Jump to content

mucit41

Üye
  • Posts

    3550
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    12

Everything posted by mucit41

  1. [size="4"][color="#FF0000"] [b]ADSL hat sayısı 7 milyonu aştı[/b][/color][/size] [quote][b]Türk Telekom Grubu yılın ilk çeyreğinde 405 milyon lira konsolide yatırım yaparken, grubun ADSL hat sayısı ilk kez 7 milyonu aştı.[/b] Altyapıya ve teknolojiye yatırıma devam edilirken ilk 3 ayda Türk Telekom Grubu konsolide yatırımı önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 29 artarak 405 milyon liraya ulaştı. [b]3 milyar liralık gelir[/b] 2012 birinci çeyrek sonuçlarını değerlendiren Türk Telekom Grup CEO’su Hakam Kanafani, şunları söyledi: “2012 yılının ilk çeyreğinde Türk Telekom Grubu’nun gelirlerini artırmayı sürdürdüğünü ve güçlü bir FAVÖK marjı elde ettiğini duyurmaktan memnuniyet duyuyorum. Konsolide çeyrek gelirlerimiz yıldan yıla yüzde 3 artarak 3 milyar liraya ulaştı ve elde ettiğimiz yüzde 42 FAVÖK marjına, net karımızda yıldan yıla yüzde 27’lik bir artış eşlik etti. Yılın ilk çeyreği, özellikle yeni sabit geniş bant ürünlerimiz ve hizmetlerimizle yıla iyi bir başlangıç oldu. Binaya ve eve kadar yüksek hızda fiber teklifimiz 1 milyon haneye (home pass) ulaştı. Sabit geniş bant müşteri sayısı 7 milyonu geçti. Sabit hat tarafında önceki çeyreklerde görülen olumlu trendler, ADSL müşterilerimizin daha yüksek hız ve kapasite tercih etmesi ve giderek artan sayıda PSTN müşterimizin sabit ses dakika paketlerimize geçmesiyle devam etti.” [b]170 bin abone geldi[/b] Türkiye mobil pazarının rekabetçi yapıya kavuştuğunu dile getiren Hakam Kanafani, “Mobil pazardaki yoğun rekabete rağmen mobil şirketimiz Avea, müşteri tabanını ve gelirlerini artırarak akıllı büyüme stratejisine devam etti. Avea ilk çeyrekte net 170 bin abone elde etti ve toplam müşteri bazını yıldan yıla yüzde 9 artırarak abone sayısını 12,9 milyona çıkardı. Mobil gelirler yıldan yıla yüzde 12 artarak 787 milyon liraya çıktı. FAVÖK, data ve gelen arama gelirlerindeki belirgin büyümenin desteğiyle yıldan yıla yüzde 12 büyüdü. Katma değerli hizmetler, gelişmiş satış kanalı ve müşteri hizmetleri, daha güçlü bir ağ, akıllı telefon ortaklıkları ve Grup bazında çapraz satış faaliyetleri ile Avea, Türk Telekom Grubu’nun büyümesini sağlayan ana unsurlardan biri olmaya devam etti.” [b]Masa telefonuna gelen çağrıya ‘cep’ten cevap [/b] AVEA, verimlilik artışı kapsamında İş Bankası için özel olarak “Gelişmiş Yönlendirme Hizmeti” oluşturdu. Avea ve İş Bankası’nın imzaladığı işbirliği kapsamında, İş Bankası çalışanları, ihtiyaç duymaları halinde masa telefonlarına gelen çağrıları cep telefonundan karşılayarak, zamandan ve mekandan bağımsız çalışma imkanına sahip oldu. Böylelikle gelişmiş bir santralin tüm özelliklerine sahip ekstra bir santral yatırımına ihtiyaç duymayan “Avea Gelişmiş Yönlendirme Hizmeti” ile İş Bankası hem tasarruf edecek, hem de çalışanlarının verimliliği artacak. Bu hizmet kapsamında banka çalışanları tüm çağrılarını, cihazdan bağımsız olarak yönetebilecek. Çağrı sırasında masa telefonundan cep telefonuna ya da cepten masaya çağrıyı kesilmeden aktarabilecekler. Proje, ilk aşmada 2 bin banka çalışanı ile başlatılacak. [/quote] [code]http://www.veteknoloji.com/adsl-hat-sayisi-7-milyonu-asti-52341--.html[/code] [b]18 Nisan 2012 Çarşamba[/b]
  2. [size="4"][color="#FF0000"][b]İnternet virüs kaynıyor[/b][/color][/size] [quote][b]ESET Mart ayı Tehdit Raporuna göre dünyanın en çok görülen ilk 10 virüs listesine bir ay içinde bugüne kadar hiç olmadığı kadar çok yeni tehdit eklendi.[/b] Antivirüs yazılım lideri ESET tarafından yayınlanan Mart ayı Dünya Tehdit Raporu’na göre, dünyanın en çok görülen ilk 10 virüs listesine bir ay içinde bugüne kadar hiç olmadığı kadar çok yeni tehdit eklendi. ESET uzmanları, görülme sıklığı giderek yoğunlaşan dört yeni zararlı yazılım tespit etti. Bu yeni zararlılardan güvenlik ile ilgili bazı site ve bloglar da etkilendi. Gerçek zamanlı zararlı yazılım verilerini derleyen bulut tabanlı ESET Live Grid istatistiklerine göre Mart ayına, hızla yaygınlaşarak ilk ona giren dört yeni zararlı yazılım damgasını vurdu. Bu zararlıların ortak yönü, farklı yöntemlerle kullanıcıyı belli web sayfalarını yönlendirerek, bilgisayara virüs bulaşmasını sağlamaları. Yeni zararlılardan “JS/Agent”, hacklenmiş web sayfalarında tespit edilen bulaşıcı JavaScript’lere verilen genel etiket. Bu virüs listede 5. sıraya yerleşti. “JS/Iframe” ise internet tarayıcıyı zararlı yazılımlarla dolu başka bir sayfaya yönlendiriyor. Bu tür zararlıların program kodları genellikle HTML sayfaların içine gömülüyor. Diğer yeni katılımcı “Win32/Sirefef”, tarama motorlarının sonuçlarını reklam içeren sayfalara yönlendiren bir truva atı. İlk on tehdit listesinin sonuna yerleşen “JS/Redirector” ise tarayıcıyı zararlı yazılımlar barındıran adreslere yönlendiren bir truva atı. [b]Güvenlik ile ilgili sayfalar da hedef[/b] JS/IFrame ve JS/Agent, geçtiğimiz ay güvenlik ile ilgili site ve bloglar da bile tespit edildi. Konuyla ilgili bilgi veren ESET Güvenlik Takımı Lideri Robert Lipovsky, "Güvenlik ile ilgili web sitelerini ziyaret etmek bile bazen tehlikeli olabiliyor. Mart ayında zerosecurity.org adlı siteyi ziyaret ettiyseniz ve aynı zamanda bir ESET kullanıcısıysanız zararlı yazılım uyarısı ile karşılaşmış olmanız muhtemel. Genellikle bu tür teknikler, kullanıcıların bilindik bir siteyi ziyaret ederlerken yanlışlıkla ve farkına varmadan zararlı yazılım indirmesi ile sonuçlanıyor. Bu arada zerosecurity.org yöneticisi ESET tarafından uyarıldıktan hemen sonra gayet hızlı davranarak zararlı yazılımı siteden kaldırdı. Bu türden saldırılar hepimizin başına her an gelebilir ve geliyor” açıklamasını yaptı. [b]En çok görülen tehdit[/b] Öte yandan dünyada en çok görülen tehdit, “HTML/Scrinject.B” oldu. Bu virüs, güvenilir olarak bilinen web sitelere yerleşerek, kullanıcıyı sahte linklere yönlendiriyor ve kötü amaçlı yazılımların bilgisayara indirilmesine neden oluyor. “HTML/Scrinject.B”, Ocak ayından bu yana dünya tehdit liderliğini sürdürüyor. [/quote] [code]http://www.veteknoloji.com/internet-virus-kayniyor-52342--.html[/code] [b]18 Nisan 2012 Çarşamba[/b]
