak bir tüyo, ağa sızmak isteyenlerin işlerinin kolaylaştırılmasına sebep olur. 3. Yönlendiricinize giriş yaptığınızda, ağınızın şifreleme ayarlarını da düzenlemelisiniz. Güvenli kalabilmek ve kimsenin sizin trafiğinize, isteğiniz dışında müdahale edemeyeceğinden emin olmanız için en önemli adımı ‘şifreleme ayarları’ oluşturuyor. Şifreleme bölümüne girdiğinizde karşınıza iki ya da üç metot çıkacak: WEP, WPA ve WPA2. Bunlar arasında en güçlü olanı WPA2 şifreleme metodudur ve WiFi onaylı logosu bulunan tüm cihazların bu standardı desteklemesi gerekiyor. Şifreleme metodu olarak WPA ya da WPA2 seçtiğinizden emin olarak, saldırılara karşı yeterince rastlantısal ve karmaşık koruma sağlayabilirsiniz. Ayrıca, rastgele küçük ve büyük olarak yazılmış harf ile rakamlardan oluşan 8 karakterli bir şifre de yeterli olacaktır. Eğer eski bir cihaz kullanıyor ve WPA2 bulunmuyorsa, WPA seçmenizde sakınca bulunmuyor ancak WEP şifrelemeden uzak durun. Çünkü WEP, bir aceminin bile kullanabileceği basit araçlar ile kolayca kırılabilir. Kablosuz Ağ Güvenliğinin Hurafeleri 1. Kablosuz ağınızın adını gizlemenin size güvenlik sağlayacağını önermiş olabilirler ancak buna aldırmayın. Zira herhangi birisi, kablosuz ağ ile iletişime geçerek, adını vermediğiniz ağınızın ismini saniyeler içinde bulabilir. SSID sadece ağınızın adıdır, daha fazlası değil. 2. Bir başka rivayet de MAC adresi üzerine konuşuluyor. Birçok güvenlik önerisinde, donanım adreslerinin kablosuz ağınıza bağlanabilmesi için beyaz listeye alınması gerektiğini yer alır. Ancak bu da tam anlamıyla bir zaman kaybıdır. Çünkü herhangi biri, sizin ağınıza girerek bağlanmasına izin verilen MAC adreslerini görebilir ve saniyeler içinde “iyi bilinen” MAC adresini kopyalayarak ağa bağlanabilir. [/b][/quote]
×
×
  • Create New...