  3. [size="4"][color="#FF0000"][b]Windows pencerenize yeni özellikler ekleyin[/b][/color][/size] [quote] Bu araç sayesinde Windows pencerelerinize yepyeni özellikler eklenecek! Bu haberimizde size ufak ama oldukça etkili bir yazılımdan bahsedeceğiz, yazılımın faydasına gelecek olursak, yazılım sayesinde Windows'ta pencerelerinize yepyeni butonlar ekliyor. Birden fazla özellik sunan bu araç oldukça kullanışlı ve pratik çözümler getiriyor. [b]eXtra Buttons[/b] adındaki bu yazılım isteğe bağlı olarak pencerelerinize 12 adet farklı görevdeki butonlar ekleyebiliyor. Bu görev simgeleri klasörün sağ üst köşesinde yer alan 3 sabit simgenin yanına ekleniyor. [img]http://www.teknolojioku.com/application/static/data/news/1/1334586044_use.jpg[/img] Bu işlevleri biraz daha yakından tanıyacak olursak: "Her zaman üstte, arkaya gönder, pencereyi kopyala, küçült (başlık çubuğu görünecek şekilde), saydamlık, sistem çubuğuna küçült, sistem çubuğu menüsüne küçült, başka monitöre taşı, arkasına tıklayabilme, tam ekran, yer imleri." gibi imkanlar sunuyor. Her düğmeye özel bir kısayol atamak da mümkün, ayrıca görünmesini istemediğiniz uygulamalar için bunu iptal edebilme imkanı da sunuyor. Yazılımı indirmek için tıklayın [code]http://www.xtrabuttons.com/[/code] [/quote] [code]http://www.teknolojioku.com/haber/yazilim/windows-pencerenize-yeni-ozellikler-ekleyin.html[/code] [b]16 Nisan 2012[/b]
  4. [size="4"][color="#FF0000"][b]Günümüzün Hızlı Veri Patlaması Ağ Sistemlerini Zorluyor[/b][/color][/size] [quote][b]Özellikle sosyal ağların hayatımıza yoğun biçimde girmesiyle birlikte ağ üzerindeki veriler her geçen gün daha büyük bir hızla artıyor.[/b] Bugün 1 dakikada Facebook’ta 6 milyon sayfa görüntüleniyor, Google’da 2 milyonun üzerinde arama yapılıyor, Twitter’a 320 yeni hesap ekleniyor. Yaşanan veri patlaması ağ altyapısını giderek daha fazla zorluyor. Teknoloji sektörünün öncü ismi Intel, yaşanan veri patlamasıyla birlikte ağ sağlayıcıların gelecekte ağ kapasitesi ihtiyacını karşılamak için çok daha fazla çabalaması gerekeceğini belirtiyor. Dünya çapında kullanıcıların mobil cihazlara ve ağ üzerindeki video paylaşım sitelerine yönelik ilgisi, ağ altyapısının önemini çok net biçimde gözler önüne seriyor. Mobil cihazlar, sosyal medya ve lokasyon uygulamaları, müzik veya viral video yayını gibi nimetlerden yararlanabilmemiz için sağlam bir ağ altyapısının desteklediği hızlı bir veri akışı gerekiyor. Şu anda tek bir dakikada global IP ağlarında neredeyse 640 Terabyte’lık veri hareket ediyor. Artan akıllı telefon ve sosyal ağ uygulama kullanımı bu veri dalgasından çok daha fazlasının yaklaştığını işaret ediyor. Günümüz veri hacmi, ağ sağlayıcıları bant genişliğine karşı doymak bilmez bir açlıkla baş etmek durumunda bırakıyor. Gelecekte bu talebin çok daha büyük boyutlara gelmesi bekleniyor. Halihazırda ağa bağlı cihazların sayısı küresel nüfusla başa baş giderken 2015 yılında bu sayının nüfusun iki katına ulaşacağı öngörülüyor. Bundan sadece 3 yıl sonra, sadece 1 saniyede IP ağlarından geçen tüm videoları görüntülemek 5 yılımızı alacak. İşte sadece mobil ve video kullanımının ardındaki ağ kapasitesi ihtiyacının büyüklüğünü gözler önüne seren bazı küçük bilgiler. [b]Günümüzde bir dakikada:[/b] - 204 milyon e-posta gönderiliyor - Flickr’da 20 milyon fotoğraf görüntüleniyor - Facebook’ta 6 milyon sayfa görüntüleniyor - Google’da 2 milyonun üzerinde arama yapılıyor - Youtube’da 1.3 milyon video görüntüleniyor - 277,000 kişi Facebook’a giriyor - 100,000 Tweet atılıyor - Amazon’da 83,000 dolarlık satış işlemi yapılıyor - Pandora’dan 61,141 saatlik müzik yayını yapılıyor - 47,000 uygulama indiriliyor - Flickr’a 3,000 fotoğraf yükleniyor - 1,300 kişi mobil cihaz kullanmaya başlıyor - 320’nin üzerinde Twitter hesabı ekleniyor - 135 botnet enfeksiyonu gerçekleşiyor - 100’ün üzerinde LinkedIn hesabı açılıyor - YouTube’a 30 saatlik video yükleniyor - 20 kişi kimlik bilgilerini çaldırıyor - 6 yeni Wikipedia konusu yayınlanıyor. [/quote] [code]http://www.teknolojioku.com/haber/internet/gunumuzun-hizli-veri-patlamasi-ag-sistemlerini-zorluyor.html[/code] [b]16 Nisan 2012[/b]
  5. [size="4"][color="#FF0000"][b]Internet Explorer 10 Çıkmak Üzere[/b][/color][/size] [quote]Microsoft’tan sızdırılan bir yol haritasi firmanın yakın gelecekte kullanıma sunacağı ürünler hakkında bilgi verdi. Bunlar arasında en çok dikkat çeken ise Internet Explorer 10. [img]http://www.techno-labs.com/image/index/52/windowsie10.jpg[/img] Son birkaç sürümdür kullanıcıların kafasındaki olumsuz görüşleri azaltan Internet Explorer’ın 10.sürümü çok yakında bizlerle olabilir. Belgeye bakıldığında IE 10’un 2012’nin ikinci yarısında çıkacağı görülüyor.[/quote] [code]http://www.techno-labs.com/1/32254/1/internet-explorer-10-cikmak-uzere.html[/code] [b]13.04.2012[/b]
  6. [size="4"][color="#FF0000"][b]Mac Virüsü Flashback Temizleniyor[/b][/color][/size] [quote]Geçtiğimiz günlerde gündeme gelen ve dünyada 600.000'den fazla Mac bilgisayara bulaştığı belirtilen Flashback malware, Apple'ın sözü doğrultusunda ortadan kalkacak. Mac bilgisayarların 'virüssüz kullanım' iddiasına gölge düşüren kötücül yazılım, bugün gelen güncellemeyle yok edilmeye çalışılacak. [img]http://www.techno-labs.com/image/index/256/mac-virus-flashbcak.jpg[/img] Mac kullanıcıları için yayımlanan 66.8MB'lık güncelleme, OS X'in Software Update uygulamasından ücretsiz olarak indirilebiliyor. Eğer Mac kullanıcısıysanız bu yazılımı yüklemeyi unutmayın.[/quote] [code]http://www.techno-labs.com/1/32260/1/mac-virusu-flashback-temizleniyor.html[/code] [b]13.04.2012[/b]
  7. [size="4"][color="#FF0000"][b]Sony SmartWatch kol saati, Android akıllı telefona bağlanabiliyor[/b][/color][/size] [quote] [img]http://i.imgur.com/crxbO.jpg[/img] Teknoloji devi Sony, Android işletim sistemine uyumlu bir kol saati hazırladı. Saat, minicik ekranı üzerinde yapılmasına izin verdiği şeyler ile dikkat çekiyor. Dönem dönem, piyasaya son derece orijinal ürünler çıkarmayı seven Sony, bu sefer de Android işletim sistemi ile uyumlu bir kol saati ile karşımıza çıkıyor. Saat, internete bile bağlanabiliyor. Sony'nin bu çılgın kol saati internete, kullanıcının telefonu üzerinden, Bluetooth bağlantı ile bağlanabiliyor. Yani bu cihazın internete bağlanabilmesi için telefonunuzun Bluetooth özelliğinin açık olması gerekmekte. Tabii bunun yanında muhtemelen ya cihazın uyumlu olması (Sony Experia serisi?), ya da özel bir yazılım yüklü olması gerekecektir. Akıllı saat, standart "saati ve tarihi gösterme" işlevinin yanı sıra, canlı içeriklere de ulaşabiliyor. Ayrıca akıllı telefonun dokunmatik ekranlı bir harici arayüzü görevi de görebiliyor. 3.3 santimlik ekrana sahip olan Sony SmartWatch, e-posta, Twitter, Facebook ve SMS mesajlarını görüntüleyebiliyor. Uyarı için, saat içerisindeki titreşim kullanılıyor. Fiyatına baktığımızda ise 150 dolarlık bir etiket ile karşılaşıyoruz. [/quote] [code]http://www.teknokulis.com/Haberler/Mobil/2012/04/13/zannedersem-tek-eksigimiz-sony-android-kol-saati[/code] [b]13.04.2012[/b]
  8. [size="4"][color="#FF0000"][b]Bir iPad Nasıl Doğuyor[/b][/color][/size] [quote]Apple son tablet ürünü iPad satış rekorları kırıyor. Foxconn ve Apple’ın imaj düzeltme çalışmaları doğrultusunda iPad’in üretim aşaması ilk kez detaylı olarak yayınlandı. Bir iPad’in doğum hikayesini görmek ister misiniz? İşte Foxconn’daki işçilerin hayatıyla kesişen iPad’in üretim macerası. [media]http://www.youtube.com/watch?v=5cL60TYY8oQ[/media] [/quote] [code]http://www.techno-labs.com/1/32244/1/bir-ipad-nasil-doğuyor.html[/code] [b]12.04.2012[/b]
  9. [size="4"][color="#FF0000"][b] Kuantum internet için ilk adım[/b][/color][/size] [quote][b]Alman bilim insanları, tek atom ve foton parçacıkları arasında oluşturulan ara yüzlere dayanan, ilk kuantum iletişim ağının prototipini üretmeyi başardı.[/b] Kuantum ağın kullanılabilir olması için, kuantum bilgi transferinin tersine çevrilebilir olması gerekiyor. Ancak, kuantum bilginin çok hassas olması, bu işlemi zorlaştırıyor. Kopyalamaya izin vermeyen teorem nedeniyle, kuantum sistemi olarak bilinen matematiksel değişkenleri içeren ‘kuantum durumu’, isteğe bağlı çoğaltılamıyor. Almanya’nın Max Planck Kuantum Optik Ensitütüsü’ndeki (MPQ) araştırmacılar, bilgi transferinde yaşanan sorunu ortadan kaldıracak çözümü geliştirdi. Gerhard Rempe’nin başını çektiği araştırma ekibi, güvenli iletişim sağlanabilecek ilk basit kuantum ağını oluşturmayı başardı. Fizik alanında çığır açması beklenen gelişme sayesinde, süper hızlı kuantum internet teknolojisine bir adım daha yaklaşıldığı ifade edildi. [b]KUANTUM İNTERNETİN TEMELİ[/b] Kuantum ağlar, içerdiği bitlerin hem 0 hem de 1 değeri alabilmesi sayesinde geleneksel ağlardan ayılırıyor. Normal ağlarda bitler ya 0 ya da 1’i temsil ediyor. Üstdüşüm özelliğine sahip olan kuantum bit, yani kübit ise aynı anda her iki konumu temsil edebiliyor. Bilgiyi oluşturan her bit, bir atomdan diğerine kendi kuantum durumunu bağımsız fotonlar üzerinde haritalandırarak ilerliyor. Bu fotonlar (ışın parçacıkları), fiber optik bir kablo üzerinde hareket ediyor ve ikinci atoma aktarılıyor. İkinci atom, daha sonra elde ettiği bilgiyi yeniden ilk atoma gönderebiliyor veya bir merkez görevi görerek ağdaki diğer tüm atomlara bilgiyi aktarabiliyor. MPQ’nun direktörü Ignacio Cirac’ın fikriyle ortaya atılan kuantum ağı projesi, birbirine bağlanan ve foton değiş tokuşu yaparak bilgi transfer edebilen iki atom parçacağını temel alıyor. İki atom parçacağı, yansıtma özelliği yüksek aynalardan oluşan optik boşluklara yerleştiriliyor. Atomlar fotonları ortaya çıkardığında, fotonlar birçok şekilde kontrol edilebiliyor ve yönlendirilebiliyor. [b]LAZER YARDIMI[/b] Bu sistemin oluşturulmasındaki en zor basamaklardan biri, atomların boşluklara yerleştirilmesi. Söz konusu işlem, lazer yardımıyla atomlara müdahale edilmeden gerçekleştirilebiliyor. Bu şekilde, atomun foton ortaya çıkarması kontrol edilebiliyor, bilginin de spesifik bir foton üzerinde depolanması sağlanıyor. İstenildiği zaman, bilgi başka bir fotona aktarılabiliyor. Alman araştırmacıların kuantum ağı prototipinde kullandığı iki atom parçacağı, aralarında 21 metre mesafe bulunan iki ayrı laboratuarda bulunuyor. Sistemi birbirine bağlamak için 60 metre optik fiber kablo kullanıldı. Scientific American dergisine konuşan Dr. Stephan Ritter, “Kuantum durumlarının, geleneksel tüm ağların sağlayacağından çok daha iyi bir şekilde transfer edilebileceğini söyleyebiliriz. Profesör Chirac’ın geliştirdiği kuramsal yaklaşımının kullanılabilirliğini gösterdik” dedi. [b]BİLGİ IŞINLANABİLECEK[/b] Alman araştırmacılar, kuantum fiziğinde ‘arıtılma’ olarak bilinen süreçle, iki atomun konumları ve davranışları arasında bağlantı kurarak, aralarındaki mesafeye bakmaksızın bilgi transferi yapmayı da başardı. Ritter, “Bir kunatum ağının ilk ptrototipini oluşturduk... Atom parçacıkları arasındaki kuantum bilgi transferini tersine çevirmeyi de başardık... Ayrıca, birbirinden uzak iki atom parçacığı arasına bağlantı kurarak, 100 mikro saniyelik arıtılma süreci oluşturabiliyoruz. Normalde bu süreç sadece bir mikro saniye kadar sürüyor. Aralarında büyük mesafe bulunan iki sistemin arasında bağlantı kurabilmek gerçekten çok etkileyici. Böylece, kuantum bilgisinin ışınlanmasını sağlayacak bir kaynak da elde edebiliriz” ifadesini kullandı. Alman bilim insanı, geliştirecekleri sistemler sayesine bir gün kuantum bilgiyi sadece çok uzak mesafelere taşımakla yetinmeyeceklerini, küresel internet ağının kuantum internete dönüşebileceğini söyledi. [/quote] [code]http://www.veteknoloji.com/kuantum-internet-icin-ilk-adim-52169--.html[/code] [b]12 Nisan 2012 Perşembe[/b]
  10. [size="4"][color="#FF0000"][b]James Cameron Robotları Savaştıracak[/b][/color][/size] [quote] Avatar, Terminator ve Titanic filmleriyle tanınan James Cameron, yeni projesini açıkladı. Cameron sinemacı kimliğiyle tanınsa da aslında belgesel sektörünü geliştiren önemli isimlerden biri. Terminator serisinden sonra Cameron robot dünyasına geri dönüş yapacak. Discovery Channel ile anlaşan ünlü yönetmen robot savaşlarını konu alan bir belgesel serisi hazırlamaya başlayacak. [img]http://www.techno-labs.com/image/index/285/jamescmr.jpg[/img] Robogeddon adlı belgeselde katılımcıların robotları bir birlerini yok edene kadar saşavacak. Her bölümde, kazanan robotun teknolojisi ve kaybedenin eksiklikleri bilimkurgusal bir dille anlatılacak. Projenin ne zaman yayınlanmaya başlayacağı henüz açıklanmadı. [/quote] [code]http://www.techno-labs.com/1/32222/1/james-cameron-robotlari-savastiracak.html[/code] [b]11.04.2012[/b]
  11. [b]Oldukça ilginç ve bir o kadar da güzel hesaplar var. Kim bilir daha ne kadar var ama bunlar şaşıp kalmaya yeterli.[/b] 1 x 8 + 1 = 9 12 x 8 + 2 = 98 123 x 8 + 3 = 987 1234 x 8 + 4 = 9876 12345 x 8 + 5 = 98765 123456 x 8 + 6 = 987654 1234567 x 8 + 7 = 9876543 12345678 x 8 + 8 = 98765432 123456789 x 8 + 9 = 987654321 1 x 9 + 2 = 11 12 x 9 + 3 = 111 123 x 9 + 4 = 1111 1234 x 9 + 5 = 11111 12345 x 9 + 6 = 111111 123456 x 9 + 7 = 1111111 1234567 x 9 + 8 = 11111111 12345678 x 9 + 9 = 111111111 123456789 x 9 +10 = 1111111111 9 x 9 + 7 = 88 98 x 9 + 6 = 888 987 x 9 + 5 = 8888 9876 x 9 + 4 = 88888 98765 x 9 + 3 = 888888 987654 x 9 + 2 = 8888888 9876543 x 9 + 1 = 88888888 98765432 x 9 + 0 = 888888888 1 x 1 = 1 11 x 11 = 121 111 x 111 = 12321 1111 x 1111 = 1234321 11111 x 11111 = 123454321 111111 x 111111 = 12345654321 1111111 x 1111111 = 1234567654321 11111111 x 11111111=123456787654321 111111111×111111111=12345678987654321
  12. [quote name='Musicoloji' date='10 April 2012 - 11:39 ' timestamp='1334047151' post='1184153'] serial istiyor bu program indiridim kurmana gerek yok diyorsun setup çıktı kurdum serial istiyor lütfen doğru yazın [/quote] Keygeni içinde indirip deneyebilirsin. [code]https://hotfile.com/dl/152225930/6e06417/mls208.rar.html[/code]
  13. [size="4"][color="#FF0000"][b]Ağ hızınızı test edin[/b][/color][/size] [quote][b]Ağ hızınızı ücretsiz olarak bu program ile test edebilirsiniz.[/b] Eğer bağlantı hızınızdan memnun değilseniz ve internetiniz çok yavaş ise bu ağınızda bir bağlantı sorunu olduğuna veya bağlantı sorunu yaşadığınız programdaki bir hata olduğunu gösterebilir. Bunların sebebini öğrenebileceğiniz bir program geliştirilmiş. [img]http://www.teknolojioku.com/application/static/data/news/1/1334004580_lan-speed-test-tool.jpg[/img] LAN Speed Test adlı bu ücretsiz program ile gerçek koşullarda ağınızı test eder ve size en iyi sonucu söyler. Böylece bağlantınızdaki sorunun nerden kaynaklandığını anlayabilirsiniz. LAN Speed Test'i kurulum gerektirmiyor ve tamamen ücretsiz bir program. Bu program ile bir tek sefer çalıştırıp aldığınız sonuçla kesin karar vermeyin. Testi farklı zamanlarda ve farklı durumlarda tekrarlayarak daha doğru sonuçlara ulaşmanız mümkün. Aynı gün içinde farklı zaman ve farklı programlar çalıştığı zamanlarda bu testi yapın. Böylece daha sağlıklı bir sonuç alabilirsiniz. [img]http://www.teknolojioku.com/application/static/data/news/1/1334004654_lst206b.jpg[/img] Ayrıca ağınıza başka bilgisayarlar bağlayarak ta bu testi denerseniz bağlantı sorunun bilgisayardan kaynaklanıp kaynaklanmadığını da öğrenebilirsiniz. Ücretsiz kullanıcıya sunulan LAN Speed Test'i buradan indirebilirsiniz. [code]http://www.totusoft.com/lanspeed2.html[/code] [/quote] [code]http://www.teknolojioku.com/haber/internet/ag-hizinizi-test-eden-program.html[/code] [b]09 Nisan 2012[/b]
  14. [size="4"][color="#FF0000"][b]Dream: ON Uygulaması ile Tatlı Rüyalar[/b][/color][/size] [quote]İyi uyumak ve güzel rüyalar görmek her insanın ortak arzusu. Güzel bir rüya görüp uyanmak çoğu zamna günümüzün iyi geçmesi için yeter de artar bile. Fakat maalesef güzel rüyalar her zaman bizleri bulamayabilir. Bu durumda gerçekte olmadığını bildiğimiz halde bazı şeyler moralimizi bozabilir. [img]http://www.techno-labs.com/image/index/787/dreamonapp.jpg[/img] İngiliz psikolog Profesör Richard Wiseman, bu durumu düzene sokmak adına bir uygulama geliştirdi. Dream: ON adlı uygulama bizlere tatlı rüyalar eşliğinde kesintisiz bir uyku ziyafeti sunmayı vaat ediyor. Bugünden itibaren iPhone kullanıcıları için ücretsiz olarak kullanılabilecek uygulama, temelde uyku esnasındaki hareketlerimizi takip ederek derin uykuya dalmamızı bekliyor. İnsan beyni rüya görme esnasında vücudu hareketsiz hale getirdiği an uygulamaya özel sesler devreye giriyor ve bu sayede rüyamızı belli bir senaryo çerçevesinde görme imkanına kavuşuyoruz. Wiseman'ın iddiasına göre bu ses şablonlarının bazıları rüyalarımızı kontrol edebilmemize yardımcı oluyor. Bu bilgileri denemeden onaylamak epey zor, ancak siz okurlarımız arasından Dream: ON uygulamasını deneyip sonuçları aktaranlar olursa seviniriz. Uygulamaya buradan ulaşabilirsiniz: http://www.dreamonapp.com/[/quote] [code]http://www.techno-labs.com/1/32179/1/dream:-on-uygulamasi-ile-tatli-ruyalar.html[/code] [b]10.04.2012[/b]
  15. [size="4"][color="#FF0000"][b]Facebook'ta Zaman Tüneli hatası[/b][/color][/size] [quote]Geçtiğimiz günlerde sosyal paylaşım sitesi Facebook kullanıcılarının büyük bir bölümü profil sayfalarında Zaman Tüneli'ne geçti. Facebook, sayfalar için Zaman Tüneli'ni kullanıma açtı. Daha kullanıcılar Zaman Tüneli'ne alışmamışken Zaman Tüneli'nde hatalar olmaya başladı. [img]http://www.teknolojioku.com/application/static/data/news/1/1333994943_facebookzamantuneli.jpg[/img] Sorun yaşayan kullanıcıların sayfalarında resimlerin rastgele değiştiğini farketmesi ile hata anlaşıldı. Ayrıca hata ile değişen resimler, kullanıcıların kendisine ait değil. Zaman Tüneli'ni kullanan bazı kullanıcıların sayfalarında resimlerinin kendilerine ait olmayan resimlerle yer değiştirmesi, bu sorunu yaşayan kullanıcıların Facebook'un gizlilik ilkesinden endişe duymasına neden oldu. Geçtiğimiz hafta bu sorunun olduğunu Facebook geliştirme takımı onayladı. Facebook'tan bir yetkiliye göre, hata, gizlilik veya güvenlikle ilgili herhangi bir soruna yol açmıyor. Yetkiliye göre hata, diğer Zaman Tüneli uygulaması görsellerini çekiyor ve kişisel profil fotoğraflarını almıyor. [/quote] [code]http://www.teknolojioku.com/haber/internet/facebookta-zman-tuneli-hatasi.html[/code] [b]09 Nisan 2012 21:00 Pazartesi[/b]
  16. [size="4"][color="#FF0000"][b]Facebook Instagram'ı satın alıyor[/b][/color][/size] [quote]iPhone'de en çok sevilen uygulama olan Instagram artık Facebook'un oldu. Facebook, 30 milyon kullanıcısı olan fotoğraf paylaşım uygulaması Instagram'ı bir milyar dolara satın alacağını açıkladı. [img]http://www.teknolojioku.com/application/static/data/news/1/1333996663_instagram-facebook-album.jpg[/img] Facebook CEO'su Mark Zuckerberg'in duyurduğu bu haber, internet dünyasında deprem etkisi yaptı. Facebook'un uygulamayı nasıl entegre edeceği dedikoduları şimdiden konuşulmaya başlandı. Facebook yaptığı açıklamada ödemeyi de nakit yapacağını söyledi. Başlangıçta yalnızca IPhone'lar için geliştirilen Instagram piyasaya çıktığı Ekim 2010 tarihinden bu yana büyük ilgi gördü. Geçtiğimiz haftalarda Instagram uygulaması Android'in marketi olan Google Play'de de Android sürümü olarak yayınlanmaya başlamıştı. Facebook'un Başkanı Mark Zuckerberg konuşmasında, Instagram'ı ayrı bir marka olarak korumaya özen göstereceklerini, uygulamanın Twitter gibi rakip sosyal paylaşım ağlarıyla da kullanılabileceğini söyledi. [/quote] [code]http://www.teknolojioku.com/haber/internet/facebook-instagrami-satin-aliyor.html[/code]
  17. [size="4"][color="#0000FF"][b] Win 8'de yeni farkedilenler[/b][/color][/size] [quote][b]Windows 8'de yeni farkedilen yenilikler! Kullanıcılar, Windows 8'i kullandıkça ondaki gizli özellikleri de bir bir ortaya çıkartıyor![/b] Windows 8'in Tüketici Önizleme sürümünde gizli kalan özellikler ortaya çıkmaya devam ediyor. İşte işletim sisteminde farkedilen üç küçük, ancak faydalı olabilecek değişiklik. Kullanıcılar tarafından farkedilen yeni özelliklerden bir tanesi, Windows 8'de Microsoft Account seçeneği ile oturum açabilme (yerel oturum yanında). Bu hesap sayesinde Windows 8 kullanıcısı, güvenli bir hizmete oturum açabiliyor, ayarlarını birden fazla PC ile eşitleyebiliyor. Microsoft hesabı ile yerel hesap arasında geçiş yapmak için PC Settings altında bulunan Users sayfasını kullanabilirsiniz. Diğer bir yenilik ise programların kendilerini Başlangıç klasörüne yerleştirerek Windows açılışında otomatik olarak başlamalarını engelleyebilmek. Bunun için Görev Yöneticisi'nde (Task Manager) bir programı seçtikten sonra Disable düğmesine basmak yeterli oluyor. Farkedilen diğer bir geliştirme de Windows 8'in Aygıt Yöntecisi'ndeki (Device Manager) Events sekmesi. Bu sekmede, bir aygıt için yüklenen sürücülerin geçmişini görebiliyorsunuz. [/quote] [code]http://www.veteknoloji.com/win-8-de-yeni-farkedilenler-52065--.html[/code] [b]09 Nisan 2012 Pazartesi[/b]
  18. [size="4"][color="#0000FF"] [b]Microsoft’un güvenlik açıkları sanal yama[/b][/color][/size] [quote][b]Trend Micro’nun Sanal Yama çözümü, Microsoft ve diğer platformlarda yaşanan güvenlik açıklarının o açıkla ilgili yama çıkana ve yamanın kurumsal sistemlere uygulanmasına kadar geçen sürede kurumsal yapıları koruyor.[/b] Geçtiğimiz günlerde Microsoft’un tüm Windows sürümlerini etkileyen MS12-020 kodlu uzak masaüstü uygulamalarındaki güvenlik açığı gibi açıklar ortaya çıktığında, açık için yama çıkmış bile olsa kurumlar tarafından sistemlerine uygulanması zaman alıyor. Kurumlar için hayati öneme sahip sistemlerde bu tip yamaların devreye alınmadan önce çeşitli testlerin ve gerektiğinde altyapıda değişiklikler yapılması gerekiyor ki bu da zaman demek. Bu süre zarfında ise kurumun bilgi sistemleri altyapısı tehditlere karşı savunmasız şekilde bekliyor. Trend Micro’nun Deep Security ve OfficeScan çözümlerinde yer alan sanal yama çözümü, kurumların bilgi teknolojileri sistemleri üzerinde ayrı bir katman oluşturuyor ve bu tip yamaların oluşturabileceği riskleri engelliyor. Bilgi teknolojileri uzmanlarının yamayı sistemlerine entegre etmek için ihtiyaç duydukları test ve geliştirme süresince de kurumun altyapısına bu tip bir açık kullanılarak girilmesini engelliyor. Trend Micro Akdeniz Ülkeleri Genel Müdürü Ercan Aydın konuyla ilgili olarak, “Gerek kurumsal gerekse bireysel sistemlerde pek çok güvenlik açığı var. Bu açıklar tespit edildikten yaması hazırlanana kadar geçen sürede sistemler savunmasız kalıyor. Yamanın hazırlanmasından sonra da kurumların bu yamayı mevcut yapılarına kurmaları da ayrıca bir zaman gerektiriyor. Öncelikle bir simülasyon yapılıp mevcut yapıda bu yamanın sorun çıkartıp çıkartmayacağı test ediliyor. Eğer sorun çıkartıyorsa mevcut yapıda değişiklik yapılıyor ve sonra testler yenileniyor. En sonunda yama uygulanıyor. Tüm bu süreç, dakikaların bile çok önemli olduğu bilgi güvenliği dünyasında, bazen günler hatta haftalar alabiliyor” diye konuştu. Aydın, Trend Micro’nun Deep Security ve OfficeScan çözümleri bünyesindeki sanal yama teknolojisinin kurumların tüm bu risklerini ortadan kaldırdığının altını çizdi [/quote] [code]http://www.veteknoloji.com/microsoft8217un-guvenlik-aciklari-sanal-yama-52068--.html[/code] [b]09 Nisan 2012 Pazartesi[/b]
  19. Kadının En Güzel Makyajı.. Günde 5 Defa Aldığı Abdesttir.
  20. [size="4"][color="#4169E1"][b]Telefon görüşmeleri ve SMS artık Ücretsiz[/b][/color][/size] [img]http://i1081.photobucket.com/albums/j343/bdursun/android-apps/1324599202_665x300-copy.jpg[/img] Bütün dünyada 40 milyondan fazla kişi indirdi!.. Üstelik ücretsiz. Ücretsiz konuşma imkanı sunan ve GSM operatörlerini etkileyebilecek bir program; Viber. Önce iPhone için yazılan uygulamanın şimdi de Android sürümü mevcut. Ve artık sadece iPhone ile iPhone arasında değil.. Karma olarak kullanılabilen bu mükemmel program ücretsiz aramanın yanı sıra ücretsiz SMS gönderme imkanı da sunuyor. Skype uygulamasına benzetilen bu uygulama sizi uzun üyelik işlemleri ile uğraştırmıyor, indirip kuruyorsunuz ve cep telefonunuza gelen şifreyi girdikten ( doğrulama için gerekli ) sonra anında konuşmaya başlıyorsunuz. Aynısını Türk Telekom’da yapıyor ama... Bu programın aynısını Türk Telekom Wirefonla yapıyor ama dakikası 9 kuruştan konuşturuyor. Şimdi ise Viber ile tamamen ücretsiz. İhtiyacınız olan tek şey Wi-Fi bağlantısı veya 3G bağlantısı. Tabi bir de Android işletim sistemli cep telefonu yada bir iPhone. Uygulamayı indirmek için; [b]Android kullanıcıları;[/b] https://market.android.com/details?id=com.viber.voip [b]iPhone kullanıcıları;[/b] http://itunes.apple.com/app/viber-free-phone-calls/id382617920?mt=8 [b]Uygulamadan bir kaç ekran görüntüsü;[/b] [img]http://i1081.photobucket.com/albums/j343/bdursun/android-apps/viber2.jpg[/img] [img]http://i1081.photobucket.com/albums/j343/bdursun/android-apps/viber3.jpg[/img]
  21. [size="4"][color="#0000FF"][b]Güvenli internet erişimi için 5 ipucu![/b][/color][/size] [quote]http://www.veteknoloji.com/guvenli-internet-erisimi-icin-5-ipucu-52030-1-.html[/quote] [b]08 Nisan 2012 Pazar[/b] [quote]Halka açık bilgisayarlardan güvenli internet erişimi için 5 ipucu. Kaspersky Lab, internet kullanımında güvenliğin önemine dikkat çekerek tüm yaş grupları içerisinde, internet kullanıcılarının %95’inin evlerindeki PC’lerden internete eriştiklerini açıkladı. Genç internet kullanıcılarının internet erişimi için diğer bilgisayarları da kullandıklarının altını çizen Kaspersky Lab, genç kullanıcıların %31’inin okul bilgisayarlarını, %14’ünün halka açık kütüphane bilgisayarlarını, %38’inin ise arkadaşlarının bilgisayarlarını kullandığını söylüyor. Uzmanlar bu nedenle casus ve kötü amaçlı yazılımların da hazırda bekliyor olabileceğini unutmamak gerektiğini belirtiyor. Kaspersky Lab uzmanları halka açık bilgisayarlardan güvenli internet erişimi için 5 ipucunu şu şekilde sıralıyor: 1. Genel kontrol: İnternete erişmek için halka açık bir bilgisayar kullanılıyor ise, başlamadan önce genel bir güvenlik denetimi yaparak bilgisayar yavaş mı ve çeşitli programlarla dolu bir halde mi, yoksa hızlı ve güvenilir bir durumda mı diye ufak bir kontrol yapın. Eğer mümkün ise, hangi işletim sisteminin kullanıldığını ve güncel olup olmadığını kontrol edin. Aynı kontrol, yüklü programlar için de geçerlidir. Eğer tarayıcı güncel konumda ise, bu savaşı kazanmanın yarısıdır. Bir diğer kontrol ise sistemde Kaspersky Internet Security gibi bir anti-virüs yazılımının yüklü olup olmadığının ve eğer yüklüyse en son güncellenmiş versiyonun olup olmadığı kontrol edilmelidir. Asla yapmamanız gereken şey ise, açık bir biçimde virüs bulaşmış bir bilgisayarı kullanarak internete erişmenizdir. Bunun yerine, yetkili kişiye bilgisayarda bir sorun olduğunu belirtin. Bu gibi konular arkadaşlarınızın bilgisayarlarında daha kolay bir biçimde yapılabilir. Her zaman, arkadaşlarınızı, güvenlikte bulabileceğiniz açıklar ile ilgili bilgilendirin. 2. Şifre Kullanmayın: Kendinize ait olmayan bilgisayarlarda giriş bilgilerinizi ve şifrelerinizi kullanmaktan kaçının. Bunun en önemli sebebi mevcut bilgisayarda casus yazılımların olup olmadığından asla emin olamayacağınızdır. Diğer bir deyişle, özel e-posta hesaplarınızı kontrol etmeyin, Facebook girişi yapmayın ve kesinlikle iTunes Store alışverişleri gibi herhangi bir online alışveriş gerçekleştirmeyin. 3. USB Belleklere Dikkat Edin: Çoğunlukla halka açık bilgisayardan USB belleğe veri kaydedip evinize götürüyorsunuz. Ancak dikkatli olmakta fayda var çünkü eve düşündüğünüzden fazlasını götürüyor olabilirsiniz... Bu noktada önemli olan konu ise, evinizdeki PC’de, Kaspersky Internet Security gibi, USB bellek ile eve götürdüğünüz zararlı yazılımları yakalayacak güncel bir anti-virüs yazılımının bulunmasıdır. 4. Özel Modu Seçin: Web’de sörf yaparken, eğer mümkünse, tarayıcı ayarlarınızdan özel modu aktif hale getirin. Bu ufak değişiklik arkada hiçbir özel verinin bırakılmayacağını garantileyecektir. 5. Mobil İnternet Bağlantılarını Kullanın: E-postalarını düzenli kontrol eden ve Facebook gibi benzer siteleri düzenli olarak kullanan bir kişi, bunu gerçekleştirmek için her zaman halka açık bir bilgisayarı kullanmak zorunda değildir. Güvenli bir alternatif UMTS üzerinden bir mobil internet bağlantısı oluşturmaktır. Pek çok sağlayıcı, ulaşılabilir rakamlara her şey dahil sabit data paketleri ile öğrenciler için temel tarifeler sunuyor. [/quote]
  22. [size="4"][color="#0000FF"][b]Facebook'ta Bu 5 Şeyi Yapmayın[/b][/color][/size] [quote]http://www.haberprogram.com/h/2012/04/07/218315-facebookta-bu-5-seyi-yapmayin.php[/quote] [b]07 Nisan 2012 Cumartesi[/b] [quote]Facebook'ta bu 5 şeyi yaparsanız başınız belaya girebilir. Facebook internet kullanıcılarının olmazsa olmazlarından. Ama sanal dünyada olsa bazı şeylere çok dikkat etmemiz gerekiyor. Yoksa sonunuz aşağıda anlatacağım 5 kişinin sonu gibi olabilir. Bu 5 kişi ne mi yapmışlar? Okuyun da görün! Boşanma davaları son yıllarda büyük oranda arttı. ABD'deki boşanma davalarının sebeplerinin yüzde 20'sinde Facebook'un adı geçiyor. Bütün dünya ile muhatap olduğunuz Facebook gibi bir sosyal ağda söylediklerinize dikkat etmez iseniz, işinizden ve eşinizden olabilir, hatta kendinizi hapiste bulabilirsiniz. Başınız belaya girsin istemiyorsanız eğer, Facebook'ta veya başka bir yerde şu 5 şeyi, yapmayın: [b]1. Parti resimlerinizi paylaşmak[/b] Kanada'da çalışan Natalie Blanchard iş performansı düştüğü için depresyon tanısı konulmuştu ve sigortadan aylık ücret alıyordu. Chippendales, bir partide arkadaşlarıyla geçirdiği güzel vakitleri Facebook'da paylaşmıştı. Ancak bunu gören sigorta şirketi Blanchard'ı dolandırıcılıkla suçladı ve davayı da kazandı. [b]2. MySpace'de paylaşım yapmak[/b] Santa Barbara'da 22 yaşındaki bir kadın, bir parti sonrası alkollü araç sürerken yaptığı kazada, yanında bulunan kişinin ölmesi nedeniyle 2 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Bu cezaya sebep ise kadının MySpace'de aylar sonra paylaştığı parti fotoğrafları olmuştu. [b]3. İnternette göbek atmak[/b] New York'un Staten Island ilçesinde yaşayan Dorothy McGurk, bir trafik kazasında felç olmuştu. Felç olduğu için aylık 850 dolarlık destek alıyordu. Ancak McGurk, blog'unda göbek dansı yaptığı fotoğraflarını paylaşınca desteğinden oldu. Kadın, yaptığının fiziksel terapi olduğunu iddia etse de, hakim buna inanmadı. [b]4. Eşiniz dışında biriyle SMS ile samimi olmak[/b] Telefonunuzdan attığınız mesajlar mobil ağ operatörünüz tarafından bir süre sonra siliniyor olabilir, ama hala SIM kartınız veya telefonunuz içinde de bulunabilir. Bu da mahkeme salonları ve bir boşanma davalarında delil olarak geri dönebilir. [b]5. Uygunsuz şeyleri Tweet'lemek[/b] ABD Meclis üyesi Anthony Weiner'ın yaptığı gibi bir kıza uygunsuz fotoğraflarınızı Tweet'lerseniz, bu hakkınızda hiç iyi olmaz. 140 karakterde işinizi kaybedebilirsiniz. [/quote]
  23. [size="4"][color="#0000FF"][b]Dünden bugüne IE tarihi[/b][/color][/size] [quote]http://www.objektifhaber.com/dunden-bugune-ie-tarihi-119398-haber/[/quote] [b]06.04.2012[/b] [quote][b]12 yıl önce yoluna IE 1.0 ile başlayan Microsoft'un tarayıcısı, bakın o günden bu güne nasıl değişti.[/b] [img]http://www.objektifhaber.com/resimler/8000/8492_3.jpg[/img] Internet Explorer, neredeyse internetin kendisi kadar eski bir tarayıcı ve çok yakında, Windows 8 ile birlikte 10'uncu sürümü yayınlanacak. Bunun şerefine, geçmişe bir yolculuk yaparak Internet Explorer'ın ilk gününden bugüne, nelerin değiştiğine göz atıyoruz... [b]Internet Explorer 1[/b] Internet Explorer'ın ilk sürümü 16 Ağustos 1995'te yayınlandı, fakat aslında bu, Microsoft'un lisanslı Spyglass Mosaic adlı bir ürününün, yeniden isimlendirilip piyasa sürülmesinden ibaretti. IE orijinalinde, "Internet Jumpstart Kit" ürününün ayrı satılan bir parçası olarak satılıyordu fakat Windows 95 PC'lerde de önyüklü olarak geliyordu. Internet Explorer 1.0'ın amacı, kullanıcıların web'e bağlanmasına yardım etmekti. İlk yayınlandığı tarihte, ürün üzerinde tam zamanlı çalışan Internet Explorer ekibinin sadece 6 üyesi vardı. Internet Explorer'ın piyasaya girdiği tarihte, pazar da bugünkünden farklıydı. O zamanlarda, web tarayıcı, tıpkı bugünkü Office gibi, para ödeyerek aldığınız bir yazılımdı. [b]Internet Explorer 2[/b] İlk sürümün piyasaya çıkmasının üzerinden çok geçmeden 2.0 sürümü pazara bomba gibi düştü. IE 2, Kasım 1995'de piyasaya sürüldüğünde SSL ve Internet Newsgroups desteği özellikleriyle dikkat çekti. Ayrıca bu sürüm, hem Windows hem de Macintosh'u (Ocak 1996'da yayınlandı) destekleyen ilk platformlar arası sürüm oldu. Üç ay gibi kısa bir sürede, IE 2 pazardaki yerini sağlamlaştırdı ve neredeyse en çok kullanılan tarayıcı olmaya yaklaştı. [b]Internet Explorer 3[/b] Internet Explorer'ın 3'üncü sürümü, ilk sürümden bir yıl sonra, 13 Ağustos 1996'da piyasaya sürüldü. Internet Explorer'ın mavi "e" logosunun ilk kez karşımıza çıktığı bu sürümü geliştiren ekibin sayısı 100'e ulaşmıştı. 3.0 sürümü, pek çok yeniliği de beraberinde getirdi: Kısmi CSS desteği, Internet Mail ve News 1.0, Windows Address Book, Microsoft NetMeeting, Windows Media Player ve ayrıca JPEG ve GIF dosyalarını da gösterme yeteneği... Kayda değer bir diğer özelliği de, herhangi bir üçüncü parti yazılıma ihtiyaç duymadan ses dosyalarını çalabilmesi ve ActiveX ve Java uygulamaları desteğiydi. Internet Explorer 3, zirvede bulunan Netscape'i zorlamaya başladı ve 1996 yılında yüzde 3-9 arası yükseliş gösterdi, 1997'nin sonunda ise yüzde 30'a ulaşmıştı. IE'yi ciddiye alan sadece Netscape değildi, ilk defa 3.0'da güvenlik açığı keşfedildi ve Princeton Word Macro Virus Loophole olarak adlandırıldı. Bugün bu açığın kendine ait bir Facebook sayfası dahi var. [b]Internet Explorer 4[/b] IE 4, piyasaya Ekim 1997'de sürüldü ve Windows 95, 98, Windows NT'de çalışmak üzere tasarlandı. IE4, getirdiği DHTML (Dinamik HTML) desteğiyle birlikte, web tasarımında yeni bir çağ açtı. DHTML'in tanıtımıyla birlikte, web daha canlı ve tamamen interaktif sayfalara ev sahipliği yapmaya başladı. Windows işletim sisteminin içerisinde önyüklü gelmesiyle IE, işletim sistemine tamamen bağlı bir hale geldi ve bu sistemin rekabet karşıtı olduğu raporları A.B.D hükümetine gönderildi. Bunun ana sebebi, başka tarayıcıların da indirilmesi için Windows ile birlikte gelen Internet Explorer kullanılıyordu fakat düşük internet hızları sebebiyle bu çok can sıkıcı bir süreç oluyordu. [b]Internet Explorer 5[/b] IE 5, Mart 1999'da piyasaya sürüldü, Windows 98 SE'nin içinde önyüklü olarak geliyordu ve ayrıca Office 2000'e de entegre edilmişti. IE 5 ile birlikte, tarayıcılar AJAX desteği vermeye başladı (birkaç sene sonra AJAX terimi ortaya çıktı). Ayrıca bu, en son 16-bit Internet Explorer sürümüydü ve Macintosh için de yayınlanan son sürüm oldu. 1999'da, IE ekibi yaklaşık 1.000 kişiye ulaşmıştı ve 100 milyon dolarlık bir bütçeye sahipti. [b]Internet Explorer 6[/b] Geriye dönüp baktığımız zaman, IE6'nın web standart adaptasyonu için bir engel olduğunu görüyoruz. Windows XP ile birlikte gelen IE6, P3P (Gizlilik Tercihleri için Platform) ile gelişmiş gizlilik özellikleri de sunuyordu. Ağustos 2001'de hayatımıza giren IE6, yenilenmiş Windows XP stili görüntüsü, güncellenmiş mavi "e" logosu ve 3B görüntüsüyle göze de hitap ediyordu. IE6, Internet Explorer Yönetim Kiti, Windows Messenger entegrasyonu, otomatik resim boyutlandırması ve hata raporu toplama gibi pek çok yeniliği de beraberinde getirmişti. Özellikle Windows XP ile birlikte gelmesi, onu bugün hala kullanılan bir tarayıcı yapıyor. Bu arada IE6'nın, 5 yıl boyunca güncel IE olarak kaldığını da söylemekte yarar var. [b]Internet Explorer 7[/b] Internet Explorer platformunun yeni hamlesi IE7, beş yıl aradan sonra Ekim 2006'da ortaya çıktı. Hızla gelişen teknoloji dünyasında bu süre bir milyon yıla eşdeğer denebilir. Bu arada, Kasım 2004'te, IE'nin karşısına dişli bir rakip olan Firefox çıktı. IE7, sekmeli gezinti, phising ataklarına karşı koruma ve Active Directory için gelişmiş destek gibi yeni özellikleri ile gelmişti. Yeni özelliklerin yanı sıra, yeni görüntüsüyle de dikkat çeken IE7, farklı arama motorlarının kullanılabildiği (varsayılan olarak MSN Search) arama kutucuğuyla da IE6 görünümünden ayrılıyordu. Microsoft, IE6 ve IE7 ile kazandığı başarıları anlatırken üç kilit konu üzerine yoğunlaştığını söylüyor: Dinamik güvenlik koruması, günlük işleri kolaylaştırmak ve iyileştirilmiş web yönetimi. [b] Internet Explorer 8[/b] Tarayıcı savaşlarının en yoğun olduğu dönemde, Mart 2009'da IE8 piyasaya sürüldü. IE8, her güncelleştirmeyle birlikte, günlük işleri daha güvenli ve etkili yapabilecek hale geldi. Ayrıca IT profesyonelleri için grup poliçe desteğinde de ek güncelleştirmeler yayınlandı. IE8, Microsoft'un 64-bit indirmeleri desteklediği ilk tarayıcı. Böylece 4 GB'dan daha büyük dosyalar indirilebiliyordu. Ayrıca "web slices" özelliği de, IE8 ile birlikte hayatımıza girdi. Sunduğu diğer özellikler ise hızlandırıcılar, ActiveX iyileştirmeleri, RSS için kimlik denetlemeli beslemeler ve çevrimdışı içeriklerin gelişmiş silinebilmesi (cache, çerezler gibi) oldu. [b]Internet Explorer 9[/b] Web'in Güzeli... Mart 2011'de IE9 bu sloganla piyasaya sürüldü ve her sitede daha fazla piksel içererek en iyi tarayıcı deneyimini verdiğiyle övündü. IE9 ile birlikte Microsoft'un öne çıkardığı özelliklerden biri pinned (sabitlenmiş) sitelerdi. Bu özellik favori sitelerinize doğrudan masaüstünüzden erişmenizi sağlıyordu. Ayrıca, atlama listeleri de tanıtılan özellikler arasındaydı: Hızlı işleme ve tarayıcıyı başlatmadan web tabanlı içeriklerin yaratılmasını sağlıyor. Microsoft, ek olarak, yeni tarayıcıya sekmeleri bir pencereden koparıp başka bir pencerede açmak özelliği de ekledi. Sekme izolasyonu, çökme durumlarına karşı otomatik geri yükleme gibi yeni özellikler de IE9'a güç verenler arasında. Internet Explorer'ın, pazardaki diğer tarayıcılara karşı olan rekabette elini güçlendiren diğer pek çok özellik de bulunuyor IE9'da: IE9, daha geliştirici dostu ve HTML5 için ek destek sağlıyor ve Acid 3.0 testinde gelişmiş benchmark skorları alıyor. [b]Internet Explorer 10[/b] IE10 ilk olarak Nisan 2011'de duyuruldu fakat henüz Microsoft tarafından resmen piyasaya sürülmedi. Final sürümünün Windows 8 ile birlikte piyasaya sürülmesi bekleniyor. Mevcut IE10 yapısı, Windows 8 Kullanıcı Önizlemesi'nde bulunuyor ve iki çeşidi var. Windows 8 masaüstü ortamında çalışan "klasik" IE10 ve Metro ortamında çalışan IE10 Metro uygulaması. Metro'nun en büyük yeniliği, IE10'un daha kontrollü bir ortamda çalışması. Uygulama, Flash ve Silverlight desteği sunmuyor fakat HTML5 desteği sunuyor. Yani eğer Flash / Silverlight desteğine ihtiyaç duyarsanız, masaüstü ortamına dönmeniz gerekiyor. Hatta, IE10 Metro uygulaması hiçbir eklentiyi desteklemiyor. Yani Metro için hazırlanan IE10, aslında sadece tadımlık bir IE10 oluyor. [/quote]
  24. [b]Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla Ey iman edenler, cuma günü namaz için çağrı yapıldığı zaman, hemen Allah'ı zikretmeye koşun ve alış-verişi bırakın. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır. (CUM'A SURESİ /9)[/b]
  25. [size="4"][color="#0000FF"][b]600.000 Mac Bilgisayarda Virüs Var[/b][/color][/size] [quote]http://www.techno-labs.com/1/32098/1/600000-mac-bilgisayarda-virus-var.html[/quote] [b]05.04.2012[/b] [quote] [b]Mac bilgisayarlarda virüs olmadığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz.[/b] Rus antivirüs firması Dr. Web, Flashback botnet adlı kötücül yazılımın 600 binden fazla Mac bilgisayara bulaştığını iddia etti. Bu 600 bin Mac bilgisayardan 274'ünün Apple'ın anavatanı Cupertino'da bulunduğunu belirten firma, Mac'lerin artık virüssüz bir kullanım vaat etmediğini bir kez daha gözler önüne serdi. [img]http://www.techno-labs.com/image/index/46/flashback-malware-2.jpg[/img] Yukarıdaki görselde görülebileceği üzere virüslü Mac'lerin yarısından fazlası ABD'de bulunuyor. Virüslü Mac sayısı konusunda ABD'yi Kanada ve İngiltere takip ediyor. Tabloda yansıtılan bilgilere göre ülkemizde de virüslü Mac'ler bulunuyor, fakat fazla Mac kullanıcımız bulunmadığı için genele oranla epey düşük bir miktar ortaya çıkmış[/quote]
×
×
  • Create New...